Rasim Öztekin, Kavuğu Şevket Çoruh’a Devrediyor

/

Geleneksel Türk Tiyatrosu ve tuluat sanatının önemli simgesi olan kavuğu, Şevket Çoruh, son sahibi Rasim Öztekin’den devralıyor.

Dört sene önce Ses Tiyatrosu’nda düzenlenen törenle Ferhan Şensoy’dan kavuğu devralan Rasim Öztekin, kavuğu Şevket Çoruh’a bırakacağını açıkladı. Daha önce Kel Hasan Efendi, İsmail Dümbüllü, Münir Özkul, Ferhan Şensoy gibi Geleneksel Türk Tiyatrosunun önemli isimleri tarafından da taşınmış olan kavuğu, yeni sahibi Şevket Çoruh 20 Eylül’de Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’nde düzenlenecek olan törenle alacak.

‘Kalbim Kavuklu Olarak Tiyatro Yapmama İzin Vermedi’

Yaşadığı kalp sorunları yüzünden tiyatroya devam edemediğini açıklayan Rasim Öztekin, kavuğu, Şevket Çoruh’a devredişini şöyle anlattı:

“Kavuğu aldığım yaz, kalp yetersizliğinin yanına ciddi ritm problemleri de eklenince doktorum canlı performansı yasakladı. Kalbim, Kavuk’lu olarak tiyatro yapmama izin vermedi. Aslında bir bakıma kalp hastalığı nedeniyle çok sevdiğim tiyatrodan malulen emekli oldum. Projeyi, senaryosunu, çalışma koşullarını seçebildiğim, yorulduğumda dinlenebildiğim sinema ve dizi projelerinde yer alarak sanatın içinde bir şekilde var olarak moral buldum. Durum böyle iken, kavuğu çok bekletmeden bir tiyatrocu kardeşime devretmeye karar verdim.

İlginizi çekebilir:  Hong Kong'da Galeri Açılışı: Sanat Dünyası Aceleci mi Davranıyor?

Büyük özverilerle “Baba Sahne’yi” kuran, zorlu koşullarda tiyatro yapmaya ve tiyatroyu yaşatmaya çalışan Şevket Çoruh’a Türk Tiyatrosu’na bugüne kadar yaptığı ve yapacağı katkılardan dolayı kavuğu devredeceğim. Tiyatroya gönül verenleri 20 Eylül’de Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’nde gerçekleştirilecek Kavuk Devir Teslim Töreni’ne bekliyoruz.”

‘Yaşasın Sanat, Yaşasın Tiyatro, Yaşasın İnsan…!’

Şevket Çoruh da kavuğu Rasim Öztekin’den kabul ederken konuyla ilgili mutluluğunu ve düşüncelerini şu şekilde dile getirdi:

“Kişisel çabalarımızla doğurup seyirci ve meslektaşlarımızın desteği sayesinde büyüttüğümüz yolculuğun, kendi küçük etkisi büyük bir virüs marifetiyle sekteye uğradığı bugünlerde, resmî makamlar tarafından bir başımıza bırakılmışken bizi yine sarıp sarmalayan, yalnız olmadığımızı hatırlatan ustalarımız oldu.

Geleneksel tiyatromuzu temsil eden, Kel Hasan Efendi’den İsmail Dümbüllü’ye, ondan Münir Özkul’a, Ferhan Şensoy’a ve Rasim Öztekin’e geçen “kavuk”un bana devredileceğini bugün gururla öğrendim. Bu onuru, tüm ustalarım ve her şeye “rağmen” tiyatro yapmaktan vazgeçmeyen tüm tiyatro emekçileri adına kabul ediyorum. Bu emaneti benden sonra taşıyacak ve tiyatroyu yaşatmak için çalışacak meslektaşımla buluşana kadar; yaşasın sanat, yaşasın tiyatro, yaşasın insan..!”

Previous Story

Brooklyn Müzesi Yeniden Açılıyor: Manhattan’da Bir Gece Kulübü…

Next Story

Kate Winslet ile Saoirse Ronan Bir Arada: “Ammonite”

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.