Füreya Koral, Soyut Kompozisyon, 1965

Sessiz Sedasız Açık Hava Müzesi İMÇ

Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan Eren Eyüboğlu’na, Füreya Koral’dan Kuzgun Acar’a birçok sanatçının eserlerinin olduğu, İstanbul’un adeta sessiz, sedasız bir açık hava müzesi olan İMÇ’nin dünü ve bugünü…

//

İstanbul’un gizemli köşelerinden biridir İstanbul Manifaturacılar Çarşısı, yaygın adıyla İMÇ… Türk çağdaş mimarisinin en önemli yapılarından biri olarak öne çıksa da onun şehir hafızasındaki tanınırlığı bir dönem Anadolu’dan İstanbul’a şöhret olmak için gelenlerin ilk durağı olmasından gelir. Ama kent içindeki öyküsü bu kadarla da sınırlı değildir İMÇ’nin. Gelin bugün size Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan Eren Eyüboğlu’na, Füreya Koral’dan Kuzgun Acar’a dünyaca ünlü Türk sanatçılarının eserlerinin sergilendiği; şehrin adeta sessiz, sedasınız bir açık hava müzesi İMÇ’nin öyküsünü anlatalım.

Kuzgun Acar, Kuşlar, Soyut Kompozisyon, 1967

1967 Yılında Açıldı

1950’li yılların karmaşık ve siyasi krizlerle dolu ikliminde başlıyor İstanbul Manifaturacılar Çarşısı’nın hikâyesi. İnşası şehrin en eski ekonomik faaliyetlerinden biri olan ve eski yerleşim merkezlerinde toplanan manifatura-kumaş esnafının modern bir merkezde toplama ihtiyacından doğar. Öyle ki proje için 1957 yılında bir de şehircilik yarışması düzenlenir. Yarışmayı Doğan Tekeli, Sami Sisa ve Metin Hepgüler’in çevredeki tarihi dokuya gölge düşürmeyen ve geleneksel çarşı kültüründen izlerle tasarladıkları altı bloklu projesi kazanır. Ancak dönemin siyasi krizlerle dolu ikliminde projenin tamamlanması uzun yıllar sürer. Doğan Tekeli, meslek yaşamındaki anılarını derlediği Mimarlık: Zor Sanat adlı kitabında İMÇ’nin uzun soluklu inşa öyküsünü “Çarşı ile ilgili şehircilik yarışması sırasında 27-28 yaşlarında genç bir mimarken, yapı tamamlandığında artık orta yaşlı sayılıyordum,” diye özetler. 1967’de açılan bugün ev tekstili, döşemelik eşya, müzik aletleri ve muhafazakâr giyim mağazalarının yan yana dizili olduğu 1117 dükkânlı çarşı, çağdaş Türk sanatının önemli eserlerine de ev sahipliği yapıyor.

Sadi Diren, Soyut Kompozisyon

Sanatla 57 Yıl

Bilen bilir, mimarisi kadar 1960-70’li yıllar ait modern sanatı temsil eden yerleştirmeleriyle de dikkat çeker İMÇ… Dünyadaki büyük yapılara sanat eseri yerleştirme trendinden etkilenen yapının mimarlarında Doğan Tekeli, çarşıya İstanbul ve ticaret simgeleyen sanat eserleri yerleştirilmesini önerir. Tekeli’nin girişimi ve önerisiyle yapı maliyetinden çok küçük bir bütçe ayrılarak yine mimari projede de olduğu gibi bir yarışma düzenlenir. Yarışma sonucunda Türk çağdaş sanatının önemli temsilcilerinden Bedri Rahmi Eyüboğlu, Kuzgun Acar, Füreya Koral, Eren Eyüboğlu, Yavuz Görey, Ali Teoman Germaner, Sadi Diren ve Nedim Günsür’ün eserleri çarşının çeşitli bloklarında yerleştirilir. Tekeli bir söyleşisinde o zamanı şöyle anlatacaktır:

