Kültürel Miras, Miras Gönüllülerine Emanet

//

İstanbul’da kültürel mirasın korunmasından sorumlu kurumlar arasında köprü görevini yürüten İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanlığı, Dünya Mirası alanlarında gerçekleştirilen çalışmaların UNESCO Dünya Sözleşmesi’ne uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetliyor.

Kültürel mirası koruyan en önemli aktörlerden olan İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanlığı, aynı zamanda İstanbul III No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu üyesi olan M. Mustafa Tural’a emanet. İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanı Tural, Alan Yönetimi kavramını, Alan Başkanlığı’nın yürüttüğü çalışmaları, ilköğretim okullarında gerçekleştirdikleri Miras Gönüllüleri projesini, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile yaptıkları iş birliğini ve toplumun kültürel miras konusunda nasıl bilinçlenebileceğini ArtDog İstanbul’a anlattı.

  • Alan Yönetimi, kültürel mirasın korunmasıyla ilgili görevler yürütenlerin aşina olduğu bir kavram olsa da normal vatandaş bu konuda pek fazla bilgi sahibi değil. Alan yönetimi kavramını hiç bilmeyenler için anlatır mısınız?

Alan yönetimi, sit alanları ve ören yerleriyle bunların etkileşim alanlarının doğal bütünlük içerisinde korunması, yaşatılması, değerlendirilmesi, geliştirilmesi ve toplumun kültürel-eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla oluşturulmuş bir yönetim birimidir. Ya da daha basit bir tabirle; Alan Yönetimi; insanlığın ortak mirası olan değerlerin, kültürel mirasın gelecek kuşaklara sağlıklı bir şekilde aktarılabilmesi ve sürekliliğinin sağlanabilmesi için alanla- alanda yaşayan, çalışan, öğrenim gören ve ziyaret edenler arasında koruma-kullanma dengesinin sağlanması ve yaşatılmasıdır.

Bunun yanında “yönetim alanı” tanımına da değinmek gerekir. Yönetim alanı ise sit alanları, ören yerleri, tescilli taşınmaz kültür varlıkları ve etkileşim- geçiş sahalarının doğal bütünlüğü içerisinde etkin bir şekilde korunması, yaşatılması, değerlendirilmesi, belli bir vizyon ve tema etrafında geliştirilmesi, toplumun kültürel ve eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla, plânlama ve koruma konusunda yetkili merkezî ve yerel idareler ile sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdümü sağlamak için oluşturulan ve sınırları ilgili idarelerin görüşleri alınarak Bakanlık tarafından belirlenen yerleri ifade eder.

Topkapı Sarayı, III Murat Has Odası. Instagram / @topkapi_sarayi
  • Alan Başkanlığı nasıl kuruldu?

Uluslararası mevzuatta; alan yönetimi, yönetim planı kavramlarının tanımlanması ile birlikte; 2004 yılında, 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun Ek- 2a maddesi ile “Alan Yönetimi” ve “Yönetim Planı” kavramları mevzuatımıza girmiştir.

İstanbul Alan Başkanlığı; Alan Yönetiminin ilgili yönetmeliği esas alınarak, 2006 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile kurulmuştur.

Süreç içinde; 7 Eylül 2016 tarihinde çıkarılan yasa ile Büyükşehir Belediyesi’nde olan Alan Başkanı atama ve Alan yönetimi ile ilgili diğer yetkiler Kültür ve Turizm Bakanlığı uhdesine alınmıştır. Bu tarihten itibaren; yeni yasa gereği; Alan Başkanı Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından atanmaktadır.

Gelinen süreçte; İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanlığı’nın her türlü eylem ve faaliyetleri kurulduğu günden itibaren olduğu gibi Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasında 2018 yılında imzalanan Ortak Hizmet Protokolü ile yapılmaktadır.

Süleymaniye Camii, Kaynak: istanbultarihi.ist
  • İstanbul Alan Başkanlığı kültürel mirasın korunmasında nasıl bir göreve sahip? Bu konuda görev yapan diğer resmi kurumlardan farkı nedir?

Kültürel Mirasın korunması için; Dünya Mirası Alanı olarak belirlenmiş alan ile bu sınırları içeren Yönetim Planı sınırları dahilinde UNESCO Dünya Mirası Sözleşmesi, Uygulama Rehberi, ilgili tüzükler ve Dünya Mirası Komitesi kararlarının gereği hususunda uluslararası mevzuatla ulusal mevzuat arasında ilgili ve sorumlu kurumların uyumunu ve eş güdümünü sağlamak Alan Başkanlığı’nın en temel görevidir. Bunun için; Alan Yönetim planının hazırlanması, onaylanması, uygulanması ve denetlenmesi sürecinde ilgili idareler arasındaki eşgüdüm, işbirliği ve organizasyonunu sağlar, yönetim planında yer alan hedeflerin gerçekleşmesi için çalışmaları ve süreci takip eder. Alanın kültürel kaynaklarının yönetimi için ilgili kurum ve kişilerle iş birliğini sağlar, tanıtım, farkındalık ve bilinçlendirme faaliyetlerini yürütür.

