Kendi etrafında süratle dönen, her yeni turda hem kendini hem de evreni bir kez daha keşfeden, ritüelini gerçekleştirirken bir yandan da eşsiz ve özgün izler bırakan yaratıcı iki gezegen… Bu iki gezegen yörüngelerinden taşarak ortak, bambaşka bir rotada süzülmeye başlıyor. Bahsi geçen
Türkiye’deki ilk kadın filmleri festivali olan ve bu yıl 24’üncüsü düzenlenen Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’nin direktörü Azize Tan, “Araftan Çıkmak” temasıyla izleyicilerle buluşan festivali ArtDog Istanbul’a anlattı. Festivaller ile sinemaların geleceğini, pandemide festival düzenlemenin ve sinemalardan uzak kalmanın zorluklarını konuştuğumuz Tan,
Film endüstrisinde İki farklı kimlik taşıyorsunuz: Zion Lacroix ve Doğa Vurgun. Hikayeniz nasıl başlıyor? Sanırım Doğa her zaman perde arkasında oldu, hala da oradan Zion’a sufle vermeye devam ediyor. Zion aslında ben 7. sınıftayken ortaya çıktı, tabii o zamanlar ismi Ulmus idi.
Pera Müzesi‘nin izleyiciyle buluşturduğu, ‘kitsch’ kavramına dair sorular sorarken ‘beğeni’yi masaya yatıran “Zevk Meselesi” sergisi, 8 Ağustos tarihine kadar devam edecek. Serginin küratörü Ulya Soley, aralarında Gülsün Karamustafa, Volkan Aslan ve Farah Al Qasimi’nin de yer aldığı sanatçıların işlerini bir araya getiren “Zevk
Bu sıralar her yeni ay hepimiz için yeni bir umut vadeder oldu. Zihnimizde “Her şey bitecek, hepsi geçecek, çok az kaldı” telkinleri tekrarlanıp duruyor. Bahar aylarının yenilenme filizleri sanat dünyasında da pek çok sergiyi beraberinde getirdi. Evrene “Bu yaz çok güzel geçecek”
İlk kez Baksı Müzesi’nde sergilenen ve Contemporary Istanbul Vakfı’nın iş birliğiyle Fişekhane’de bulunan üretim ve sergi mekanı Cocoon’da İstanbullu sanatseverlerle buluşan “Maske/Çağrışımlar” sergisi bu ay sona eriyor. 20 sanatçı ve tasarımcının maske yorumlamalarının yer aldığı, 11 Mayıs’a kadar devam edecek sergide işleri
İnsanların ve hayvanların kesişen hayatları, başka bir dünyaya aitmiş gibi görünen cinsiyetsiz figürleri, insan hayvan melezi varlıkları izleyicinin üzerinde sessizce bir hâkimiyet kurar. Bir büyü gibi kendine bağlar.” Bu sözler, Selma Gürbüz’ün resimlerine dair… Tarih, gelenek, mitoloji, doğa ve bilinçaltına ait temaları
Kripto sanat, NFT, blockchain kelimeleri uzun zamandır gündemimizi meşgul ediyor. Daha da uzun bir süre de konuşulacak meseleler gibi görünüyorlar. Hepimizin “Nedir bu kripto sanat, nft?” diye araştırdığı bir dönemde biz de pek çok yazı okuduk, karşılıklı tartıştık, yorumlar aldık ve sevgili
İstanbul’daki x-ist Galeri Direktörü Zeynep Pakel, kripto sanat dünyasında yaşanan uluslararası gelişmeleri çok yakından takip ediyor ve hem ülke içinde pratiğe dönüştürülmesi hem de galerilerin sisteme entegre olabilirliği üzerine bir hayli kafa yoruyor. “NFT’lerin hayatımıza girmesiyle sanat piyasasına yeni bir oyuncunun katıldığını
Yeni romanı “Olamayanların Mabedi” Doğan Solibri etiketiyle okuyucuyla buluşan Baki Can Ediboğlu anlattı. Bir söyleşinizde üniversitenin ikinci yılına kadar kitaplarla aranızın pek iyi olmadığını söylüyorsunuz. Ve son 10 yıldan daha kısa bir süre içinde üçüncü romanınızı yayımladınız. Hızlı bir süreç olmuş. Daha