Salı günü Guardian’da yayınlanan yeni bir raporda, Damien Hirst‘ün 1.000’den fazla tablosunun, atölyesinin belirttiği tarihten yıllar sonra yapıldığının ortaya çıktı. Hirst’ü içine alan tarihlendirme tartışmaları, geçtiğimiz Mart ayında Guardian’ın daha önce yayınladığı iki raporda Hirst’ün bazı eserlerinin stüdyosunun belirttiği yıllarda yapılıp yapılmadığının sorgulanmasıyla başlamıştı.
The Guardian tarafından yapılan araştırma, Damien Hirst’ün hayvanları formaldehit içinde muhafaza ederek yarattığı üç heykelin, 2017’de yapılmış olmasına rağmen atölyesi tarafından yanlış olarak 1990’lara tarihlendirildiğini ortaya çıkardı.
Hirst’ün Dosyası Kabarık
Bir güvercin, bir köpekbalığı ve iki buzağının korunmuş örneklerinden oluşan üçlü eser, son yıllarda Hong Kong, New York, Münih, Londra ve Oxford’daki galerilerde sergilendi. Aslında 2017’de yaratılmış olmalarına rağmen, Damien Hirst’ün Turner Ödülü kazandığı dönemi temsil eden 1990’lı yılların eserlerinden örnekler olarak sunuldu.
Hirst’ün sözcüsü Guardian’a yaptığı açıklamada, “Formaldehit eserleri kavramsal sanat eserleridir ve Damien Hirst’ün onlara atfettiği tarih, eserin ortaya çıkış tarihidir” demişti.
Bu hafta gündeme gelen tartışmalı eserlerin değeri çok daha düşük ve çok daha yeni. Resimlerin hepsi A4 kağıt üzerine yapılmış renkli noktalardan meydana geliyor ve 2016 yılına tarihleniyorlar. Beş yıl sonra Hirst, bu eserlerin NFT’lerini üretmeye başlamış ve bu olay medyada geniş yankı uyandırmıştı.
Hirst’ün Sözcüsü “Olağan Uygulama” Dedi
Ancak Guardian, ismi açıklanmayan kaynaklara dayanarak, bu eserlerin aslında “2018 ve 2019’da seri üretildiğini” söyledi. Haberde ayrıca, hatalı tarihlendirmeye konu olan en az 1.100 resim olduğu da belirtildi. Hirst’ün stüdyosundan bir temsilci Guardian’a yaptığı açıklamada, resimlerin 2016’dan yıllar sonra yapıldığını yalanlamadı. Yine de aynı sözcü, bu resimlerin kavramsal parçalar olduğu mantığını sürdürerek, Hirst’ün eserlerini fikrin tasarlandığı yıla kadar tarihlendirmesinin “olağan bir uygulama” olduğunu savundu.
Hatalı tarihlendirildiği söylenen eserlerin tümü, Hirst’ün nokta resimlerinden oluşan “The Currency” serisinden. 2021 yılında, NFT çılgınlığı sanat dünyasında doruk noktasına ulaştığında Hirst, 10 bin adet “The Currency” serisine ait tablosunun NFT’lerini, benzersiz bir teklif ile birlikte sundu. Alıcılar, her eserin fiziksel veya dijital versiyonları arasında seçim yapabilecek ve dijital olan satın alınırsa Hirst, eserin kağıt muadilini yakacaktı.
“The Currency” serisinin NFT satışları başlangıçta çok başarılı olmuş ve ilk ayında yaklaşık 47 milyon dolarlık satış elde etmişti. Ancak ertesi yıl, pek çok kişinin “kripto kışının” bir başka işareti olarak gördüğü şekilde, satışlar önemli ölçüde azalmıştı.
Fırat Arapoğlu, Konuyu ArtDog için Değerlendirdi
Konuyla ilgili tartışmalar sürerken Dr. Fırat Arapoğlu ArtDog Istanbul’un 22. sayısına “Damien Hirst ve Sanat Eserinin Tarihlendirilmesi” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Çağdaş sanattaki özgünlük tartışmalarını daha önce karşılaşılan tartışmalı örneklerle birlikte değerlendiren Arapoğlu, Hirst’ün yanlış tarihlendirme tartışmasının “sanat pratiğinde amacın doğası ve bir yapıtın kaynağını belirlemede dokümantasyonun rolü hakkında oldukça önemli soruları gündeme getirdiğini” söylüyor.
Bununla birlikte Arapoğlu, kavramsal sanatın doğası gereği fiziksel olarak eserin üretilmesinden önce kavramsal olarak üretildiği ânın, sanatçılar tarafından eserin gerçek tarihi olarak savunulabildiğini fakat bu durumun koleksiyonerler ve sanat tarihçilerinin çalışma sistemleriyle çakıştığını da ekliyor. Bunun için Arapoğlu açık diyalogların böyle sorunların önüne geçmek ya da üstesinden gelmek için önemli olduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor: “Bu sadece tüm paydaşların çıkarlarını korumakla kalmaz, aynı zamanda sanatın toplumdaki kültürel ve tarihi önemini de koruyacaktır. Aksi halde postmodern girdabın içinde zamansız bir biçimde boğulmaya devam edilecektir.”
Fırat Arapoğlu’nun yazısının tamamına ArtDog Istanbul’un 22. sayısını edinerek ve çok yakında web sitemizden ulaşabilirsiniz.