Devasa çelik heykelleriyle tanınan ve minimalizmin öncülerinden sayılan heykeltraş Richard Serra, 85 yaşında vefat etti. The New York Times, Richard Serra’nın salı günü Orient, New York’taki evinde vefat ettiğini duyurdu ve avukatı sanatçının bir süredir zatürre ile mücadele ettiğini açıkladı.
Serra‘nın heykelleri küresel ölçüde beğeni topladı. Alışılmadık derecede büyük ölçekte çalışan Serra, spiraller, küpler ve çelik konilerden oluşan devasa sanat eserleri üretti. Bu eserler, izleyicileri içine alarak onları birer rotayı takip etmeye çağırdı ve New York’tan Katar‘a kadar dünyanın dört bir yanında sergilendi.
Richard Serra 2 Kasım 1938’de bir liman şehri olan San Francisco‘da doğdu. Endüstriyel malzemelerden oluşturduğu heykelleri ile çocukluğunda evinin pencerelerinden görebildiği gemiler arasında olası bir bağlantı olduğunu düşünenler var. Hayatının dönüm noktalarından biri ise Serra’nın 5 yaşındayken babasının çalıştığı tersaneyi ziyaret etmesi oldu.
Sanatçı resim, sinema gibi farklı alanlarda da üretimler yapsa da herkes tarafından minimal heykelleriyle tanınıyor. Serra’nın en büyük sanatsal atılımı, 60’ların sonlarında yaptığı ve kurşun levhaları çelik direklere hassas bir şekilde yerleştirdiği “Prop” heykelleriydi. Serra’nın bu tür heykelleri, yüzeylere olan eğilimini keşfetmesiyle başladı. Malzemeye verdiği formlarla izleyicilerine farklı deneyimler sunan Serra, “İçerik, eseri algılama deneyiminden gelmeyecekse başka nereden gelebilir ki?” diyordu.
Bu gönderiyi Instagram’da gör
Serra, 70’li yıllarda eserlerini kentsel alanlara da yerleştirmeye başladı. 1971’de ilk spiralli çelik eserini yarattı ve o tarihten itibaren Almanya’nın Kassel kentindeki Documenta Festivali’nde sergilenen Circuit‘ta olduğu gibi, eserleri için aynı malzemeyi kullanmaya devam etti. İki yıl sonra Almanya’nın Bochum kentine yerleştirildiğinde, yerel halk bundan memnun kalmadı ve pek de hoş olmayan dava süreçleri sonucunda heykel bir depoya kaldırıldı.
Serra’nın kaba ve soğuk denebilecek eserleri çokça eleştirilse de bu onu giderek daha büyük çelik eserler yapmaktan alıkoymadı. Eserleri büyüdükçe beraberinde farklı sorunlar da getirdi. Sanatçının 5.000 kilodan fazla ağırlığa sahip bir heykeli 1971 yılında Walker Sanat Merkezi‘nde bir montajcının üzerine düşerek ölümüne neden oldu. 1988’de iki işçi, sökmekte oldukları 32 tonluk bir Serra heykelinin altında birkaç dakika boyunca sıkışıp kaldı. Bütün bunlara rağmen, pek çok kişi bu eserlere yaklaşmaktan korkmadığını da gösterdi. Serra bu eserleri izleyicilerine etkileşimli bir deneyim olarak sundu ve onları spirallerde kaybolmaya davet etti, ziyaretçiler de bu daveti çoğu zaman kabul etti.
Serra, kariyeri boyunca çağdaş sanata yaptığı katkılardan dolayı sanat dünyasında büyük takdir ve beğeni topladı. Almanya’daki Kunsthalle Tübingen (1978), Paris’teki Musée National d’Art Moderne (1984) ve New York’taki Museum of Modern Art (1986) gibi saygın kurumlarda kişisel sergileri yapıldı. Maastricht’teki Bonnefantenmuseum ve Madrid’deki Museo Nacional Centro de Arte Reina Sofía‘daki retrospektiflerin yanı sıra Praemium Imperiale ve Wilhelm Lehmbruck heykel ödülü gibi prestijli ödüller de dahil olmak üzere dünya çapında övgüler topladı ve 2000 yılında Venedik Bienali’nin Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ne layık görüldü. Serra’nın kariyerinin son dönemindeki başarıları arasında, 2015 yılında yaptığı 40 tonluk kutu benzeri formların ikişer ikişer üst üste dengelenmesinden oluşan “Equal” adlı enstalasyon yer alıyor. Eser MoMA’ya ait ve müzede kendine ait bir salonda sergileniyor.