Tiyatro Medresesi: Avluda Tiyatro Sohbetinden Organik Tarım Bahçesine…

Şirince’de, Matematik Köyü’nün hemen bitişiğinde yer alan, geleneksel medrese mimarisindeki Tiyatro Medresesi, seyirciler ve sanatçıların konaklayabildiği, avlusunda da bir araya gelerek tanışma, tartışma imkanı bulduğu bir karşılaşma mekânı… Uluslararası araştırma, yaratım ve gösteri merkezi.

Tiyatrocular Kendi Elleriyle İnşa Ettiler

Seyyar Sahne adlı tiyatro grubu üyelerinin, önce arazisini satın alıp sonra da kendi elleriyle taş üstüne taş koyarak 10 yılda inşa ettikleri bir kurum Tiyatro Medresesi… Yapım sürecinde, kendilerine destek olanların isimlerini de plaka olarak mimari birimlere kaydetmişler… Tiyatro Medresesi’nin dört kişilik kurucu grubun hepsi çeşitli alanlarda doktora sahibi olan tiyatrocular.

İlk olarak tiyatro için kurdukları bu mekan, daha sonra dans, edebiyat, şiir, müzik, felsefe, sosyal bilim alanlarında da çeşitli atölye çalışmaları ve kamplara ev sahipliği yapmaya başladı. Katılımcılar ise genellikle lise ve üniversite öğrencileri ama etkinlikler herkese açık. Bu yılki 2020 yaz kamplarında ise zengin bir içerik sunan etkinlikler var.

Tiyatro Salonu ve Marangozhane

Mekan, aynı anda 100 kişiden fazlasını ağırlama kapasitesine sahip. Banyolu tuvaletli, sıcak suyu olan özel odaların yanı sıra yatakhaneleri de var. Ayrıca iki büyük dans ve tiyatro salonu, bir açık hava tiyatrosu, devasa bir mutfağı, organik tarım yapılan bir bahçesi ile bir marangozhanesi var. 

Destek Önemli 

Bütün bu kurumu, orada yaşayan çok küçük bir grup olarak ayakta tutuyor. Ve sponsorluk bulmakta güçlük çekiyorlar. Kuşkusuz şahsi bağışlar önemli, ama kültürel faaliyet ve üretime kurumsal düzeyde katkı verebilecek destekçiler daha da önemli. 

Koronavirüs nedeniyle Tiyatro Medresesi gibi buluşturma, karşılaştırma üzerine kurulu mekanlar için ayakta kalmak daha da zorlaşıyor… 

Tiyatro Medresesi’nin kurucularından Celal Mordeniz’e, mekânla ilgili soru yönelttik. 

*Seyirci ve sanatçıların buluştuğu bir karşılaşma mekanı olan Tiyatro Medresesi, pandemi döneminden nasıl etkilendi? Pandemi sonrası herhangi bir dönüşüm içine girecek mi?

Celal Mordeniz: İnsanların bir araya gelmesi, birbirleriyle etkileşime girmesi üzerine kurulu bir kurumun başına pandemide ne geleceği az çok tahmin edilebilir sanırım. Faaliyetlerimiz durma noktasına geldi. Henüz ekonomik olarak iflas noktasına gelmedik ve bir şekilde idare edebiliyoruz ama ne kadar dayanırız bilemiyorum. Bu, işin ekonomik boyutu. Bu boyut çok önemli olmakla birlikte bundan daha önemlisi tüm dünyadan yüzlerce sanatçının buluşup tanıştığı birbirlerinden güç ve ilham aldıkları Tiyatro Medresesi artık bu süreçte en temel özelliğiyle var olamıyor. Bu, bizi ekonomik zorluklardan daha çok üzüyor. Bize düşen virüs tehdidi geçene kadar zor da olsa bu mekanı ayakta ve canlı tutmak.

‘Varoluş Sebeplerimize Daha Çok Sarılacağız’

Pandemi sonrası diye bir yer ve zamanın olmasını umuyoruz öncelikle. Eğer öyle bir zaman gelirse öyle sanıyorum ki buluşmanın ve insani temasın değerini tüm katılımcılarla birlikte daha çok bileceğiz. Yani bir dönüşüme girmekten çok varoluş sebeplerimize daha çok sarılacağız gibi geliyor bana. Ama sağ kalmaya çalışarak beklemek dışında bir şansımız yok şu an.

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

Kapıları Herkese Açık Bir Sanat Merkezi

*Tiyatro Medresesi nasıl bir merkez olma iddiasında? Bugünkü koşullarda nasıl bir boşluğu doldurmayı hedefliyorsunuz?

