Türkiye’nin En Eski Dostu İsveç – İsveç Sarayı 150 Yaşında

//

İsveç Konsolosluğu İstiklal Caddesi’nin sonunda geniş bir arazide yer alıyor. Göz kamaştırıcı zariflikteki bina 1757 yılında İsveç tarafından satın alınmış. Bir Osmanlı Köşkü olan yapı 1818 yılında tamamen yanmış ve uzun süre restore edilmemiş. Aslına uygun olarak yeniden renove edilen binanın yeniden açılışı ancak 1870 yılında gerçekleşmiş.

İsveç İstanbul Başkonsolosluğu İsveç Sarayı’nın 150. yıl kutlamalarını 22 ve 23 Eylül’de gerçekleştirdi. Ses ve ışık enstalasyonu “Red Dream (for Gunnar Ekelöf)” sanat etkinliği öncesinde Başkonsolos Ericson’la buluştuk. Peter Ericson 1 Eylül 2019’dan bu yana İsveç’in İstanbul Başkonsolosu olarak görev yapmakta.

İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, “Red Dream (for Gunnar Ekelöf)”, Fotoğraf Kayhan Kaygusuz, 2021

Türkiye’deki görevine 4 yıl boyunca İsveç Büyükelçisi unvanı ile görev yaptığı Moskova, Rusya’dan gelmiş. Peter Ericson binayı gezdirirken yangından sonra nasıl uzun bir zaman harabe olarak kaldığını ancak yeniden renove edilirken Osmanlı Köşkünün aslına uygun yapıldığını anlatıyor. 1870 yılında yeniden kullanıma açılan binanın ikinci katında yemek odasını, ofis denilen mekanı ve yemek odasını gezdirirken o dönemden kalmış divanları ve abajurları ve masaları gösteriyor.

Yeni mobilyaların yer aldığı bir odada bulunan tüm tasarımlar Stockholm’de yer alan Ulusal Müze’yle de çalışan Nordik tasarımcıların imzasını taşıyor. Arka bahçede 1858’te inşa edilen ve artık kullanılmayan ahşap bir şapel var. Binanın İstiklal caddesine bakan çok geniş bir ön bahçesi var. Caddeden gelen uğultu konsolosluğun camlarından içeri sızmasa da pencerelerden kafanızı uzattığınız her an caddeden geçen insan selini görüyorsunuz.

“İsveç Sarayı’nın 150. yıldönümü için özel olarak tasarladığı eserini İsveçli şair Gunnar Ekelöf’a atfeden Carl Michael von Hausswolff, “Red Dream” ile hayali bir atmosfer yaratmayı hedeflemiş.”

Ericson’a İsveç Sarayı’nda gerçekleşecek olan sanat etkinliğini ve çıkış noktasını sorduğumuzda şiirsel bir hikâye çıkıyor ortaya. Gunnar Ekelöf’a atfen “Red Dream” adı altında gerçekleşen etkinlik ilhamını 1965 yılında Türkiye’yi ziyarete gelen İsveçli şair Gunnar Ekelöf’dan almış.  İstanbul’da geçirdiği 16 saatlik sürenin ardından şairin en özel ve bugün en çok bilinen eserlerinden biri olan“Emgion Prensi Üzerine Divanı”’nı (Dīwān över Fursten av Emgión) kaleme aldı. İsveç Sarayı bahçesinde büstü bulunan ve öldüğünde külleri Türkiye topraklarına savrulan şair, İstanbul’da bulunduğu süre içinde doğaüstü bir güç tarafından ele geçirildiğine ve bu eseri o gücün yazdığına inanıyor ve kendini eserin bir yorumlayıcısı olarak konumluyor.

İsveç Sarayı’nın 150. yıldönümü için özel olarak tasarladığı eserini İsveçli şair Gunnar Ekelöf’a atfeden Carl Michael von Hausswolff, “Red Dream” ile hayali bir atmosfer yaratmayı hedeflemiş. 20 yılı aşkın süredir kırmızı renk ile çalışmalarını devam ettiren, bu rengin aşkı, korkuyu, ilişkiyi, hayatı ve ölümü temsil ettiğine inanan von Hausswolff, İstanbullu sanatçı Cevdet Erek ile birlikte İsveç Sarayı’nın iç mekanlarını ve dış cephesini kaplayan ses ve ışık yerleştirmesiyle gerçekten büyülü bir hikâyeyi yeniden canlandırmayı başarmış oldu.

İlginizi çekebilir:  Kadın Sanatçıların Gözünden Savaş
Carl Michael von Hausswolff ve Cevdet Erek, Red Dream 2021, fotoğraf Sevdiye Kahraman

Eski Bir Dostluk Hikayesi

17. yüzyılda, Demirbaş Karl ünvanı ile tanınan İsveç Kralı XII Karl’ın diplomatik bir görev ile İstanbul’a gelişi ile İsveç ile Osmanlı İmparatorluğu arasında ilişkiler başlar. (1709-1714) Başlayan bu ilişki 1735’te ticari ve diplomatik ilişkilere dönüşür ve İsveç hükümetinin şu an bulunduğu Beyoğlu’nda yer alan saraya kalıcı olarak yerleşmesi ile devam eder. 1757 tarihinde İsveç hükümetinin yurt dışında satın aldığı en eski yerleşimlerinden biri olan İsveç sarayı Türkiye ve İsveç arasındaki ilişkilerin tarihsel gelişimine de bir ışık tutar. Türkiye’nin batılı en eski arkadaşı olarak da bilinen İsveç, Osmanlı döneminde, 1739 yılında imzaladığı İttifak Anlaşması ile de bu topraklardaki amaçlarının kardeşlik ve barış olduğunun altını çizer.

Osmanlı döneminden günümüze kadar devam eden bu iyi ilişkileri pekiştirmeyi ve geliştirmeyi hedefleyen İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, Türkiye’de İsveç kültürünü ve değerlerini tanıtmayı kendine misyon olarak belirlemenin yanı sıra Türkiye pazarında yer alan İsveçli şirketlere de destek olmakta.

“…İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, Türkiye’de İsveç kültürünü ve değerlerini tanıtmayı kendine misyon olarak belirlemenin yanı sıra Türkiye pazarında yer alan İsveçli şirketlere de destek olmakta.”

Türkiye’de ifade özgürlüğü, kanun üstünlüğü, cinsiyet eşitliği ve azınlık hakları gibi konularda aktif olarak çalışmalarına devam eden İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, düzenlediği “Red Dream” sanat etkinliği ile savunucusu olduğu bu değerlere dikkat çekmeyi hedefliyor.

150. yıldönümü kutlamaları kapsamında hayata geçirilecek olan etkinlikler, İsveç Enstitüsü editoryal komitesinde yer alan Frederick Whitling tarafından hazırlanacak sarayın tarihinin anlatıldığı kitap projesi; çeşitli sivil toplum kuruluşları ile iş birliğinde düzenlenecek projeler ve elektroakustik müzik alanında iki ülke arasında konumlanacak sanatçı değişim programı ile devam edecek. Etkinliklerle ilgili güncel bilgi için İsveç İstanbul Başkonsolosluğu sosyal medya hesapları ve internet sitesi ziyaret edilebilir.

İsveç İstanbul Başkonsolosu Peter Ericson, Red Dream 2021, fotoğraf Sevdiye Kahraman

www.reddream.se |

www.swedenabroad.se

Instagram | Twitter | Facebook

#RedDream |

#SwedishPalace150years

Previous Story

“Aşina” Olduklarımız…

Next Story

Şans Yeniden

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.