“(…) O zaman yapılara sanat eseri koyma fikri dünyada olan bir uygulama. Bir de Türkiye’de sanatçıların ve bazı siyasilerin de etkisiyle devlet yapılarına sanat eserleri konulmasıyla ilgili bir kanun yahut bir yönetmelik çıktı. Yönetmelikte devlet yapılarına yapı maliyetinin yüzde ikisi kadar sanat eseri konacak deniyordu. Böyle bir fikir genel olarak vardı havada. Bu fikirdir muhtemelen bana ilham veren. Ben de bunu sıfırdan icat etmedim. Şunu düşündüm, bu yapı Türkiye’de o dönemde bir defada yapılan en büyük ölçekli yapı. O zaman yapının otuz kırk yıl içinde bugünkü haline geleceğini de tasavvur edemiyordum. Bu yapı çağdaş Türk sanatından örnekler taşımalı dedim, kanunun esprisine uygun olarak. Süleymaniye’de nasıl Karahisâri’nin hatları, Sarhoş İbrahim’in vitrayları var, bu da öyle bir şey, çağın Türk sanatından bir örnek taşımalı…”

İMÇ Birinci Blok’ta Kuzgun Acar Kuşlar Heykeli, Füreya Koral Seramik Panosu, Bedri Rahmi Eyüboğlu Mozaik Panosu, Eren Eyüboğlu Mozaik Panosu; İkinci Blok’ta Bedri Rahmi Eyüboğlu İstanbul isimli mozaik panosu, Yavuz Görey Çeşme Plastiği; Beşinci Blok’ta Ali Teoman Germaner Duvar Rölyefi, Sadi Diren Seramik Panosu; Altıncı Blok’ta Nedim Günsür Atlar isimli mozaik panosunu 57 yıldır ağırlıyor.

Ali Teoman Germaner, Soyut Kompozisyon

Eserlerin Durumu İyi Değil

Çarşıyı mimarlık tarihçisi Uğur Tanyeli 2008 tarihli bir gazete yazısında “İMÇ, içinde dönemin güncel sanat yapıtlarına yer verişi açısından, Türkiye’de hâlâ aşılmamış bir doruktur,” diye nitelendiriyor. Çarşıda 1960-70’li yıllar ait modern sanatı temsil eden önemli isimlerin eserler düşünüldüğünde haksız da sayılmaz. Dünyaca ünlü sanatçımız Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun çarşıda iki tane mozaik panosu yer alıyor. Eyüboğlu’nun İstanbul adlı mozaik eseri çarşının en renklilerinden… Kuşları, balıkları, minareleri, kuleleri, kubbeleri ve denizi ile soyutlanmış bir İstanbul manzarası sunuyor izleyicisine… Sanatçını yine caddeye bakan bir diğer eseri hareketli bir zemin üzerinde farklı renklerde ve birbirinden farklı cam kabartmalardan oluşuyor. Eren Eyüboğlu’nun ise çarşıda Anadolu gezilerini aktardığı bir mozaik panosu bulunuyor. Heykeltraş Yavuz Görey’in Dekoratif Havuz Çeşme Plastiği de çarşı içerisinde görülebilecek eserlerden.

İlginizi çekebilir:  Avrupa Sineması'ndan 10 Seçki
Bedri Rahmi Eyüboğlu, İstanbul, Soyut Kompozisyon, 1965

Dünyaca ünlü sanatçılarla adeta bir açık hava müzesini andıran İMÇ’de bazı eserlerin durumu ise ne yazık ki iyi değil. Birinci Blok’ta yer alan dünyaca ünlü seramik sanatçımız Füreya Koral’ın 1965 tarihli Soyut Kompozisyonu etrafına asılmış devasa tabelalardan neredeyse görünmez halde. “Meşhur Unkapanı Pilavcısı / Başka Şubemiz Yoktur” tabelasının hemen altına bulunan ve önü motorlu kuryelerin otoparkı olarak da kullanılan eserle ilgili sağ üst köşede şu bilgi yer alıyor:

“Füreya Koral (1910- 1997). Süleymaniye külliyesinin yarattığı ruh halinden yola çıkan sanatçı figüratif bir anlatım dışında aşkı, sevinci ve mutluluğu göstermek istemiş, malzeme olarak tüm bu duyguları yapısında barındıran seramiği seçmiştir.”

Sadi Diren’in Seramik Panosunun durumu da pek farksız değil. “Sanatçı, eserlerinde Anadolu medeniyetlerinden yola çıkarak Anadolu seramiğinin özelliklerini, temalarını ve motiflerini kullanmıştır,” notu düşülen mozaiğin etrafı da çarşı esnafının reklam panoları, klimalarla kaplı.

