ABD merkezli Galerie Magazine bu yaz dünya çapında kesinlikle görülmesi gereken müze sergilerini derledi. Bunlardan ilki Paris’teki Centre Pompidou’da açılan mimar Norman Foster’ın aynı isimli sergisi. Dünyanın en ikonik binalarından bazılarına imza atan mimar özellikle New York’taki Hearst Tower ve Londra’daki The Gherkin adlı yapılarıyla tanınıyor. 88 yaşındaki mimarın tasarladığı retrospektifte 100 projenin eskizleri, çizimleri ve modelleri görülebiliyor. Sergi 7 Ağustos’a kadar açık.
Lüks ve Güç British Museum’da
Londra’daki British Museum’da 13 Ağustos’a kadar görülebilecek olan “Luxury and Power: Persia to Greece” adlı sergide lüks ve güç arasındaki dinamik ilişki inceleniyor. M.Ö. 550-M.Ö.30 yılları arasından ve Orta Doğu ile Avrupa’nın güneydoğusundan eserlere odaklanan sergi hem British Museum’un koleksiyonundan hem de dünyanın çeşitli bölgelerinden sergilemek üzere ödünç alınan parçalara yer veriyor. Objeler altın, gümüş ve camdan yapılmış zarif nesneler. Öne çıkanlar arasında Bulgaristan’dan gelen dokuz altın parçadan oluşan Trakya Panagürişte Hazinesi yer alıyor.
Van Gogh’dan 50 Tablo
Amsterdam’daki Van Gogh Museum 3 Eylül’e kadar “Van Gogh in Auvers” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. Müzenin 50. yılı şerefine düzenlenen sergi, Paris’teki Musée d’Orsay’nin iş birliğinde gerçekleştiriliyor. Sergi, van Gogh’un Fransız kasabası Auvers-sur-Oise’da yaptığı eserlere odaklanıyor. Ressam ölene dek yaşadığı kasabada çizdiği 50 tablo ve 20 çizim sergide görülebiliyor. Sergideki en önemli eserler Wheatfield with Crows ve Tree Roots.
20 Yıllık Kariyerin Özeti Bu Sergide
Venedik Bienali tarihinde ABD’yi temsil eden ilk Afrika kökenli kadın sanatçı olan Simone Leigh’in aynı isimli sergisi 4 Eylül’e kadar Institute of Contemporary Art/Boston’da görülebilecek. Sergi sanatçının 20 yıllık kariyerini ortaya koyan 40’tan fazla seramik, bronz, video ve enstalasyondan meydana geliyor.
The Broad’da Keith Haring
ABD’nin Los Angeles kentinde bulunan The Broad adlı müze geniş çaplı bir Keith Haring sergisine 8 Ekim’e kadar ev sahipliği yapacak. Sanatçının 120’den fazla eseri ve arşiv materyali “Keith Haring: Art Is for Everybody” adlı sergide görülebiliyor. 10 galeriye yayılan sergide; canlı renkleri, çizgileri ve havlayan köpek ve bebek gibi ikonik figürleriyle tanınan sanatçının resim, çizim, video, heykel ve grafik işleri bir araya geliyor. Müze koleksiyonunda yer alan “Untitled” (1984) ve “Red Room” (1988) işlerinin yanı sıra özel ve resmi koleksiyonlardan ödünç alınan eserler ile sanatçının 1989’da kurduğu Keith Haring Foundation’dan alınan çeşitli belge ve efemera da görülebiliyor. Küratörlüğünü Broad’un küratörü ve sergilerden sorumlu müdürü Sarah Loyer üstlendiği sergi, Los Angeles’ta sanatçıya ayrılan ilk müze sergisi.
Siyah Atlantik’ten Fotoğraflar
Torontolu koleksiyoner ve küratör Kenneth Montague’nün Wedge adlı koleksiyonundan ödünç alınan 100 fotoğraf, ABD’nin Massachusetts eyaletinin Salem kentindeki Peabody Essex Museum’da sergileniyor. “As We Rise: Photography from the Black Atlantic” başlıklı sergide Elliot Jermone Brown Jr., Carriw Mae Weems, Dawoud Bey, Malick Sidibé ve Mickalene Thomas gibi Afrika asıllı ABD’li sanatçıların eserleri görülebiliyor. Kimlik ve güç temalarına ışık tutan sergi 31 Aralık’a kadar ziyaret edilebilecek.
Munch’ün Eserlerinde Doğanın Rolü
ABD’nin Massachusetts eyaletinde yer alan The Clark Art Institute 15 Ekim’e kadar “Edvard Munch: Trembling Earth”adlı sergiye ev sahipliği yapacak. Sergi, aşk, ölüm, özlem gibi temaları eserlerinde sık sık kullanan Norveçli ekspresyonistin eserlerinde doğanın oynadığı bütünleyici role odaklanıyor. Sergilenen 75 eser arasında üç otoportre ve birçok manzara resmi yer alıyor.
Henri Matisse’in Dostu
Avustralya’daki National Gallery of Victoria’da 8 Ekim tarihine kadar “Pierre Bonnard: Designed by India Mahdavi” adlı sergi görülebilecek. Sergide, Henri Matisse’in de yakın dostu olan Fransız sanatçının 100’den fazla tablosu, çizimi ve fotoğrafı yer alıyor. 20. yüzyılın önemli ressamlarından olan Bonnard’ın sergisini mimar India Mahdavi tasarladı.