Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından pek çok ülkeden arama kurtarma ekipleri afet bölgesine destek için geldi. Ekiplerin arama kurtarma çalışmalarına beraberlerinde getirdikleri eğitimli arama köpekleri de eşlik etti. Tayvan, Japonya, Meksika, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Almanya, Yunanistan, Libya, Polonya, İsviçre, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri’nin de aralarında bulunduğu 47 ülkeden deprem bölgelerine gelen onlarca eğitimli köpek, hassas burunlarıyla enkaz altında kalan yüzlere yaşayan insana umut oldular.
Arama kurtarma köpeklerinin afet bölgesinden medyaya yansıyan kahramanlık öykülerini derledik.
Can Dostları Görev Başında
Independent Tükçe’den Çağla Üren, Türkiye’ye yardım için gelen uluslararası kurtarma köpeklerini kaleme aldığı makalede köpeklerle ilgili ayrıntılı bilgilere yer veriyor. Üren’in makalesinden notlar…
Yaklaşık iki ay önce kendi ülkelerinde yaşanan toprak kayması sonucu 31 kampçının hayatını kaybettiği afette görevli Denti ve Frankie, kurtarma çalışmasına verdikleri katkı nedeniyle Malezya’da ‘Kahraman Malezya’ madalyası almıştı. Kahraman köpekler, Malezya’daki afetin ardından ilk yurt dışı görevleri için Türkiye’ye geldiler. Gaziantep’te görev yapan Labrador retriever cinsi Denti ve İngiliz springer spaniel cinsi Frankie, günlerce enkaz altında kalan 5 kişilik bir aileyi kurtardılar.
Singapurlu arama kurtarma ekibiyle birlikte görev yapan 4 kurtarma köpeği de Kahramanmaraş’taki çalışmalara katıldı. Rizzo ve Frenchy adlı labrador cinsi iki kardeş köpek; henüz 2 yaşındalar ve arama kurtarma çalışmaları boyunca termal örtülerle ısındılar.
Hatay’daki çalışmalara katılan Taylandlı 7 yaşındaki Sierra ve 6 yaşındaki Sahara adlı golden retriever cinsi iki dişi köpek ABD büyükelçisi Tanee Sangrat’ın Twitter’dan paylaştığı bilgiye göre 10 kişinin enkazdan sağ çıkarılmasını sağladı.
Hindistan Ulusal Afet Müdahale Gücü (NDRF), Gaziantep’te iki kurtarma köpeğinin yardımıyla 6 yaşındaki Beren’i depremden üç gün sonra enkazdan sağ çıkarmayı başardı. Hintli gazeteci Gaurav J. Sawant müjdeli haberi Twitter’dan şu ifadelerle duyurdu: “Julie çok katlı bir binanın enkazında canlı insan kokusu aldı ve 6 yaşındaki bir kız çocuğu sağ çıkarıldı.”
Meksikalı 16 Köpek Afet Bölgesinde
Sık sık depremlerin yaşandığı Meksika’da arama kurtarma köpekleri son derece önemli. Öyle ki 2017 yılında Mexico City’de yüzlerce kişinin ölümüne neden olan depremde, arama kurtarma ekibinde yer alan köpekler büyük rol oynamıştı. Maraş merkezli gerçekleşen şiddetli depremlerin ardından Meksikalı yetkililer en az 16 köpeğin refakatçileriyle birlikte Türkiye’ye gönderildiğini duyurdu. Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard köpekleri Türkiye’ye ‘onlar kalbimiz’ diyerek uğurladı ve sosyal medya hesabından şu notu paylaştı: “Kurtarma ekibimizin kalbi şu anda Türkiye’ye uçuyor.”
Meksika’dan Türkiye’ye gelen köpek ekibinde Belçika Malinois, Avustralya çoban köpekleri ve Labradorlar gibi çeşitli cinslerden köpekler vardı.
Kahraman Köpek Proteo
Meksika’dan gelen köpek Proteo’nun Adıyaman’da görev başında yaşamını yitirmesi büyük üzüntüye neden oldu. Kötü haberi Meksika Savunma Bakanlığı, “Kahramanca çalışman için teşekkür ederiz. Görevini başardın Şampiyon Proteo” notuyla Twitter hesabından duyurdu. Türkiye’de de kahraman köpek Proteo için hazırlanan görsel ve görsele eşlik eden “Thank you Proteo” (Teşekkürler Proteo) yazısı Twitter ve Instagram’da hızla yayıldı.
