Eğitim döneminin bitmesiyle birlikte İstanbul’da bulunan, uzun yaz tatilini fırsat bilen pek çok kültür sanat mekânı, çocukların kültür ve sanat bilincini oluşmasında katkı sağlamak amacıyla çeşitli etkinlikler ve atölyeler düzenliyor. Farklı yaş gruplarından çocuklar için yaz tatili boyunca gerçekleştirilecek etkinliklerde yaratıcı düşünmeleri
Yoğun bir eğitim-öğretim döneminin ardından yarıyıl tatili başladı. Çocukların yarıyıl tatilini fırsat bilen İstanbul’daki birçok kültür sanat mekanı, çocukların kültür bilincini oluşmasında katkı sağlamak amacıyla çeşitli etkinlikler ve atölyelere ev sahipliği yapıyor. Yarıyıl boyunca düzenlenecek etkinliklerde çocukların yaratıcı düşünmeleri desteklenerek, sanatsal üretim
Meşher’in Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar sergisi kapsamında Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED) Oditoryumu’nda Cuma günü gerçekleştirdiği “Çağrışımlar” panelinin ikinci oturumda Cem Behar “Şehrin Ortak ‘Sound’u”nu, Murat Belge “Batı’dan Bakışla İstanbul”u ve Gülsün Karamustafa ise “Sosyal Medyada ‘Paylaşılan’ Eski İstanbul”u anlattı.
İstiklal Caddesi’nde yer alan disiplinlerarası sergi mekânı Meşher, yeni yıla, “Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar” sergisi kapsamında düzenlenecek bir panelle giriyor. İstanbul’a bugünden ve farklı disiplinlerden bir bakış sunmayı amaçlayan “Çağrışımlar” isimli panelde, tarih, fotoğraf, sahne sanatları, edebiyat, müzik ve görsel
İstanbul üzerine yazılmış en güzel kitaplardan biri Edmondo de Amicis’in İstanbul’ u dur. Kitap, Amicis’in 1870’lerde deniz yoluyla ulaştığı İstanbul’un ihtişamlı siluetiyle ilk kez bir gemi güvertesinde karşılaşmasıyla başlar. Şehrin tüm ufkunu kaplamış bir sis tabakası ardından bir düş bozumunu anımsatan bu
İstanbul’un önde gelen disiplinler arası sanat mekânı Meşher, “Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar” isimli sergiyi ziyaretçileriyle buluşturuyor. 20 Eylül’de açılan serginin küratörlüğünü Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı üstleniyor. Ömer Koç Koleksiyonu’nda yer alan çeşitli nadide eserlerden oluşan sergi, İstanbul’un Osmanlı
İngiltere doğumlu, Yunanistan ve Girit âşığı John Craxton’ın Meşher’deki sergisinde yer alan eserlerini izlerken renklerle yarattığı coşkuya, figürlerle ve insanlarla olan bağına tanık oluyorsunuz. Craxton’ın motorsikleti ve eşyalarını sunarak, macera sever kişiliğini de yansıtan sergi, 23 Temmuz’a kadar sanatseverleri bir yolculuğa davet
Türkiye’deki ilk kişisel sergisi 5 Nisan’da Meşher’de açılan İngiliz ressam ve tasarımcı John Craxton, tablolarında Yunanistan’a olan aşkını anlatıyor. Sanatçının Yunanistan ve Türkiye gezilerinden kaynaklanan Ege kültürü ve manzarasına duyduğu sevgi, yetişkinlik dönemindeki çalışmalarını şekillendirdi. Sanatçının çalışmalarını etkileyen diğer unsurlar ise mitoloji
Öncelikle hikâyeyi yeniden hatırlayalım. Gevezeliği başına bela olan orman perisi Ekho, yanlış zamanda Hera’yı lafa tuttuğu için cezalandırılır ve sadece başkalarının sözlerini tekrar etmeye mahkûm edilir. Kendine göre verilebilecek en azaplı cezalardan birini sonsuza kadar çekmek zorunda olan Ekho bir gün ormanda
Meşher, Antik Yunan mitolojisindeki Ekho ve Narkissos’un karşılıksız aşkı mitinden hareketle kurgulanan “Ben Kimse. Sen de mi Kimsesin?” başlıklı grup sergisine ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Selen Ansen’in üstlendiği sergide bir araya gelen eserler, bu kadim anlatının sunduğu yansıma, yankılanma, başkalaşma temalarını günümüzün
Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.
Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.