Bu konuda görev yapan diğer resmî kurumlardan farkını da şu şekilde izah edebilirim: İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanlığı kültürel miras, dünya mirası, alan yönetimi konularında haber ve iletişim kaynağı, arşiv ve taraf devletin kurumsal hafızasını taşıma misyonunu yüklenmiştir. Diğer kurumlardan farkı kurumlar üstüdür, ama aynı zamanda kurumlar arasında köprüdür.

  • İstanbul Alan Başkanlığı kültürel mirasın korunması üzerine ne tür projeler yürüttü ve halihazırda yürütüyor?

2011 onaylı Yönetim Planımızdan sonra; sınırlar, kurumlar ve eylemler ile ilgili revizyon gerekçelerinden ötürü planımız güncellenmiş ve 2018 yılında onaylanmıştır.

Güncellenen ve yürürlükte olan 2018 onaylı “Yönetim Planı”mıza göre Başkanlığımız;

  1. Yönetim ve Eşgüdüm
  2. Koruma-Planlama
  3. Koruma-Restorasyon
  4. Erişilebilirlik
  5. Eğitim, Bilinçlendirme ve Katılım
  6. Ziyaretçi Yönetimi
  7. Risk Yönetimi

olmak üzere 7 hedef, 17 strateji, 65 eylemin gerçekleştirilmesi konusunda sorumlu ve ilgili kurumların koordineli ve eş güdüm halinde çalışmasından sorumludur.

Dünya Mirası Komitesi kararlarının tavsiyelerine uyulmasının sağlanması konusunda yaptığımız çalışmalar, toplantılar, raporlamalar Alan Başkanlığı’nın yürüttüğü faaliyetlerin başında gelmektedir.

Alanda sorumlu veya ilgili kurumların yürüttüğü faaliyetlerin her biri, planlar ve projeler her yıl İlerleme Durumu Raporu ve/veya Koruma Durumu Raporları ile UNESCO Dünya Mirası Merkezi’ne ulaştırılmak üzere Başkanlığımız koordinasyonunda Kültür ve Turizm Bakanlığımıza iletilmektedir.

Alan Başkanlığı’nın, özellikle, büyük ölçekli projelerin yapım süreçlerinde uluslararası mevzuata uyum sağlanması konusundaki rolü çok önemlidir. Haliç Metro Geçiş Köprüsü proje ve yapım süreci kamuoyunca en iyi bilinen örnektir.

Miras Gönüllüleri Programı.

Tanıtım ve bilinçlendirme faaliyetleri altında kurumlara, okullara, üniversitelere, sivil toplum kuruluşlarına ya da yurt içi veya dışından gelen akademisyen, yerel yönetim çalışanları, öğrencilere sunumlar gerçekleştirilmekte, alan gezileri tertip edilmektedir.

Kültürel mirasın korunması konusunda; tanıtımın yolunun tanınırlık ve görünürlük olduğunun bilinci ile sosyal medyanın rolünün farkındayız ve etkin bir şekilde kullanmaya çalışıyoruz.

Dünya Mirası Komitesi kararı tavsiyelerine uyum konusunda; üniversitelerimizle iş birliği içinde ve Tarihi Yarımada Yönetim Alanı Danışma Kurulu üyelerimizle sorunları ve çözüm önerilerini uzmanlıkları dahilinde hızlı bir şekilde sonuçlandırma yolunda çalışmalarımıza devam ediyoruz.

“Bilinçlenme Çocukken, Aile Ortamında Başlamalı”

  • Kurumlar dışında toplumun her bir ferdinin de kültürel mirası koruma bilincine sahip olması gerektiği yadsınamaz bir gerçek. Biz bireysel olarak bu konuda neler yapabiliriz? Toplum bu konuda nasıl bilinçlenir?

Eğitim her konuda ve her koşulda evlerimizde ve küçük yaşta başlar. Çocuklara kültürel mirasın korunmasının anlatılması ve nesilden nesile bilgi aktarımının sağlanması konusunda bilinçlendirilmesi küçük yaşta aile ortamından başlamalıdır. Geçmişi olmayanın geleceğinin de olamayacağının vurgulanması, bunun hava gibi su gibi insanoğlunun en temel ihtiyaçlarından birinin olduğunun anlatılması ve bunun küçük yaştan itibaren çocuk, okul ve aile üçgeninde çeşitli program ve etkinliklerle gerçekleştirilmesi gereklidir. Bu etkinlikler periyodik düzende, bir program dahilinde müfredatta yer almalıdır. Önce evlerimizde, sonra okullarımızda yeri geldiğince bu konuya değinilmelidir. Aile ile veya okullarla yapılan müze – ören yeri gibi kültür gezileri, yayınlar, oyunlarla bu konu ilköğretim çağında pekiştirilmelidir. Bireysel olarak bu konuyu önemseyip, çocuklarımızı eğittiğimizde toplum kendiliğinden bilinçlenmiş olacaktır. Tabii bunun için öncelikle ebeveynlerin bilgilenmesi ve bilinçlenmesi gerekecektir.

