/

“Tasarımcının Notu” Kitabın Neresinde?

Salt Beyoğlu, Tasarımcının Notu sergisiyle, kültür yayıncılığındaki dönüşümü ve grafik tasarımcıların nasıl öne çıktığını inceliyor. 1970’lerden 1990’lara uzanan bu süreçte, tasarımın yalnızca kapakla sınırlı kalmayıp daha bütüncül bir biçim aldığını görüyoruz. 20. yüzyılın son çeyreğinde yaşanan siyasal ve toplumsal kırılmalar, özel sektörün kültür

/

Salt’ta İki Yeni Sergi

Salt’ın yeni programları Eylül ayında başlıyor. Programda Salt Beyoğlu ve Salt Galata’da iki yeni sergi izleyiciyle buluşuyor. Türkiye’de grafik tasarımın gelişimini kitap ve kültür yayıncılığı üzerinden ele alan “Tasarımcının Notu” 11 Eylül’den itibaren Salt Beyoğlu’nda; 1945-1991 yıllarında Sosyalist Yugoslavya’da Türkçe konuşan toplulukların kimlik inşası

“Sular, Rüzgârlar, Araziler Arasında”

Salt’ın, hava kirliliğinin toplumsal ve ekolojik boyutlarını odağına alan Disiplinlerarası tasarım stüdyosu 2050+ tarafından hazırlanan  Havaya Dair sergisi, 18 Ağustos’a dek Salt Beyoğlu’ndaki Forum alanında görülebiliyor. Sergiye kritik çevre sorunlarına eğilen sanatçı filmlerinin bir araya geldiği  gösterim programı da eşlik ediyor. Sular, Rüzgârlar,

2050+ Ve Salt’tan: Havaya Dair

Salt’ın, yeni sergisi Havaya Dair / Notes on Air 8 Mayıs tarihinde ziyarete açıldı. Sergi, çalışmaları teknoloji, politika ve ekolojinin kesişiminde eleştirel mekânsal pratiklere odaklanan, Milano merkezli disiplinlerarası tasarım stüdyosu 2050+ tarafından hazırlandı. Salt Beyoğlu’ndaki Forum alanı için tasarlanan enstalasyondan oluşan sergi,

Bitkiler ve Bitkileri Sevenler için Sıcak Toprak Sesleri

Salt‘ın “Bitkiler ve Bitkileri Sevenler için Sıcak Toprak Sesleri” başlıklı yeni program, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde başlıyor. Program, Özcan Ertek, Fulya Uçanok, Ömer Sarıgedik, Zeynep Ayşe Hatipoğlu ve Passepartout Duo’nun Salt Beyoğlu’ndaki Kış Bahçesi’nde art arda yer alacak bir dizi ses

/

Madde Üçlemesi’yle En Başa Dönelim

Itziar Barrio, eserlerinde teknolojinin yozlaşmasını, bozulmuş yapıları, gücün nasıl el değiştirdiğini, emek ve sınıf çatışmalarını, kadın ve erkek rollerinin güç açısından nasıl yozlaştığını göstermeyi ve bu fikirler arasında gidip gelerek eser üretmeyi seven bir sanatçı. Bomb Magazine dergisine verdiği bir röportajda (2021)

/

Üç İç Denizin Ülkesi Bir Düşünce Atölyesi

Handan Börüteçene’nin sergisini gezdikten sonra, serginin küratörü Amira Akbıyıkoğlu ile olan konuşmalarının kaydını dinledim ve orada sanatçının, “Sergimi gezenler burayı bir atölye gibi alsınlar dilerim,” dediğini duydum. Sergi gerçekten de bu ortamı sunuyor. Sergiyi, kendi sanat üretimimi besleyen, ilişkiler kurmama olanak bırakan,

Börüteçene’nin Üç İç Denizin Ülkesi

Üretimlerinde bellek yitimine meydan okuyan bir sanat pratiğinin izini süren Handan Börüteçene’nin Salt Beyoğlu’ndaki kapsamlı seçkisi “Üç İç Denizin Ülkesi”, sanatçının arkeoloji, tarih ve doğa odağındaki üretimlerini yeniden gündeme taşıyor. Seçki, sanatçının mezuniyet projesi için yaptığı erken dönem işlerinden ödüllü enstalasyonu “Kır/Gör”e

//

Yarının Depreme Dayanıklı Şehirleri

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı ve Pattu Mimarlık iş birliğiyle hazırlanan “Yarının Depreme Dayanıklı Şehirleri” adlı sergi Salt Beyoğlu’nda ziyarete açıldı. 21 Haziran’da açılan sergi 27 Ağustos’a kadar devam edecek. Salt Beyoğlu’ndaki Forum alanında

/

Salt’ta Söyleşi

Salt’ın sanatçı, eğitimci ve yazar Özer Kabaş (1934-1998) üzerine yürüttüğü uzun soluklu araştırma sürecinin ilk çıktısı olan “Sentez ve Montaj: Özer Kabaş Yazıları” kitabı kapsamında, 25 Mayıs Perşembe günü saat 18.30’da Salt Galata’daki Oditoryum’da Kabaş’ın dostları Oya Başak, Jale Erzen ve Hasan