HaZaVuZu’nun Pulla Mars Arasında adlı sergisi Bursa’da yer alan Meteor Balat Kültürevi’nde izleyiciyle buluşuyor. 2 Ekim’e kadar süren sergi, Bursa Nilüfer Belediyesi’nin “Ütopyanın Gerçeğe Bakan Yüzü” mottosuyla hayata geçirdiği, Yekhan Pınarlıgil’in hazırladığı görsel sanatlar programının üçüncü buluşması.
İstanbul merkezli sanatçı kolektifti HaZaVuZu’nun 18 yıllık sanat pratiğinden hareketle hayata geçirdiği Pulla Mars Arasında izleyicisine geçmişin bugünle örüldüğü yeni bir karşılaşma öneriyor. Sergide, Güneş Terkol, Güçlü Öztekin, Mert Öztekin, Emre Akçora ve Oğuz Erdin’in kurucu üyeliğinde 2005 yılında hayata geçirilen HaZaVuZu’nun çok tanıdık ama sürekli güncellenen farklı disiplinlerdeki üretimleri bugünün dinamizmi içinde yeniden analiz ediliyor.
İzleyiciye her karşılaşmada bolca neşe, sayısız çağrışım ve baş döndürücü kesişim öneren Pulla Mars Arasında, beden, çevre, mekân, mimari, kimlik ve aidiyet kavramlarının ifade biçimleriyle öne çıktığı buluntu görüntülerden video işlere ve özünü aksi[1]yonun belirlediği duvar resimlerine uzanan bütünsel bir kolajdan besleniyor. Uzun yıllardır performans, enstalasyon, video ve tasarım çalışmaları yürüten sanatçı kolektifinin kişisel tarihinden yola çıkan sergi, yakın geçmişsimizde yer alan siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel yüzleşme anlatısına da odaklanıyor. Sergi aynı zamanda bir arada olma, bir arda üretme, inisiyatif kurma, beraber konuşma ve beraber oluşturma eylemlerinin toplumsal an[1]lamları üzerine de düşündürüyor.
İş birliği ve fikir alışverişini merkezine alan sanatçı kolektifi, Pulla Mars Arasında sergisinden yola çıkarak sanat pratiklerindeki çeşitliliği, “HaZaVuZu bir çalışma bünyesidir. Amacı basit ve pratik bir çalışma modeliyle bir hal tasarlamaktır. Esnek bir kurulum içinde birlikte geçirilen her türden zaman, bu hal sayesinde bir odak noktası oluşturmayı amaçlar. Ses bizi bir araya getiren önemli bir motivasyondur. Performans, enstalasyon, video ve tasarım gibi farklı disiplinlerde üretimlerimizi sürdürüyoruz,” sözleriyle anlatıyor. HaZaVuZu, farklı disiplinlerdeki sanatsal üretimlerinin yıllar içindeki döngüsünü ise şöyle özetliyor: “… ‘insan yalnızca oynadığı zaman insandır’ diyen Schiller gibi fikirlerimizin kaynağı oyunlara dayanır. Farklı kesimden katılımcılarla iletişime geçmek, hep beraber ses çıkarmak, performans yapmak dadavari bir şekilde ilerliyor. Başlangıçtan beri seslendirme performansları, yerleştirmeler, videolar, görsel düzenlemeler, el yapımı objeler ve ses ekseninde disiplinler arası bir düzlemde ilerliyoruz. Oluşturduğumuz çalışma modelinin içinde üretime katılan ve katılma potansiyeli olan herkes, birlikteliğe yön veren fikirler ve bunların oluşturduğu hal, bu noktadan geçer. 18 yıllık üretimimizin bir seçkisini sunduğumuz ser[1]gide mekâna özgü yerleştirmeler, videolar ve duvar resimleri yer alıyor. Sergiye süreç boyunca performanslar, etkinlikler ve atölye çalışmaları eşlik edecek. Yıllar içinde tekrar tekrar üretilen eserlerimizin bitmek bilmeyen döngüsü üzerine yeniden yorumladığımız bir sergi kurguladık.”
2 Ekim’e kadar Meteor Balat Kültürevi’nde izlenebilecek sergi performanslar, etkinlikler ve atölye çalışmalarını da izleyiciyle buluşturuyor.
