Beş Şehirde Beş Sanatçı Müdahalesi

//

Protocinema, bugün itibarıyla beş şehirde beş sanatçı müdahalesinden oluşan hiper-yerel ve birbiriyle küresel ölçekte bağlantılanan grup sergisi “A Few In Many Places”ı izleyiciyle buluşturuyor.

Beş Şehir, Beş Sanatçı

Sergi kapsamında sanatçılar, Montreal’de Abbas Akhavan, İstanbul’da Burak Delier, Philadelphia’da Michelle Lopez, Beyrut’ta Stéphanie Saadé ve Berlin’de Hasan Özgür Top, kendi evlerinde, mahallelerinde ve ülkelerinde, eski ideolojilerin kırılma ve yeniden düzenlenme anlarına odaklanarak tarih döngülerini ele alıyor.

Müdahaleler ise pandemi koşullarına uygun olarak bir çok yerde ve az sayıda insan için tasarlanmış durumda.

Hem Mekanlarda Hem de Dijital Olarak Görülebilecek

Müdahalelerinde, ‘miras alınmış’ sistemlerle hesaplaşan sanatçılar; sergi kapsamında yerel dükkan sahipleriyle ve/veya metruk mekanlarla işbirliği yaparken üretilen işlerinin her biri de hem fiziksel mekanlarda hem de sanal ortamda erişilebilen, çok dilli bağımsız bir yayın olan Proto-Zine üzerinden ilişkileniyor. Bu kapsamda her mekan, kendi çalışma saatleri boyunca ziyaret edilebilecek.

Stéphanie Saadé Lübnan’da çocukluğundan tanıdık bir nesne olan kurşun delikli metalik vitrinin eylemlerini, bir tabanca ve kurşun aracılığıyla yeni bir perdeye 38 yeni delik açarak tersine çevirmeyi, böylelikle çalkantılı tarihle ilişkili şiddet döngüsünü de tersine çevirmeyi amaçlarken Burak Delier Ek Biç Ye İç’e, bir fırına yerleşerek ve bölgenin tarihini yansıtan ses ve ışık/videolar kullanarak ekmek mayası üretip, ardından pişirdiği ekmeği paylaşıyor.

İlginizi çekebilir:  Arter’de Sanatçı Eşliğinde Sergi Turu

Her Biri Tarihsel Döngüleri Ele Alıyor

Hasan Özgür Top, İŞİD’in propaganda malzemelerine odaklanarak radikal ve totaliter hareketlerin anlatıları arasındaki benzerlikleri ele alıyor. Abbas Akhavan’ın yeni sessiz videosu Montreal’de Parc OFFSİTE isimli yeni bir mekanın dış pencerelerine yansıtılırken; yakın zamanda Montreal’de açılan proje mekanı, metin ve görsel kullanarak şairlerin ve pandomimcilerin maddi yoksulluğu dahil olmak üzere bir dizi konuya değinen kısa bir video çalışmanın gösterimine ev sahipliği yapıyor. Philadepohia’da ise Michelle Lopez’in ses yerleştirmesi, bir tarafta özgürlük ve eşitlik amblemiyken bir yandan da iflasla tanımlanan Amerikan Özgürlük Çanı’nın karmaşık sembolizmini irdeliyor. Kurumsal ırkçılığı göz önüne seriyor.

Protocinema; Marfa’ Projects, Beyrut; Grey Noise, Dubai; Gallery Akıncı, Amsterdam; Galerie Anne Barrault, Paris; Catriona Jeffries, Vancouver; Third Line Gallery, Dubai; Ek Biç Ye İç, İstanbul; Haro Cümbüşyan ve Bilge Öğüt’e desteklerinden dolayı teşekkürlerini sunuyor.

Previous Story

SALT’ın Perşembe Sineması Bu Yıl ‘Evde’

Next Story

Feminist İkonun Hayat Hikayesi

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.

Verified by MonsterInsights