Yine Beşinci Blokta yer alan Ali Teoman Germaner’in eseri de en çok zarar görenlerin başında geliyor… Künyesinde “Sanatçının, kireçtaşı bloklarından, alçak kabartma olarak hazırladığı eserler duvara değişik gruplar halinde aplike edilmiştir,” bilgisinin verildiği eserin bloklarının bazıları ise bugün yerlerinde yok!

Eren Eyüboğlu, Kompozisyon

Eserlerin Restore Edileceği Duyurulmuştu

Duvarlarda eserlerle ilgili bilgi veren levhalar 2008 yılında İMÇ içindeki duvar mozaiklerinin temizlik ve bakımlarını gerçekleştiren Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı (KBGV) tarafından hazırlandı. Vakıf yine 2013 yılında İMÇ Yönetimi ve Fatih Belediyesi’nin de desteğiyle çarşının hemen ön yüzünde görülebilen Kuzgun Acar’ın 1967 yılında tamamladığı Kuşlar adlı eserinin restorasyon ve konservasyon işlerini üstlendi. Kuşlar, yaklaşık üç yıl süren restorasyon ve konservasyon işleminin ardında tekrar yerine döndü. Şubat 2022 Anadolu Ajansı imzalı bir haberde ise Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin girişimi ve Kültür Bakanlığı’nın desteğiyle İMÇ’de bulunan 9 eserin restore edileceği duyurulmuştu ama görünen o ki gerisi gelmedi.

Bedri Rahmi Eyüboğlu, Soyut Kompozisyon, 1965

Müzik Endüstrisinin Kalbi

1980’li ve 90’lı yıllara gelindiğinde ise bambaşka bir dünyanın ruhu hüküm sürecektir İMÇ’de… Anadolu’dan İstanbul’ a meşhur olmak hayaliyle gelenler çarşının hikâyesini ve dönüşümünü yeniden dizayn edecekler… Bu aynı zamanda çarşının tüm Türkiye’de yıldızının da parladığı yıllara da denk düşer. Tarlasını, bağını, hayvanını satıp, taşı toprağı altın İstanbul’a şöhret olma umuduyla gelenler yolunu ilkin çarşıya düşürecekler… Bugün Türkiye’de arabesk, pop, türkü türünde hafızalara kazınan pek çok isim için şöhretin yolu İMÇ’de başlar… O yıllarda satışları milyonları bulan müzik kasetleri tüm ülkeye buradan dağılır. Sezen Aksu’dan Ajda Pekkan’a, Müslüm Gürses’ten İbrahim Tatlıses’e… Hemen hemen herkesin ilk durağı olur İMÇ… Öyle ki bu yıllarda çarşıda ünlü olmak için gelenlerden iğne atsan yere düşmez bir kalabalıktan söz ediliyor. Şimdilerde o yıllardaki hareketli ve renkli günlerinden eser yok. Sayıları yüzlerle ifade edilen müzik yapımcılarının önemli bir bölümü geçtiğimiz on yıl içinde dijital ortamla mücadelesine yenik düşüp iflas etmiş. Kalan az sayıda yapım şirketi ise bugün 6’ncı blokta toplanmışlar. Son günlerde artan plak furyasının rüzgarında ayakta kalmaya çalışıyorlar. Türkiye ve İstanbul tarihinde önemli değişim ve dönüşümlere tanıklık eden çarşıda son yıllarda çağdaş sanat galeri de açılmaya başladı. Türkiye’den görsel sanatlar alanında çalışan sanatçı, küratör ve yazarların üretim ve gelişim ortamlarını destekleyen SAHA Derneği de geçtiğimiz yıl Beyoğlu’ndaki mekânından İMÇ’ye taşındı.

NEREDE?

İstanbul Manifaturacılar Çarşısı, Valens Su Kemerinin altından geçerek Haliç üstündeki Atatürk Köprüsü’ne giderken sağınızda kalıyor.

ArtDog Istanbul 23. Sayı200,00Temmuz – Ağustos 2024

“GÜNEŞ, DENİZ, KUM VE SANAT” Sayısı

ArtDog Istanbul basılı dergi satış noktalarını görmek için tıklayın.

Kapak Fotoğrafı: Sucuk & Bratwurst, Sand Ca(r)stle, fiberglas, 120x2x0.9 metre, 2024, Mercedes Benz ve PİLEVNELİ iş birliği

Başarılı

Previous Story

Dans Eden Beden Ses Çıkarıyor

Next Story

Olafur Eliasson: Sanatın İşbirlikçi Doğasına İnanıyorum

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.