  • İstanbul Alan Başkanlığı olarak İstanbul’da kültürel miras varlıkları üzerinde yapılan projelerin UNESCO Dünya Mirası Sözleşmesi, Uygulama Rehberi ve Misyon Raporları’na uygun olup olmadığını denetliyorsunuz. Bir yapının UNESCO dünya mirası listesine girmesi için hangi kriterler göz önüne alınıyor? Kurum olarak projeleri denetlerken neleri göz önünde bulunduruyorsunuz?

Bir yapının, bir alanın, bir varlığın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girebilmesi için Üstün Evrensel Değerini oluşturan kriterleri sağlaması şartı aranmaktadır. Eğer bir varlık aşağıdaki kriterlerden bir veya daha fazlasını karşılıyor ise, Dünya Mirası Komitesi bu varlığın istisnai evrensel değere sahip olduğunu kabul eder. Bu nedenle aday gösterilen varlıkların aşağıda adı geçen kriterlerin bir veya daha fazlasını karşılaması gerekmektedir;

İlginizi çekebilir:  "Saraydan Kız Kaçırma"

(i) insan yaratıcı dehasının bir şaheserini temsil eder;

(ii) mimari veya teknoloji, abidevi sanatlar, şehir planlama veya peyzaj tasarımı konusundaki gelişmeler üzerine bir zaman zarfı içinde dünyanın belli bir kültürel alanında insan değerleri arasındaki önemli alışverişi sergiler;

(iii) yaşayan veya ortadan yok olmuş bir kültürel geleneğe veya bir medeniyete yönelik eşsiz veya en azından istisnai bir tanıklık üstlenir;

(iv) insanlık tarihinde önemli bir aşamayı veya aşamaları gösteren bir yapı türü, mimari veya teknolojik grup veya peyzaj için istisnai bir örnek olur;

(v) özellikle geri döndürülemez değişikliklerin etkisi altında hassas hale gelen insanın çevre ile etkileşiminin veya kültürün (veya kültürlerin) bir temsilcisi olan geleneksel insan yerleşimi, arazi kullanımı veya deniz kullanımının istisnai bir örneği olur;

(vi) istisnai evrensel öneme sahip olaylar veya yaşayan gelenekler ile, fikirler ile veya inançlar ile, sanatsal ve edebi eserler ile doğrudan veya somut bir biçimde ilişkili olur;

(vii) üstün doğal bir fenomeni veya istisnai bir doğal güzelliğe veya estetik öneme sahip alanları ihtiva eder;

(viii) yaşamın kaydı, yer şekillerinin oluşumunda devam eden coğrafik süreçler veya önemli jeomorfik veya fizyografik özellikler dahil dünya tarihinin önemli aşamalarını temsil eden istisnai örnekler olurlar;

(ix) kara, tatlı su, kıyı ve deniz ekosistemlerinin ve bitki ve hayvan topluluklarının evrim ve gelişimindeki devam eden önemli ekolojik ve biyolojik süreçleri temsil eden istisnai örnekler olurlar;

(x) bilim veya muhafaza açısından istisnai evrensel değere sahip tehdit altındaki türleri ihtiva edenler dahil biyolojik çeşitliliğin yerinde korunması için en önemli ve dikkat çeken doğal habitatları kapsar.

Ayasofya, İstanbul

“İstanbul’un Tarihi Alanları”, Üstün Evrensel Değer taşıyan varlıkların Dünya Miras Listesi’ne alınması aşamasında kullanılan on kriterden; (i), (ii), (iii) ve (iv) no’lu “kültürel kriterler”e uygun olması nedeniyle Dünya Miras Listesi’nde yerini almıştır.

Projeleri denetlemekten ziyade Dünya Mirası Sözleşme şartlarına, Uygulama Rehberi’ne uygun hareket edip etmediğimiz konusunda süreci takip ediyor ve bilgilendirmeler yapıyoruz. Tüm kurumlara eşit mesafede koordinasyon görevini yürütmekle sorumluyuz.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile Protokol

  • Yakın zamanda Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile bir iş birliği gerçekleştirdiniz. Bu iş birliğinin detaylarını öğrenmek isteriz.

