21 Eylül’e kadar sürecek fuar, ziyaretçilerini iç mekânla ilgili yeni, yaratıcı ve özgün ürünler keşfetmeye davet ediyor. Aynı zamanda yeni bağlantılara da kapı aralayan fuar, yarının yaratıcı fikirlerini ve üretimlerini öngörerek İstanbul’da bir araya getirmeyi hedeflemesi bakımından tasarım alanında oldukça idealist bir yer.
Dairesel ve Pratik Fuar Alanı Tasarımı
Öncelikle fuar alanının tasarımına dikkat kesilecek olursak, alanın iç içe geçen konsept çemberlerden oluşan dairesel bir formda olduğunu görüyoruz. Cem Cemal Çobanoğlu’nun tasarladığı fuar alanı, Furnishings & Design Istanbul’un vizyonuyla da uyum içerisinde. En dış çemberde fuara katılan tasarımcı markaların stantları yan yana yer alıyor. Bu çember boyunca yürüdüğünüzde tüm stantları görebiliyorsunuz ve yürüme yoluyla stantlar arasındaki mesafe de makul şekilde ayarlanmış. Stantlara uzaktan bakabiliyor genel tasarımına hakim olabiliyor ve markanın tasarım üslubu hakkında standın içine girmeden fikir sahibi olmak mümkün.
İstanbul merkezli bir aydınlatma tasarımı markası olan Waxy Design Studio’nun beyaz tüllerden bir arka fonla sergiledikleri Nima Bavardi’nin tasarımı Kangar Collection ve Merve Mehan’ın tasarımı Torch Collection ürünleri ilk bakışta dikkatleri çekiyor. Bavardi’nin bir demet çiçeğin içindeki ateş böceklerini andıran hareketli tasarımıyla Mehan’ın daha çizgisel hatlara sahip minimal aydınlatması standın tasarımında makul bir kontrast oluşturmuş.
Deri ve temperli camın uyumunu gözler önüne seren Faristo Design, Ömer Faruk Yerekonmaz’ın tasarımı olan Muffin koltukla standını öne çıkaranlar arasında. Konfor ve tasarımın birleştiği güzel örneklerden biri olan Muffin koltuk da, fuarın en dikkat çekenlerinden. Cam odaklı bir mobilya tasarım markası olan Faristo Design’ın standında ise siyah camdan yapılmış tasarımlar hakimiyet kurmuş…
Soft renkleri ve minimal tasarımlarıyla şirin ve kullanışlı metal mobilyalar tasarlayan Oobje Design’ın standı da fuarın akılda kalanlar arasında… “New form of metal” (metalin yeni formu) sloganıyla standını süsleyen Oobje, 2024 German Design ve Good Design ödüllü “Oobje dergilik” ürünüyle de dikkat çekiyor. Dairesel ve soft bir tasarım çizgisine sahip markanın standı turuncu pastel tonlarındaki kaideler üzerinde sergilediği ürünleriyle neşeli bir stant olmuş.
Tasarımın Geleceğine Dair Sergiler
Gelelim dairenin bir adım daha içerisine. Bu çemberde karşımıza iki sergi çıkıyor. Bunlardan biri olan “New Horizon Exhibition” dönüşen yaşam alışkanlıklarına cevap vermeye çalışan ve geleceğin formları hakkında düşünen tasarımcıların işlerini vitrine koyarken, “Re-Upcycle” ESTÜ İç Mimarlık Bölümü ve KYS Design işbirliğiyle gerçekleşen bir ileri dönüşüm projesinin çıktılarını sergiliyor.
Türkiye’de tasarımın yenilikçi örneklerini ve bu alandaki potansiyellerini açığa çıkarmak isteyen “New Horizon Exhibition” sergisinde, Yağmur Köylü’nün tasarımı Ripple koltuk ilk bakışta dikkat çekiyor. Geleneksel Türk yorgancılığının kültürel mirasından ilham alan bu koltuk, çağdaş tasarım ile geleneksel el sanatlarının birlikteliğine dair konforlu bir örnek olmuş.
Filiz Ersin’in “Göç Sofraları” isimli porselen tabaklar ve peçetelerden oluşan yemek takımı tasarımı, üzerinde bulunduğumuz coğrafyanın tarih boyunca göç yolları üstünde birçok kültüre ev sahipliği yapmış olmasından ve sofranın, gündelik yaşam içinde kültürle bağlantı kurulan yer olmasından yola çıkıyor. Geleneksel minyatür sanatını çağdaş bir çizgiyle sofraya taşıyan bu koleksiyon da inovatif ve anlamlı bir ilişkisellik örneği sunuyor.
Ayrıca sergide, Ege Murat Kaman’ın “Melania Dekoratif Kumbara” isimli modern kase & kumbara tasarımı da pratik hayata estetik katkılar anlamında ilgi çekici bir örnek. Kase formu sayesinde gündelik küçük objelerin bir arada durabileceği ve aynı zamanda ortasındaki kesik sayesinde bozuk paraların alt haznede birikebileceği bu dekoratif kumbara meşe ağacı ve O üfleme camla üretilmiş.
Fuarın bir iç çemberinde farklı markalardan ürünlerin birlikte yer aldığı Design Circle alanı ve fuarın merkezinde ise söyleşi etkinliklerinin yapıldığı bir toplanma alanı yer alıyor. Fuar ayrıca tasarım dünyasından önemli isimlerin farklı konsept ve kavramlar üzerinden yapacakları çeşitli söyleşi etkinliklerine de ev sahipliği yapıyor. Özetle, Furnishings & Design Istanbul’a geldiğinizde hem yeni tasarım markalarıyla ve onların tasarımcılarıyla tanışıyor, hem tasarım sergileri geziyor hem de tasarım odaklı kaliteli söyleşilere katılabiliyorsunuz. Üstelik bunların hepsini, uzun mesafeler katetmeden birbirlerinin arasından geçerek yapıyorsunuz.