Her daim gürültülü, kalabalık ve aydınlık olan Times Meydanı, New York’un yeni simgesi 20 metre uzunluğundaki sosisli heykelini, Times Square Arts kapsamında ağırlamaya hazırlanıyor.
Brooklyn merkezli sanatçı ikilisi Jen Catron ve Paul Outlaw’un kamusal enstalasyonu “Hot Dog in the City’’, 30 Nisan-13 Haziran arasında Times Meydanı’nda bulunan, 46. ve 47. caddeler arasındaki Duffy Meydanı’nda sergilenecek. Heykel, devasa bir hamburger ekmeği ve üzerine hardal sürülmüş klasik bir sosisliden oluşuyor. Hidrolik mekanizmalarla kontrol edilen heykel, periyodik olarak gökyüzüne doğru yükselecek ve heykelin yakınında konumlanan ziyaretçileri konfeti yağmuruna tutacak.
Aynı zamanda proje süresince gıda tarihçileri, et üreticileri ve satıcıları, New York’un gastronomi mirasını ve klasik gıdalarla olan bağlantılarını inceleyen halka açık programlara (performanslar, konuşmalar ve yarışmalar) öncülük edecekler. Sosisli sandviçin tarihi ile Amerikan kültürünün oluşumu arasında paralellikler kuran proje, bir göçmen mesleği olan sokak satıcılığı, et endüstrisinin iç yüzü, et yemenin ilkelliği ve Amerikan siyaseti gibi konulara göndermelerde bulunarak diyaloglar başlatmayı amaçlıyor.
Sosisli ve Amerika
1800’lerde Orta Avrupalı göçmenler tarafından Amerikan kitlelerine bir işçi sınıfı yiyeceği olarak tanıtılan sosisli sandviç, o zamandan beri çağdaş Amerikan kültürünün sembollerinden biri haline geldi. Beyzbol maçlarının, 4 Temmuz kutlamalarının vazgeçilmez eşlikçisi oldu ve ABD uluslararası ilişkilerine “hot-dog diplomacy” kavramını getirdi. Times Square Arts‘ın direktörü Jean Cooney proje için şöyle diyor: “Hot Dog in the City sadece muhteşem bir heykel değil; Amerika’nın ve çağdaş kültürünün kalbine açılan bir pencere.”
Jen Catron ve Paul Outlaw ikilisinin önceki dönem işlerine baktığımızda, video ve performansı da kapsayan pop esintili sanatları, Amerikan Rüyası‘nın en kötü yanlarını, doymak bilmez açlığını, kavgacı özgüvenini ve kapitalist dürtülerini besliyor ve eleştiriyor. İkili, devasa heykellerini halka sunarak gittikçe çirkinleşen tüketim çılgınlığını sorgulatmayı amaçlıyor.
Bilinçsiz Tüketime Dikkat Çekmek
Hot Dog in the City, ikilinin New York’taki ilk devasa yerleştirmesi değil. Jen Catron ve Paul Outlaw’un 2019 yılında Brooklyn Müzesi’nde iki eseri sergilendi: Üst üste oturtulmuş eriyen dondurma topları ve musluğuyla bir lavabo. Eriyerek ne zaman devrileceğini düşündüren dondurma topları ve lavabonun içine damlayan açık kalmış bir musluk izleyicilerinde kaygı yarattı ve tüketim aşırılığı, bilinçsiz tüketim konularına dikkat çekti.
İkili, sosisli heykellerini Art News’e verdikleri röportaj ile özetliyor: “Çalışmalarımız, görsel hazzın anlık cazibesini kullanarak toplumsal eleştirilere ilişkin anlamlı diyaloglar başlatmayı amaçlıyor ve mümkün olduğunca çok insanı bu diyaloglara dahil etmeye çalışıyor. Yemek, yiyecek unsurları herkes tarafından anlaşılabilir olduğu için sıkça kullandığımız bir araç. Sosisli sandviç halkın yiyeceği ve Times Meydanı da evrenin merkezi bu nedenle mantıklı bir birliktelik.’’