Protokolümüz , UNESCO’nun 16 Kasım 1972 tarihli “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasını Koruma Sözleşmesi”nde ortaya konulan kriterlerin ülkemizce de benimsenmesi, kültürel ve doğal değerlerimizin korunarak gelecek kuşaklara aktarılmasının sağlanması, kültürel ve doğal varlıklarımızın uluslararası düzeyde tanıtılması yönünde eğitim, araştırma ve kültür alanlarında karşılıklı deneyim paylaşımı ile Tarihi Yarımada Yönetim Planı kapsamında akademik, bilimsel ve kültürel iş birliği amacıyla oluşturulmuştur.

Bu protokol ile iki taraflı ya da çok taraflı araştırma ve geliştirme proje ve programlarına katılımı arttırmak, bilimsel ve sanatsal çalışmalar ile araştırma projelerinin gelişimini desteklemek, ortak eğitim ve eğitim programları geliştirmek, araştırma ve teknik personel eğitim programları için iş birliği yapmak, her iki kurumun faaliyetleriyle ilgili konularda birbirlerine tavsiyelerde bulunmak, faaliyetlerle ilgili paydaş olmak, kitapların, yayımların ve diğer öğretim ve araştırma gereçlerinin mübadelesini yapmak mümkün olacaktır.

Üniversitelerle yapmayı düşündüğümüz iş birliğini Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde protokol ile somut bir hale getirdik. Çalışmalarımıza henüz yeni başladık. Sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip ederek, gelişmeleri öğrenebilirsiniz.

Miras Gönüllüleri Programı.

Çocuklara Kültürel Mirası Anlatıyorlar

  • Mayıs ayında başlayan Miras Gönüllüleri projenizle ilköğretim öğrencilerini kültürel miras konusunda eğitiyorsunuz. Bu projenin detaylarını öğrenebilir miyiz?

Eğitim, Bilinçlendirme ve Katılım hedefi başlığı altında Alan Başkanlığımızla, Fatih İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereği ilköğretim öğrencilerine UNESCO, Dünya Mirası, İstanbul’un Tarihi Alanları, tanıtım ve koruma konularında eğitim, bilinçlendirme ve farkındalık oluşturmak amacıyla 11 Mayıs-08 Haziran 2022 tarihleri arasında “Miras Gönüllüleri Programı” gerçekleştirmekteyiz.

Tiyatro ve kukla sanatçısı Volkan Yürük ile bir senaryo kapsamında çocuklara “UNESCO, Dünya Mirası, İstanbul’un Tarihi Alanları ve Koruma konuları 45 dakikalık bir gösteri ile anlatılmakta, eğlenerek öğrenmeleri sağlanmaktadır. Fatih ilçesindeki 31 ilköğretim okulu ve 1 BİLSEM Merkezi ile programlanan tiyatro gösterilerinin henüz altıncısını gerçekleştirdik. İlk 16 okul; mayıs, haziran programında, diğer 16 okul ise eylül, ekim programında planlanmıştır. Programın sonunda verdiğimiz; “Tarihi Yarımada (Fatih) İçerisinde Yaşadığın Mahallede veya Okulunun Çevresinde Bulunan Herhangi Bir Kültür Mirasımızla (Camii, Çeşme, Medrese, Ahşap Ev, Sur, vb.) Birlikte Fotoğrafını Çekerek Okulunun Adıyla Etiketle ve Bizimle Paylaş, Çekilişe Katıl, Sürpriz Hediyeyi Yakala” sloganı ile çocukların, aileleri ve/veya öğretmenleri ile alanda gezmelerini ve alanı fark etmelerini amaçladık.

Kültürel mirasın ne olduğunu, hangi eserin önünde fotoğraf çektirdiğini, eserin adının ne olduğunu, nerede yaşadıklarını, kimlerin bu mekândan, yerden geçtiğini, bu alanın neden önemli olduğunu fark etmelerini ve bilincine varmalarını sağlamak istedik. Bunu oyunlaştırıp, ödülle sonuçlandırmayı planladık. Gittiğimiz okullardan çocuklardan, öğretmenlerinden ve ailelerden çok güzel tepkiler ve geri dönüşler aldık, öğretmenlerimizin ve okul yöneticilerimizin ve hatta alanda yaşayan yerli halkın da dikkatini ve ilgisini çeken bir program oldu. Okul yöneticilerimizden bugüne kadar aldığımız tek eleştiri bu programların neden daha önce yapılmadığı oldu.

Son olarak bize kendimizi ve faaliyetlerimizi tanıtma imkânı verdiğiniz için teşekkür ederiz.

M. Mustafa Tural

İstanbul Tarihi Alanları Alan Başkanlığı sosyal medya hesapları:

Twitter: @alanbaskanligi

Instagram: @istanbulalanbaskanliği

Previous Story

MUBI Haziran Programı

Next Story

Bozcaada Caz Festivali Programı Belli Oldu

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.