Defne Cemal’in Nemli Mavi isimli kişisel sergisi OG Gallery’de. Cemal, resmin temellerini oluşturan ışık, renk, biçim ve yüzey gibi öğeleri ele alan bir sanatçı. Resimlerine bir eğri veya bölme gibi temel bir yapı ile başlayan Cemal, yarı saydam pigment katmanlarını zamanla, üst üste harmanlayarak tuval ve boyanın dengeleyici diyaloğuna bırakıyor.
Genellikle tek bir ton kullanımıyla resim yüzeyindeki görsel titreşimi yoğunlaştırır ve altında sürekli bir hareketin devam etmesini sağlar. Sanatçının atölye penceresinden içeri sızan nesneler ve gölgeler kompozisyonel önerilerde bulunurken, kullandığı rengin derinlik ve gerçeklik kazanmasına yol açar.
Tuvallere eşlik eden ortadan bükülmüş alüminyum paneller, resim yüzeyine hafif heykelsi bir boyut kazandırırken, tuvallere kıyasla ışık ile doğrudan ilişki içindedir. Tuvaller, boyanın emilimi ve ağırlık dağılımıyla ışığı içeriden dışarıya yönlendirirken, katlamalar yapısal özellikleri dolayısıyla ışığı böler, ve yarattığı yansıma ve gölge kontrastıyla yüzeye farklı bir bakış açısı kazandırır. Burada Defne’nin fırça darbeleri anlıktır; tuvallerde büyük alanlar ve katmanlar tarafından genellikle gizlenen eline dair daha derin bir içgörü sağlar.
İnsan gözü, resmin ilizyonuna ve pigmentin maddi doğasına uyum sağladıkça, imgeler farklı bağlamlar altında çeşitlenir ve koşullar değiştikçe algıdaki çeşitliliği keşfettiğimiz bir alan yaratır. Rengin ısısı fiziksel faktörlerden etkilenirken, renk yoğunluğu yoruma göre değişir ve bunların etkileşimi farklı duyusal tepkiler yaratır. Bir bütün olarak bakıldığında, eserler ince, doğasında bulunan bir enerji yayar; insan gözünün rengi nasıl algıladığını ve yaratabileceği ruhsal alanı keşfederler: dil öncesi bir his ve doku halidir.