Post-Korona Trendlerine Bakış

/
İlginizi çekebilir:  Sanat Eleştirmenlerinden Bildiri: Ayasofya Müze Olarak Kalmalıdır

 Londralı stüdyo Bompas&Parr’ın yaşadığımız Covid-19 salgını sırasında ve sonrasında ortaya çıkabilecek trendlere dair öngörülerini paylaştığı bir rapor yayınladı. “Fluid Landscapes Report” isimli raporda muhtemel davranış değişikliklerine; insanların birbirleriyle, nesnelerle ya da durumlarla ilişkilerinin hangi şekillerde etkilenebileceğine yer veriliyor. Tasarım alanında ve yaşam tarzı trendlerindeki olası değişikliklere dikkat çekiliyor.

Deneyim tasarımı sunan stüdyo, yaşanacağı düşünülen gelişmeleri “Şu andaki durum”, “Korona virüs sırasında dünya” ve “Korona virüs sonrası dünya” başlıkları altında ele alıyor. Bu sayede pandeminin insanlık tarihindeki önemine de dikkat çekiyor. 37 sayfalık raporda virüs salgınının yeni bir ‘normal’ oluşturacağı anlatılırken, evde izolasyonda geçen sürecin etkilerinin salgın bittikten sonraki günlerde hatta aylarda sürebileceği vurgulanıyor. “Pek çok araştırma yeni bir alışkanlık edinmenin 21 ila 66 gün arasında zaman alacağını gösteriyor” diyen rapor, Birleşik Krallık hükümetinin, vatandaşlarından sosyal mesafe, düzenli el yıkama gibi kuralları 3 hafta boyunca -alışkanlık oluşturmaya yetecek minimum süre- uygulamalarını istediğini hatırlatıyor.

İnsanların sadece hayatta kalmakla değil; yeni, yaratıcı yollar bularak gelişmek istediğinin altını çizen raporun korona virüs sırasında gerçekleşebilecek trend öngörülerine göz atalım:

  • Sanal bir spa/bakım merkezi insanların stres, kaygı ya da diğer psikolojik sıkıntılarına çözüm olarak alternatif tedaviler sunabilir. Bunlar arasında Otonom Duyusal Meridyen Tepki tedavisi (ASMR), uzaktan Reiki ya da sanal bir ‘guru’ yer alabilir.
  • Bir ‘dezenfektan sömelyesi’, kişilerin en iyi ve en kötü ürünleri ayırmasında, doğru seçim yapmalarında onlara destek olabilir.
  • Evden çalışırken bir yandan da çocuklarla vakit geçirmenin gerekliliği, evde yaratıcı “Kendin Yap” faaliyetlerinde artışa yol açabilir. Çiçek ve bitkilerin de yükselişine hazır olun. Saksılarda yetiştirilen çiçekler, bitkiler Instagram sayfaları süslerken, dronelar ile doğa fotoğrafçılığı da bu anlamda yeni bir hobi olarak öne çıkabilir. Toprakla uğraşmanın meditatif etkisi birçok insana ruhsal anlamda da iyi gelebilir.
  • Yeme-içme seçeneklerine erişim kısıtlanınca insanlar beslenmeyi daha ilgi çekici hale getirmeye çalışacak, bu da insanları ‘evde restoran deneyimi’ yaratmaya itebilir. Psikolojik tadım menüsü yaratma, örneğin dolapta kalan son çikolata parçasını zihninizde farklı, lezzetli bir çikolata olarak hayal ederek yemek, yani bir çeşit ‘zihinsel tadım’ öne çıkabilir.
  • Evdeki malzemelerle hazırlayabileceğiniz bir yemek tarifi, randevu saati ve giyim kuralları gibi bilgilerin yazdığı kartlar, evde bir randevu ortamı yaratmanıza yardımcı olabilir.
İlginizi çekebilir:  Metropolitan Sanat Müzesi'ni Artırılmış Gerçeklik ile Gezin

Gelelim Koronavirüs sonrası dünyaya… Rapor eldiven ve maske kullanımı ve iki metrelik sosyal mesafe gibi kurallarla geçen süreç sonunda insanların dokunmaya tekrar alışmakla ilgili sorun yaşayabileceklerini söylüyor.

  • Duyusal uyarım sağlayacak deneyimler vadeden müzeler, merkezler öne çıkabilir. Dokunma duyusuna özel ortamlar hazırlanıp buralara turlar düzenlenerek insanlar, örneğin tüylerle kaplı duvarları okşayıp, ellerini sıvı dolu havuzlara sokarak; gözleri bağlı şekilde labirentten çıkmaya çalışarak tekrar hissetmeye alıştırılabilir.
  • Mikrop ve virüslere karşı farkındalığı artan toplumda çeşitli hijyen takıntılarının da ortaya çıkacağı tahmin ediliyor. Sosyalleşmelerinde de hijyen önceliğini koruyacak insanların dezenfektanları da ‘parti parçaları’ haline getireceği öngörülüyor. Kırmızı halı, kadehler ya da şamdanlar yerine bu kez temiz hava/koku püskürten arıtma cihazlarından çıkan beyaz dumanlar konukları karşılayabilir. Ya da tanımadığınız biriyle temasa geçtiğinizde sterilize olabilmeniz için, tıpkı alışveriş merkezlerindeki tuvaletlerde olduğu gibi, UV ışınlarıyla ellerinizi temizleyen araçları hemen köşede bulabilirsiniz.
  • Uzun süre kapalı alanlarda kalan insanların kutlama tercihlerini de açık hava seçeneklerinden yana kullanması olası. Yaratıcı sokak partileri, açık hava kutlamaları öne çıkabilir. Bir diğer öngörü de salgının başlangıç noktası olan Çin’in Wuhan kentine, insanların dirençliliğini sembolize eden bir anıt yapılması.
Previous Story

Türkiye Yayıncılar Birliği’nden Dayanışma Çağrısı

Next Story

Binlerce Taş Plak Dijital Kütüphanede Erişime Açıldı

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.