Installation view of Mike Nelson's "Triple Bluff Canyon (the woodshed)", (2004), and "M25", (2023). Photo: Matt Greenwood. Courtesy the artist and the Hayward Gallery

“Etkileyici Bir Teknik Başarı”

//

İngiliz çağdaş sanatçı Mike Nelson’ın “Extinction Beckons” başlıklı retrospektif sergisi Londra’daki Hayward Gallery’de ziyaret edilebiliyor. Sanatçının 7 Mayıs’a kadar devam edecek sergisinde mezatlardan, hurdacılardan ve bit pazarlarından bulduğu malzemelerle yarattığı işleri bir araya geliyor.

Galerinin birçok odasına yayılan sergide sanatçının yaklaşık 25 yıllık emeği görülebiliyor. Eserlerin güncellenmiş versiyonlarının görülebildiği sergideki bazı eserler yıllar sonra ilk kez görücüye çıkıyor.

Installation view of Mike Nelson’s I, IMPOSTER, (2011). Photo: Matt Greenwood. Courtesy the artist and the Hayward Gallery

The Art Newspaper’ın “Londra’nın teknik açıdan en zorlu sergisi” olarak tanımladığı “Extinction Beckons”ın kuşkusuz en dikkat çeken enstalasyonu “Triple Bluff Canyon (the woodshed)”.

İlk olarak 2004 yılında Modern Art Oxford sanat galerisinde sergilenen enstalasyon yaklaşık 20 yıl sonra tekrar ziyarete açıldı. Enstalasyon bir odunluğun üzerine ve etrafına dökülen 40 ton kum, lastik ve kerestelerden meydana geliyor.

40 Ton Kum

The Art Newspaper’a konuşan Hayward’ın kurulum teknisyeni Jacopo Sarzi, enstalasyon için matematik gerektiğini söyledi. Kumun ziyaretçilerin üzerine doğru yığılmaması için önce 3 boyutlu bir model yaratıp kumu hangi noktalara dökmeleri gerektiğine bu model üzerinde çalıştıklarını ekledi. Ayrıca galerinin tabanının bu ağırlığı kaldırıp kaldıramayacağını tespit etmek için hesaplamalar yaptıklarını belirtti.

Installation view of Mike Nelson’s The Deliverance and The Patience, interior, (2001). Photo: Liam Harrison. Courtesy the artist and the Hayward Gallery

“Etkileyici bir teknik başarı” olarak tanımlanan sergi hakkında konuşan Hayward Gallery’nin direktörü Ralph Rugoff ise “Extinction Beckons”un 2006’da galeride göreve başladığından bu yana karşılaştığı en zorlu sergi olduğunu söyledi.

İlginizi çekebilir:  Ben Beyinsiz Bir Aptalım

Paul Thek ve Ed Kienholz gibi heykeltıraşların mirasını devam ettiren Nelson genellikle odaları doldurduğu, ‘post-apokaliptik’ hissi uyandıran enstalasyonlarıyla tanınıyor.

Installation view of Mike Nelson, The Deliverance and the Patience, interior, 2001. Various materials. Photo: Liam Harrison. Courtesy the artist and the Hayward Gallery

“Extinction Beckons“ta yaklaşık 10 eseri bulunan Nelson bunun için teknisyenler ve küratörlerden oluşan büyük bir ekiple çalıştı. Nelson’ın 2011 Venedik Bienali’nde ülkesini temsil ettiği “I Impostor” adlı eseri, birbirine bağlı koridorlar ve odalardan oluşan labirent gibi ahşap bir yapı olan “The Delivrance and the Patience” (2001), içi moloz ve betonla dolu bir uyku tulumundan meydana gelen “Untitled (Public Sculpture for a Redundant Space)” (2016) eserleri de sergide görülebilecekler arasında yer alıyor.

35 Teknisyen Çalıştı

Serginin küratörlerinden Katie Guggenheim, “Burada kesinlikle bir ‘delilik’ unsuru var. Enstalasyonlardaki bazı malzemeleri bulmak için gerçekten garip yerlere gittik” dedi. Nelson ise, “Kariyerinizin ortasında, kendi ülkenizde bu büyüklükte bir retrospektif yapmak büyük bir olay. Bir sonraki büyük ihtimalle öldüğünüzde olur. İçimde hala hayat olduğunu kanıtlamak istedim” diye konuştu.

Hayward’ın enstalasyonlarının kurulumunu yöneten Juliane Heynert bunun için 35 teknisyenle çalıştıklarını söyledi. İngiliz enstalasyon sanatçısı 2011 Venedik Bienali’nde ülkesini temsil etmişti. Sanatçı ayrıca iki kez İngiltere’nin en prestijli sanat ödüllerinden Turner Prize’a aday gösterildi.

Previous Story

Ai Weiwei’dan ‘Değer’ Üzerine

Next Story

BASE 2023 Başvuruları Başladı

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.

Verified by MonsterInsights