Film Çekmenin En ‘Smart’ Yolu: Cep Telefonu 

//

Gelişen teknoloji ile birlikte cep telefonları sadece telefon olmaktan çıkalı çok uzun zaman oldu. “Smart” yani akıllı telefonlar diye bilinen bu aletler artık adeta vücudumuzun uzuvlarından biri. Özellikle akıllı telefonlardaki yüksek çözünürlüklü kameralar yeni bir dönemi başlattı. Bu dönem fotoğraf dünyasında mobil fotoğrafçılık diye anılırken sinema dünyasında da mobil film yapımı şeklinde değerlendiriliyor.

Mesele akıllı telefonlarla çekilen fotoğraf ve videoların kalitesinin artması olunca elbette işin medya boyutu da var. Artık özellikle Avrupa’da bir çok hatırı sayılır medya kurumunun sahadaki muhabirleri cep telefonu ile çekim yapan, sosyal medya bağlantılı canlı yayınlar gerçekleştiren MoJo’lara yani mobil gazetecilere dönüştü. Ben bu yazıda işin sinemaya bakan kısmını ele almaya çalışacağım.

Akıllı telefon üreticisi firmalar işin başından beri tanıtım kampanyaları kapsamında önemli yönetmenlere kısa ve ya uzun metrajlı filmler çektirmeye çalışıyordu. Ancak 2015 yılında görücüye çıkan yönetmen Sean Baker’ın “Tangerine” filmi akıllı telefonla çekilen filmler realitesine tüm dikkatleri çekti.

940 Bin Dolarlık Gişe

“Tangerine”, Sundance ve Film Independent Spirit Awards gibi çok önemli festivallerde boy gösterip Amerika’da ulusal dağıtım ağına girince işin rengi değişti. Baker’in üç farklı iPhone 5S telefon kullanarak çektiği 88 dakikalık filmi 940 bin dolardan fazla gişe yaptı.

Derken Oscar ödüllü ünlü yönetmen Steven Soderbergh (Sex, Lies and Videotape, Erin Brockovich, Ocean’s Eleven) de topa girdi. Hem de iki filmle birden. Soderbergh’in büyük bir gizlilikle 2018 yılında iPhone 7 Plus ile çektiği psikolojik gerilim filmi “Unsane” 14.3 milyon gişe yaptı. Soderbergh bir sonraki yıl ise eline iPhone 8’i alarak “High Flying Bird”i hayata geçirdi.

Bir spor drama olan film gişede bekleneni veremese de vizyona girdikten iki hafta sonra Netflix tarafından satın alınarak streaming dünyasına adım attı. Akıllı telefonlarla çekilmiş ses getiren işlerin tarihçesini “Tangerine”den biraz daha geriye götürmek istersek 2012 yılı yapımı belgesel “Searching For Sugar Man”den bahsetmeden olmaz.

 

Yönetmen Malik Bendjelloul’un 70’li yılların Amerikalı rock müzisyeni Sixto Rodrigez’i anlatan işi esasen Super 8 film ile çekiliyordu. Ancak belgeselin bütçesi tükenince yönetmen Bendjelloul çareyi cep telefonuna sarılmakta buldu. Akıllı telefonla çekilen görüntüler sonradan “8mm Vintage Camera” isimli uygulamanın yardımı ile daha önce filmle çekilen görüntülere benzetildi. “Searching For Sugar Man”, 2013 yılında En İyi Belgesel Oscar’ını ve BAFTA En İyi Belgesel Film Ödülü’nü kazandı.

Elbette cep telefonu ile çekilen filmlerin başarısı bunlarla da sınırlı değil. Örneğin Park Chan-kyong ve Park Chan-wook’un 2011 yılında iPhone 4 ile çektikleri 33 dakikalık kısa film, Berlin Uluslararası Film Festivali’nde En İyi Kısa Film Ödülü’ne layık görüldü.

 

Kısa Filmlerde Artış

Akıllı telefonlar hikâye anlatımını daha demokratik hala getirirken özellikle kısa film üretiminde hatırı sayılır bir artışa da sebep oldu. Bu artışla birlikte sadece cep telefonu ile çekilmiş filmleri izleyicilerle buluşturan uluslararası festivaller ortaya çıktı.