Meksika’dan Türkiye’ye depremzedeleri kurtarmak için gelen Proteo’nun görev başında yaşamını yitirmesi pek çok medya organında da ‘enkaz altında kalarak hayatını kaybetti’ şeklinde geniş yer buldu. Ancak, Proteo’nun eğitmeni Carlos Villeda enkaz altında değil görevi sırasında rahatsızlanarak öldüğünü açıkladı. Eğitmen, Proteo’nün ölümünde yaşlı olması, Türkiye’nin soğuk iklimi ve uzun süren uçak yolculuğunun ardından yorgun düşmesi gibi birçok etken olduğunu belirtti.
Adıyaman’daki çalışmalara katılan Meksika arama kurtarma ekibi Proteo’ya saygılarını sunmak için küçük bir tören de düzenledi. Türkiye’de ise Kocaeli’nde sokak hayvanları için yaptırılan rehabilitasyon merkezine Proteo adı verildi. Sarıyer Belediyesi de 2011 yılında Van depreminde arama kurtarma çalışması yaparken yaşamını yitiren Japon yardım gönüllüsü Dr. Atsushi Miyazaki’nin adını taşıyan parka kahraman köpek Proteo’nun heykelinin dikileceğini duyurdu.
Güney Koreli Tobaek Enkazda Yaralandı
Güney Kore Afet Yardım Ekibi (KDRT) ile birlikte Tobaek, Tina, Tori ve Haetae isimli dört kurtarma köpeği de Antakya’ya gönderildi. Labrador retriever cinsi Tobaek ve Belçika Malinois cinsi Tori ile Haetae, Ulusal Yangın Teşkilatına bağlı Ulusal 119 Kurtarma Karargâhında görev yapan 12 eğitimli ve deneyimli kurtarma köpeğinden dördüydü… The Korea Times’da Türkiye’ye arama kurtarma ekipleriyle birlikte gönderilen eğitimli köpeklerle ilgili geniş bir haber yayımlandı. Haberde, kurtarma köpeklerinin insan kokusunun izini sürmek ve canlı ya da ölüleri bulmak için eğitildikleri belirtilirken, “Köpeklerin koku ve işitsel yetenekleri cinslerine bağlıdır, ancak eğitimli kurtarma köpeklerinin insanlardan 10 bin kat daha iyi koku alma ve 50 kat daha iyi işitme özellikleri olduğu biliniyor,” denildi. Kurtarma merkezinin kurtarma köpeği eğitiminden sorumlu ekip Türkiye’deki dört köpeğin daha önce Kore’deki afet bölgelerinde de görevlendirilmiş olduğunu aktardı. The Korea Times’ta yer alan haber şöyle devam etti: “Onlar afet bölgelerinin isimsiz kahramanlarıdır. Çöken binalar arasında bir insan kokusu algıladıklarında havlamak veya tırmalamak üzere eğitilen kurtarma köpekleri, enkaz ve enkazın kaldırılamadığı beton ve metalin altında kalan insanların kendilerini fark ettiremediği ağır hasarlı afet bölgelerinde arama ve kurtarmayı daha verimli hale getirir.”
Ancak, depremin vurduğu Türkiye’de Koreli kurtarma köpeği 6 yaşındaki Tobaek’in sağ ön pençesi yaralanması Kore’de yeni bir hayvan hakları tartışmasının fitilini de ateşledi. Köpeğin arama kurtarma görevi sırasında yaralanan sağ ön patisinin bandajlanarak arama sahasındaki çalışmalarına devam ettiğini gösteren fotoğraf ülkedeki sosyal medya kullanıcılarını ikiye böldü. Çıkan tartışmada bir kesim kurtarma köpeklerinin tehlikeli alanlarda insan hayatını kurtarmaya olan bağlılığını savunurken, bazı çevreler ise kurtarma köpeklerine koruyucu donanım sağlanmadan enkazda çalıştırılmasını eleştirdi. Habere göre sosyal medya kullanıcıları “Meksika’da, kurtarma köpekleri bir görev sırasında gözlük ve koruyucu ayakkabılarla donatılır. Koreli kurtarma köpekleri neden afet bölgelerinde çıplak ayakla çalışmak zorunda?” sözleriyle tepkiler verdi ve Tobaek ile Eylül 2017’de Mexico City depreminin simgesi Meksikalı Frida’nın yan yana resimlerini paylaştı.
