Çukurova bölgesinin disiplinler arası çağdaş sanat galerisi KUN Art Space, ödüllü fotoğraf sanatçısı Tahsin Engin Gökten’in Türkiye’nin birçok şehrinde ve dünyanın farklı ülkelerinde çektiği fotoğrafların yer aldığı “Nekrosen’den Önce Son Çıkış” başlıklı sergisine ev sahipliği yapıyor. 39 farklı ülkeye seyahat eden Gökten’in seyahatleri sırasında çektiği karelerin aralarında bulunduğu fotoğraflar, dünyanın en büyük sorunlarından birisi olan çevresel sıkıntıları gündemine taşıyor. 16 Mart’a kadar görülebilecek sergide sanatçı bireyleri, kurumları, yerel ve merkezi yönetimleri çevresel tehditlere karşı harekete geçmeye çağırıyor.
Küresel Bir Uyanış
Gökten’in “Nekrosen’den Önce Son Çıkış’’, birçok çevresel sıkıntının önemli yönlerine ışık tutuyor. Üç ayrı bölümden oluşan sergi, David Wallace-Wells’in “The Uninhabitable Earth: Life After Warming” adlı kitabında olduğu gibi, karşı karşıya olduğumuz tehditlere karşı küresel bir uyanışı ateşleyerek, aciliyet duygusu yaratmayı ve kolektif bir sorumluluğu harekete geçirmeyi hedefliyor.
Çevresel Tehditlere Karşı
Üç bölüme ayrılan serginin ilk bölümünde sanatçı, birçoğumuzun farkında olmadığı ya da görmezden geldiği çevresel sorunlara odaklanıyor. Ormanların yok edilmesi, endüstriyel süreçler, madencilik, çöplerin ayrıştırılmaması ve yanlış geri dönüşüm süreçleri, ısınma ve ulaşım tercihlerimiz ve fazla tüketim çılgınlığı bu bölümde öne çıkıyor. İklim krizi ve sonuçlarının ele alındığı işler ise ikinci bölümde izleyiciye sunuluyor. Burada kontrol edilemeyen orman yangınları, kuruyan göller, aşırı soğuk ve sıcaklar fotoğraf yoluyla aktarılıyor. Serginin üçüncü bölümde ise yapay zeka aracılığıyla yaratılan yakın gelecek senaryoları kusursuz manzaralar ile sert iklim ve hava olayları sonrası nasıl bir yıkım yaşayabileceğini görülebiliyor.
Kolektif Bir Sorumluluk
Sanatçı, bir harekete geçme çağrısı olan serginin tanıtım metninde ise şu ifadelere yer veriyor:
“Pandemi, deprem, tsunami, sel, orman yangınları gibi son yıllarda sıkça yaşadığımız felaketler dünyanın sanki yeni bir çağın provasını yaptığını haber veriyor. Tıpkı Justin McBrien tarafından 2016 yılında yaratılan Nekrosen kavramı gibi… Yok oluş çağı! Birçok bilim insanı, sosyolog, aktivist ve düşünür tarafından çokça tartışılan ve farklı yorumlanan Nekrosen kavramı kitlesel ölümlerin ve yok oluşların yaşandığı çağ olarak adlandırılabilir.
“Justin McBrien ve Jason W. Moore’a göre Nekrosen, Kapitalosen’in bir uzantısı olsa da, Dünya Ekonomik Forumu, Beyaz Saray gibi kuruluşlar ve çoğunluğa göre Nekrosen, Antroposen denilen çağın oldukça olası bir sonucudur ve biz çevremize bu kadar zarar vermeye devam ettikçe bu senaryo hızla yaklaşmaktadır.
“Nekrosen ile ilgili tartışmalar ne olursa olsun, bu felaketlerin birçoğunun arkasında global iklim krizi ve hepsinin temelinde de insan olduğu aşikar…
“Bu serginin amacı, David Wallace-Wells’in ‘The Uninhabitable Earth: Life After Warming’ kitabında da olduğu gibi, karşı karşıya olduğumuz tehditlere karşı küresel bir uyanışı ateşleyerek aciliyet duygusu yaratmak ve kolektif bir sorumluluğu harekete geçirmektir.”
“Nekrosen’den Önce Son Çıkış”, 16 Mart’a kadar Pazar günleri hariç her gün 11.00- 18.00 arası Adana KUN Art Space’de izlenebilir.
