Zilberman, Larry Muñoz’un İstanbul’daki ilk kişisel sergisi, Graceful Elegant Beasts’i Beyoğlu, Mısır Apartmanı’ndaki ana mekânında izleyiciye sunuyor.
Buluntu malzemelerin odağında nesnelerin taşıdığı hafızalar aracılığıyla, zamanın ve mekânın dışına taşan bir anlatı açığa çıkarmayı hedefleyen Larry Muñoz’un pratiğinin merkezinde, detaylara gösterilen özem ön plana çıkıyor. Nesnenin yüzey, jest ya da biçiminde saklı anlam kırıntısına odaklanan Muñoz, yıllar boyunca biriktirdiği materyâller ve kavramlar arasındaki çelişkiler ve gerilimler üzerine geliştirdiği düşünsel yolculuğun yansımalarını, üç katman üzerinden ele alıyor.

Graceful (zarif), evrene şekil veren ilahi ve gizemli güçleri çağrıştırırken; Elegant, insan eliyle yaratılan, estetik yargılarla tanımlanan uyumlu ve rafine bir güzellik anlayışını ifade ediyor. Beasts (canavarlar) ise, bireyin kendi ahlaki ve fiziksel yargılarını yansıtan bir otoportre işlevi görerek, toplumun yanlış olarak tanımladığı, aşinâ olmadığı unsurları temsil ediyor.
Terk edilmiş, bozularak işlevini yitirmiş unsurlarla karşılaşmalardan ilham alan Muñoz, video, fotoğraf ve yerleştirmelerinden oluşan bir takım yıldızı yaratıyor. Farklı parçaları bir araya getirerek, tükenmiş maddeleri, endüstriyel ve organik kalıntıları sadece işlevleri üzerinden değil; barındırdıkları potansiyeller doğrultusunda yeni bir bütünlük içinde yorumlar. Kent keşifleri sırasında bulduğu, çevrenin ve tarihin izlerini taşıyan nesneleri bir araya getiren Muñoz, onları onarmak ya da idealize etmektense, belirsizliklerini korur; tek bir anlatıdaymış gibi dayatmaktan kaçınır ve ‘sergilenebilir olanın’ sınırlarını sorgulayarak izleyiciyi bu sorunun merkezine yerleştiriyor.

Nesnelerle ve sergilenebilir olanla olan ilişkimize dair derin bir meditasyon olarak şekillenen Graceful Elegant Beasts, kırılganlık, hayranlık ve çelişkilerle örülü bir bağı ortaya koyuyor. İnsan ve doğanın iç içe geçmiş hikâyelerini, malzemelerin kendine özgü varoluşları üzerinden yeniden düşündüren bir davet niteliği taşıyor.
Çağdaş sanat mekânlarının parlak, beyaz ışığına karşı gölgelerin ve yansımaların önemini yeniden keşfetmeye çağıran Muñoz, terk edilmiş nesnelere yeni formlar kazandırıyor. Nesnelerin mekânı algılayış biçimimizi nasıl etkilediğini sorgulatan Graceful Elegant Beasts, doğanın büyüleyici kaosuyla insanın düzen arayışını buluşturuyor. Sanatçı uyum ile kaos arasındaki gerilimi hissettirirken, izleyiciyi hem tanıdık hem de rahatsız edici bir yansıma alanına davet ediyor.