Köpeklerin eğitimlerinden sorumlu ekip yetkilisinin eleştirilerle ilgili The Korea Times’a verdiği demeçte şu bilgiler dikkat çekti: “Görev başındayken kurtarma köpeklerinin gözlerini, vücudunu ve ayaklarını tehlikeli afet alanlarından korumak için gözlüklerimiz, yeleklerimiz ve ayakkabılarımız var. Tüm koruyucu giysiler hazır. Ancak, afet bölgesinin türüne bağlı olarak onları koruyucu donanımla donatmayı veya donatmamayı seçiyoruz. Bazen, kurtarma köpeklerine koruyucu donanım takmak daha tehlikeli olabilir, çünkü enkaza sıkışabilirler veya hareket ederken kendilerini rahatsız hissedebilirler.”
ABD’li Peter Pan Adıyaman’daki Çalışmalara Destek Verdi
ABD Bağımsız Haber Radyosu (NPR), “Sniffer köpekleri Türkiye’de azalan kurtarma çalışmalarına umut veriyor” başlıklı haberinde Adıyaman’da arama kurtarma ekibinde görevli Marc Campet ile Peter Pan adlı arama köpeğinin enkazda yaptıkları çalışmayı anlattı. Tanıklıktan yola çıkarak işlenen haberde, “Campet’in dört kişilik ekibi ve bir köpek enkazda sağ olup olmadığını kontrol eder. Peter Pan adlı köpek yığının üzerinden geçerek yüzeyi koklar,” cümlelerine yer verildi.
ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın Adıyaman’a yolladığı kurtarma ekibinden K-9 köpekleri uzmanı Paul Serzan’in de görüşlerine de haberde yer verildi. Serzan, bu köpeklerin ölülerle canlıları ayırt edebildiğini söyledi: “Ayrıca temiz havaya çıkmış birinin kokusu ile eve kapatılmış birinin kokusu arasındaki farkı da anlayabilirler. Duştan yeni çıkmış veya günlerdir duş almamış olmanız fark etmez, herkes koku yayıyor.”
Haber, “Binlerce insan hâlâ kayıpken, bu arama köpekleri çok önemli bir soruyu yanıtlayabilir: Uçsuz bucaksız moloz alanlarının neresinde insanlar hâlâ yaşıyor olabilir?” cümlelerinin adından şöyle devam etti: “Öğleden sonra ilerlerken, USAID ekibi hâlâ hiçbir şey bulamıyor. Moloz yığınının arka tarafını kontrol ettikten sonra Campet, Peter Pan’ın bölgeyi tekrar kontrol ister. Peter Pan bu sefer enkazdaki bir açıklığın önünde durur ve enerjik bir şekilde havlamaya başlar. Sonra köpek birinciye yakın ikinci bir noktada havlar. Campet, bunun birisinin o noktada yaşadığına veya yakın zamanda yaşadığına dair güçlü bir gösterge olduğunu söylüyor. Campet, “Bizi iki taraftan da uyardığı şeyi kendisi doğruladı” diyor: «Bunun güçlü bir işaret olduğunu söyleyebilirim. Buna dayanarak ana kampımızdan bir kurtarma ekibinin geri kalanını göndermesini istedim. Birazdan burada olurlar. Peter Pan bir şey bulduğunu haykırdıktan kısa bir süre sonra, enkaz sahasının karşı tarafında kazı yapan bir Türk madenci ekibi, sahalarında mahsur kalan bir kadın ve bir çocukla temas kurduklarını duyurdu.”
Bozo, Angel ve Patron Enkazdan 50 Kişiyi Kurtardı
İHH İnsani Yardım Vakfı Köpekli Arama Kurtarma Birimi’nden arama kurtarma çalışmalarına katılan Bozo, Angel ve Patron isimli üç köpek, enkazdan 50 kişinin sağ kurtarılmasını sağladı. Köpeklerin eğitmeni Mustafa Yorgancı, DHA’ya köpeklerle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Depremin ardından 10 gün boyunca Hatay, Gaziantep ve Malatya’da aktif olarak görev aldık. Habil Tanış Malatya’da, İbrahim Güler Gaziantep’te, ben ise Hatay’da köpeklerimizle birlikte çalıştık. Köpeklerimiz, çalışmalara önemli katkılar sağladı. Köpeklerimizin yer tespiti yaptığı birçok noktada diğer arama-kurtarma ekiplerinden de sevindirici haberler aldık. 28 günlük Yiğit bebek ve annesi Hacer Hanım’ı sağ olarak enkazdan çıkarıp sağlık görevlilerine teslim ettiğimizde hem çok duygulandık hem de çok sevindik.”
