Güneş Terkol & Güçlü Öztekin Kasa Galeri'de - ArtDog Istanbul
Güçlü Öztekin

Güneş Terkol & Güçlü Öztekin Kasa Galeri’de

Kasa Galeri, 14 Kasım – 26 Aralık tarihleri arasında Güneş Terkol ve Güçlü Öztekin’in ortak üretimlerinden oluşan “Giz, Gizem ve Saklı” başlıklı sergiye ev sahipliği yapıyor. Ali Akay küratörlüğünde gerçekleşen sergi, neşenin, mahremiyetin ve görünmeyenin farklı katmanlarını araştırıyor.

Ali Akay küratörlüğünde Kasa Galeride 14 Kasım’da açılacak Güneş Terkol ve Güçlü Öztekin’in Giz, Gizem ve Saklı başlıklı sergisi, iki sanatçının ortak üretimlerinden yola çıkarak neşenin, mahremiyetin ve görünmeyenin farklı yüzlerine odaklanıyor. 26 Aralık’a dek görülebilecek sergi, saklı olanın görünür hâle gelmesiyle ortaya çıkan gerilim ve merak duygusunu izleyiciyle paylaşıyor.

Güneş Terkol

Giz, Gizem ve Saklı, Terkol ve Öztekin’in özel yaşam alanlarından parçaları —ev ve atölye nesnelerini— galeri mekânına taşıyarak, mahremiyetin kamusal alana geçişini estetik bir eyleme dönüştürüyor. Boyutları, malzemeleri ve kurguları bakımından çeşitlenen eserler; kimi zaman aşırı görünür, kimi zaman neredeyse fark edilmeyecek ölçüde küçülerek, gizlilik ve görünürlük arasında sürekli yer değiştiren bir deneyim alanı kuruyor.

Neyi saklıyoruz?

Güneş Terkol’un dikiş teknikleriyle tüller üzerinde çalıştığı ve içinde gizli mektuplar barındıran eserleri, saklanan bilgiyi açığa çıkarmadan merak uyandıran bir alana işaret ediyor. Güçlü Öztekin’in heterojen yerleştirmeleri ise Dada’dan güncel sanat tarihine uzanan oyunbaz ve eleştirel bir dil kurarak izleyiciyi mahrem nesnelerle karşılaştırıyor.

Güneş Terkol

Bugünün gizli ve saklı olanla kurduğu çelişkili ilişkiyi sanat aracılığıyla görünür kılmayı amaçlayan sergi izleyiciye şu soruları yöneltiyor:  Neyi saklıyoruz? Neyi ifşa ediyoruz? Ve neden? Ali Akay sergi metninde, “yaşama sevincinin bastırıldığı, gerçeklerin çoğu kez saklandığı, kamusal alanın kalabalıkları içinde bireyin kendini görünmez kıldığı” günümüz dünyasına işaret ediyor. Akay, modern yaşamın bu gizlenme hâlini tartışırken Baudelaire, Derrida ve Foucault’nun düşüncelerinden yola çıkarak “saklı olan”ın politik ve psikolojik boyutlarına dikkat çekiyor.

Previous Story

Sanatın Ortak Dili: “Rewind / Slovenya”

0 0,00