Celal Mordeniz: Belki bu soruya bizi medreseyi inşa etmeye götüren süreci kısaca anlatarak cevap vermeliyim. Revaklı, iç avlulu geleneksel medrese mimarisinde bir sanat merkezi inşa etme hayali şekillenmeye başladığında uzun yıllardır vakıf ve devlet üniversitelerinin konservatuvarlarında dersler veriyordum, ayrıca yine vakıf ve devlet üniversitelerindeki öğrenci kulüplerinde yönetmenlik ve danışmalık yapıyordum. Bu deneyimlerimden şunu bilebiliyordum. Kapıları herkese açık bir sanat merkezi kurmak birçok genç ya da amatör sanatçının ortak hayaliydi. Çünkü insanlar hem mimari olarak hem de yönetim olarak son derece tahakkümcü mekanlara mahkum olduklarını hissediyorlardı. Bu mekanların başında çoğunlukla insanlığını çoktran yitirmiş bir takım “memurlar” oluyordu. Bu durum da onları böyle hayaller kurmaya yöneltiyordu bence. Dolayısıyla Tiyatro Medresesi öncelikle genç sanatçılar için kendilerini özgürce geliştirebilecekleri, tahakkümü asla deneyimlemeyecekleri, kendilerine insanca davranılacak bir yer olma iddiasındadır. Öğrenmenin ve yaratımın ön koşulu budur bana göre. Tiyatro Medresesi bu kuruluş motivasyonu itibariyle dünyada da benzeri az bulunacak bir yerdir. Dolayısıyla çok geniş bir boşlukta durduğumuzu söyleyebilirim ama o boşluğu doldurduğumuzu söyleyemem.

İlginizi çekebilir:  Sergilenme Sırası Met Emekçilerinin Eserlerinde

*Tiyatro Medresesi’ne destek olmak isteyenler ne yapmalı?

Celal Mordeniz: Öncelikle evet Tiyatro Medresesi’nin her türden desteğe ihtiyacı var. Hele şu dönemde maddi desteğe elbette çok ihtiyacı var ama daha çok medresenin varoluş gerekçelerini, hedeflerini paylaşıp medreseyle diyalog kurabilecek insanların medreseyi tanıyıp bilmesine ihtiyaç var. 

Medrese Yürütücü Ekibi

Medrese’nin yürütücü ekibi ağırlıklı olarak daha önce Seyyar Sahne’de tiyatro yapmış sanatçılardan ve akademisyenlerden kurulu. Bu ekip, Seyyar Sahne bünyesinde yurtiçi ve yurtdışında birçok oyun sergilemiş olmanın yanı sıra, Medrese öncesinde altı yıldır yapılan tiyatro kamplarının ve çeşitli kentlerde yapılan atölye çalışmalarının da yürütücülüğünü yapmaktaydı.

Tiyatro Medresesi’nin çalışmaları 2010 yılında kurulmuş olan Performans Araştırmaları Derneği tarafından desteklenmekte.

Medrese Yürütücü Ekibi: Genel Sanat Yönetmeni: Dr. Celal Mordeniz, Uluslararası İlişkiler Sorumlusu: Dr. Nesrin Uçarlar, Sanatçı Konaklama Sorumlusu: Rezzan İlke Yiğit, Koordinatörler: Can Ercebe, Erdem Şenocak. 

2020 Yaz Kampı Etkinlikleri

Pandemi nedeniyle sıkı önlemler alan Medrese’de aynı anda en fazla 28 katılımcı olacak. Ardışık kamplar arasında en az bir gün boşluk bırakılacak. Etkinlikler ise şöyle:

12-22 Temmuz, “İleri Oyunculuk Atölyesi”, Celal Mordeniz

26 Temmuz – 1 Ağustos, Dans ve Koreografi Araştırmaları Atölyesi, Tuğçe Tuna – Cansu Ergin

2 – 12 Ağustos, Stanislavski’den Lecoq’a “Oyunsu Aksiyon”, Erkan Uyanıksoy, Elif Temuçin

2-12 Ağustos, Şiirsel Komedi: Bir Clown Araştırması, Güray Dinçol

16-22 Ağustos, Foucault: Kendinin ve Başkalarının Yönetimi, Ferda Keskin-Utku Özmakas-Sibel Yardımcı

16-22 Ağustos, Dans ve Koreografi Atölyesi “7 günde, günde 7 saat, bir SOLO / Videografi”, Tuğçe Tuna

23-28 Ağustos, Perdesiz Gitar, Kopuz, Ses ve Sessizlik Paylaşımı, Erkan Oğur

23-28 Ağustos, Resim Atölyesi: Doğaya Yakından Bakmak, Füruzan Şimşek

Doğaçlama Dans

23-29 Ağustos, Doğaçlama Dans, Çıplak Ayaklar Kumpanyası

30 Ağustos – 5 Eylül, Oyun Yazarlığı Atölyesi: Karakterin Monologu, Ahmet Sami Özbudak-Volkan Çıkıntoğlu

30 Ağustos -5 Eylül, Oyuncular için Ses Teknikleri: Sesin Hareketi, Erdem Şenocak

30 Ağustos-5 Eylül, Temel Oyunculuk Atölyesi, Celal Mordeniz

31 Ağustos-5 Eylül, Yeni Başlayanlar İçin Doğaçlama ve Komedi Atölyesi, Doğu Can

(Tiyatro Medresesi’ne destek olmak isteyenler şu linkten ayrıntıları öğrenebilir: https://tiyatromedresesi.org/hakkimizda/#destek-olun )

Previous Story

Sotheby’s’in “Miró ve Matisse’li” Müzayedesi Heyecan Yaratıyor

Next Story

Sultanahmet’teki Kadastro Binası Müze Oluyor: Ayasofya’dan Eserler Sergilenecek

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.