İlginizi çekebilir:  Amal Türkiye Yolculuğuna Gaziantep’te Başlıyor

Amerika Birleşik Devletleri’nin San Diego kentindeki International Mobile Film Festival, Avusturalya’nın Sydney şehrinde gerçekleştirilen SF3 SmartFone Flick Fest, İsviçre’nin Zürih kentinde yapılan Mobile Motion Film Fest, Nijerya’nın Lagos şehrinde düzenlenen African Smartphone International Film Festival ve Bangladeş’teki Dhaka International Mobile Film Festival bu etkinliklerin en önemlileri arasında yer alıyor.

San Diego kentindeki International Mobile Film Festival bu yıl 10. kez düzenlenecek. Katılımcılarına kırmızı halı deneyimi yaşatan festivalin kurucusu Susan Botello. Benim de bu yıl üçüncü kez bir kısa belgesel ile katılacağım festival akıllı telefonlarla yapılan işlerin öncü platformlarından. Botello bir de “Mobile Film Stories” isimli streaming platformu kurarak cep telefonu ile yapılan işlere ne kadar önem verdiğini gösterdi. Bu platform üzerinden kısa filmleri ya da uzun metraj filmleri abone olmadan ufak bir ücret ödeyerek izlemeniz mümkün.

Bağımsız Sinemacıların Odağında

Bu konu ile ilgili ArtDog İstanbul için görüştüğüm Botello, “Yıllar içinde akıllı telefonlarla film çekme konsepti geliştikçe, bu durum bir meydan okuma olarak bağımsız sinemacıların ilgisini çekmeye başladı” diyor. Amerikalı yapımcı Susan Botello, “Videoları hikâyeye çeviren içimizdeki hikaye anlatıcısı. Tıpkı Hollywood film endüstrisi gibi bence akıllı telefonla film yapmanın anahtarı da bu” ifadelerini kullandı.

Sinematik Düzeyde Uygulamalar

Botello’nun da belirttiği gibi her geçen gün akıllı telefon ile film yapma işine olan ilgi artıyor. Üreticiler, telefonların kameralarını her yıl bir adım öteye taşırken görüntülerin kalitesini sinematik düzeye çıkaran uygulamalar da gelişiyor. Bu uygulamalardan en önemlisi FilmicPro. Bugün hem önemli medya şirketleri için cep telefonu ile iş yapan hem de hikayesini bir film ile akıllı telefon kullanarak anlatan tüm profesyoneller tartışmasız bu uygulamaya başvuruyor. Uygulamalar sadece kaydedilen görüntünün kalitesini arttırmayı desteklemiyor.

Ayrıca tablet ya da cep telefonunda montaj yapma imkanı da sağlıyor. Örneğin LumaFusion gibi uygulamalarla bir filmin montajını tablet bilgisayarlarda kolaylıkla yapmak mümkün hale geliyor.

Akıllı Telefonların Devrimi

Dijital kameralar hayatımıza girdiğinde bir çok “filmci” bu teknolojiye burun kıvırmıştı. Bugün artık film kullanarak sinema yapmak estetik bir tercih değilse endüstride az rastlanılan bir durum. Kim bilir bu durum gibi belki de 10 yıl sonra, hatta daha da yakın bir tarihte akıllı telefonlar devrimlerini tamamlayacak ve dijital kameraların yerini alacak. Bunu yaşayıp göreceğiz.

Ancak kesin olan bir şey varsa o da kullanılan aletler ve teknolojinin her geçen gün değişmeye ve gelişmeye mahkum olması. Değişmeyen tek şey ise insanın hikâye anlatmaya ve dinlemeye olan ihtiyacı. Bu sebeple söyleyecek bir sözünüz varsa ve bunu hareketli görüntüleri kullanarak aktarmak istiyorsanız, bahaneleri bir tarafa
bırakın ve cebinizi kontrol edin.

Previous Story

Gucci de NFT Furyasına Kapıldı

Next Story

İngiltere’nin Önde Gelen Sanat Okuluna Büyük Suçlama

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.