Bir Resim-Mekân Deneyimi: Pasaj

Nuri Kuzucan’ın kaos/düzen, ışık/gölge, boşluk/doluluk, yüzey/derinlik, iç/dış gibi ikilikler etrafında kurgulanan yapıtlarından oluşan Pasaj adlı sergisinde mekân başrolde. Küratörlüğünü Nilüfer Şaşmazer’in üstlendiği sergi Arter’de 31 Aralık tarihine kadar ziyaret edilebiliyor. Duygu Doğan’ın mimari tasarımını yaptığı Pasaj’ı Kuzucan ve Şaşmazer’den dinledik.

Teknik lise ve Akademi’yle başlayan yolculuğunuzun ilk gününden bugüne sanat üretmek sizin için ne anlam ifade etti, ediyor?

Nuri Kuzucan: Aslında çıkış noktam sanat üretme niyetiyle ilgili değil, uğraştığım şeyin bu alanın içinde olmasıyla ilgili. Yaptığım şey zaten belli kalıplar içinde sanat olarak adlandırılıyor. İnsan bazen bunun dışına da çıkabilir, içinde de kalabilir. Ben mümkün olduğunca onun içinde kalmaya gayret ediyorum.

Pasaj’ı yaratım süreciniz nasıl şekillendi?

N.K.: O da kendiliğinden oldu. Diğer sergilerin aksine bu sefer önce mekân belli oldu. Mekân belli olduğunda, oranın pasaj hissi vermesiyle ilgili olarak Emre Baykal ve Nilüfer’le konuştuk ve gelen bu ilk fikri kabul edip oradan devam ettik. Sonrasında üçümüzde de bunun değişmesi yönünde bir niyet oluşmadı. Yani aslında…

İlginizi çekebilir: Da Vinci’nin Ayı Çizimine 12 Milyon Sterlin