Goethe-Institut Ankara’nın sanat mekânı Galeri Vitrin, Fatma Çiftçi’nin “Evde Kalan Kız Kurusu” adlı kişisel sergisini ağırlıyor. Sanatçının mekâna özgü, özel olarak ürettiği yerleştirmesi “Evde Kalan Kız Kurusu”, biyografik bir hikayeden yola çıkarak izleyiciyi evrensel bir anlatıya davet ediyor. Küratörlüğünü Burçak Fakıoğlu Yakıcı üstlendiği sergi, 20 Ağustos’a kadar görülebilir.
Evrensel bir anlatı
Fatma Çiftçi’nin “Evde Kalan Kız Kurusu” başlıklı yerleştirmesinde coğrafi, kültürel ve sosyal alandan türetilen semboller ve desenler, anlam buldukları inanç ve günlük yaşamdan sıyrılıp mekâna özgü ve özel olarak yeniden üretiliyor. Kentin ana caddelerinden birinin küçük bir sokakla kesiştiği noktada yer alan bir ‘vitrinin’, ‘çerçevenin’, ‘dünyanın’ içerisinde geçen sergi, bireysel bir hikâyeden yola çıkarak; evrensel bir anlatıya odaklanıyor.
Toplumsal normlar
Sanatçı yerleştirmesinde, toplumsal bellek vasıtasıyla nesilden nesile aktarılan ve bir tür biyografik anlatı sunan halı dokuma geleneğini kendi biyografik anlatısı üzerinden yeniden kurguluyor. Çiftçi bu yolla yaşamında sorguladığı bazı toplumsal normları, özellikle de cinsiyete dayalı kalıplaşmış rolleri, eleştirel bir biçimde yeniden ele alıyor. Böylelikle toplumda kimlik oluşturulması yolunda; aile kurma, evlenme, üreme gibi norm haline getirilen ve birey olma yolunda kişinin karşısına çıkan yargıları sorguluyor. “Evde Kalan Kız Kurusu” sergisinde kimliğe dair ‘ennui’, yani derin bir sıkıntının ve çilekeş bir durumun yansıması motiflerin anlatımıyla ortaya çıkıyor.