Köpük ve Şilan
AFAD ekipleriyle Van’dan gelerek Malatya’da görevlendirilen Köpük iki gün boyunca görev yaptığı enkazdan 6 kişinin sağ çıkarılmasını sağladı. Eğitmenleri Dersim Bulut ve Niyazi Özbek eşliğinde enkazları gezerek canlılık belirtisi arayan Köpük, çalışmalar esnasında patilerine batan cam kırıkları nedeniyle yaralandı. Bölgedeki veteriner ekipleri tarafından tedavi alınan Köpük’ün dört patisine dikiş atıldı. Sağlık durumu iyi olan Köpük daha sonra çalışmalarına koruyucu ayakkabılarla devam etti. Sarıyer Belediyesi’nin arama kurtarma ekiplerinde yer alan Şilan’ın eğitmeni 9 Şubat günü akşam saatlerinde sosyal medya hesabından Şilan’la birlikte paylaştığı fotoğrafına “Ekip üç kişinin yerini tespit edip kurtardı” notunu düştü. Sarıyer Belediyesi daha sonra Şilan’ın yorgunluktan uyuyakaldığı fotoğraflarını sosyal medyada hesaplarından takipçileriyle paylaştı: “Tanıştıralım, dostumuzun adı Şilan. Arama kurtarma köpeğimiz. Afet bölgelerinde ekibimizle birlikte görev alır. Mücadelesi sayesinde enkaz altındaki canların kurtarılmasına vesile olur. İyi ki varsın Şilan.”
Türkiye’ye 21 kişilik kurtarma ekibi yollayan Yunanistan iki kurtarma köpeğini de yardıma gönderdi. Almanya 42 uzman ve 7 köpek, İsviçre 14 köpekle birlikte 22 uzman; Polonya 76 itfaiyeci ve 8 eğitimli köpek, Hırvatistan ise 40 personel ve 10 kurtarma köpeğini afet bölgelerine gönderdi. Çek Cumhuriyeti ve Birleşik Krallık’tan da uzman ekiplere arama kurtarma ekipleri eşlik etti.
“Canlıya Ulaştığında Havlamaya Başlıyor”
Veteriner Hekim Köpek Eğitim Uzmanı Tarkan Özvardar, Anadolu Ajansı’na verdiği bir mülakatta kurtarma çalışmalarında yer alan köpeklerle ilgili şu bilgileri paylaşıyor:
“…Canlı insanda kalp atımlarıyla birlikte kan dolaşımı şekilleniyor. Özellikle de enkaz altında kalmış bir insanda bu koku çok yoğun olur. Çünkü korku ve endişeye bağlı olarak yükselen adrenalin vücuttaki kan basıncını daha da yükseltir ve koku çok yoğun bir şekilde ortaya çıkar.
Günümüz teknolojisinde hiçbir alet, bir köpeğin burnu kadar hassas ve kuvvetli değil. Arama köpeklerinin burnunu iyi kullanması, insanla ilişkisinin, itaat ve oyun algısının iyi olması gerekiyor. Arama köpeği, ‘Canlıyı bulursan oyuncağına kavuşursun’ koşullandırılmasıyla bağdaştırılıyor. O yüzden havlama öğretiliyor, canlıya, kokuya ulaştığında havlamaya başlıyor ve orayı işaret ediyor. Aslında istediği, oyuncağı. Özellikle gerçek senaryolara hazırlanan köpekler katı bir itaat programından geçirilirler.
Bu programla köpeğin kontrol altına alınması, sahip ve yönetici ile ilişkilendirilmesi oluşturulur. Daha sonra yönlendirme ve çeviklik öğretilir. Bu da enkazdaki veya diğer çeşitli engelleri aşması için yapılır. Mesela enkazdaki bir bacaya insan sığamıyor ama arama köpekleri kokuyu takip ederek sürüklenme yapabiliyor. Arama köpekleri başka bir canlının kokusuna reaksiyon vermez. Mesela bir kedinin veya köpeğin kokusuna tepki göstermez. Canlı insana organize edilir. Bu arada enkazda hayatını kaybetmiş insana da reaksiyon vermemesi gerekiyor. O işi yapanlar kadavra köpekleridir.”