Sanatçı Ercan Arslan, insan doğasının çelişkilerini ve ruhsal karmaşasını resimlerine yansıttığı Ambiguous Polarities – İkilem ve Denge başlıklı sergisi CerModern’de ziyarete açıldı. Arslan, varoluşsal soruların izini sürdüğü eserlerinde figüratif biçimleri parçalayarak dekonstrüktif bir estetik sunarken, izleyiciye sıradanın ötesinde bir bakış açısı yaratıyor. Eserlerde yalnızca figürler değil, insan doğasının karmaşıklığı, belirsizlikler ve zıtlıklar da güçlü bir biçimde hissediliyor. Serginin küratörü Burak Fidan, Arslan’ın eserlerindeki bu çok katmanlı yapıyı ön plana çıkararak, izleyicinin eserler ile derin bir bağ kurmasını hedefliyor. Burak Fidan’ın küratöryal metninde belirttiği gibi, “Sanatçı bu sergideki resimleri boşluklar, kutuplaşmalar ve belirsizlikler kavramları üzerinden sorgulanan çelişkileri, kullanılan malzemelerin karakteristik özellikleri çerçevesinde, farklı boyutlardaki eserlerin harmonisi – disharmonisi üzerinden bir araya getiriyor.”
Arslan’ın eserlerinde yoğun olarak görülen mavi arka plan dinginliği temsil ederken, figürlerdeki turuncu ve kırmızı tonlar içsel çalkantılara işaret ederek sanatçının insan doğasının çelişkilerini ortaya koyuyor. Sergi, izleyicilere yalnızca sanatı deneyimleme fırsatı sunmakla kalmayıp, aynı zamanda kendileriyle ve insan doğasının en derin sorularıyla yüzleşmeleri için bir alan yaratıyor. Ambiguous Polarities – İkilem ve Denge sergisi için Ercan Arslan ile görüştük.
Serginizde insanın varoluşsal sorularını ele aldığınızı belirtiyorsunuz. Bu serginin yaratım sürecinde sizi özellikle etkileyen, yönlendiren bir duygu veya düşünce var mıydı?
Brezilyalı yazar Clarice Lispector , ben bütün bedenimle yazıyorum, der. Ben bunu kendim için de derim. Tüm yenilgilere rağmen ölümüne resim yapmak, yaratmak. Varoluşçu resim yok, ama varoluşçu ressam var kuşkusuz. Sürekli yaratan biri olarak filmden romana tutunda günlük yaşamın zorluklarına, dünyada olup biten politik olaylara kadar herkeste olduğu gibi beni de etkileyen birçok şey var tabii. Sırf bu sergi süresince değil. Serginin bir ruhu, havası olmalı diye düşünüyorum. Resimleri bir araya getirirken de bu önemliydi bizim için.
Burak Fidan, küratöryal metinde eserlerinizin çok katmanlı yapısını vurguluyor. Sizce eserlerinizde bu katmanlı yapıyı yaratan en güçlü unsurlar nelerdir?
Resimlerimin doğrudan bir mesajı yok. Şunu anlatmalıyım, insanlar şunu anlasınlar diye bir derdim yok. Resimlerimin kendi dünyası, sözle, yazıyla anlatılamayacak kendi dil yapısı, kendini ele vermeyen karmaşık bir yapısı var… En azından öyle olduğunu düşünüyorum. Burak Fidan’ın “çok katmanlı” dediği bu yapı resimlerin bir anda bitmemesinden kaynaklanıyor sanırım. Uzun süren bu oluşum sürecinde resimlerin kendini bulması, demlenmesi, kat kat oluşması gerekiyor. Kafamda önceden tasarlanmış bir imge yok. Resim yapmaya her başladığımda bilinmeze doğru yola çıkıyorum. Başarısızlık kaçınılmaz ama varolmak için bu yolda devam etmek zorundayım.
Sıklıkla mavi, turuncu ve kırmızı gibi belirli renkleri kullanıyorsunuz. Renk seçimlerinizin serginin temasıyla nasıl bir ilişkisi var?
Renk seçimim bilinçli değil. Daha çok içgüdüsel. Resim, nasıl bir renge ihtiyacı olduğunu oluşum halindeyken kendisi söylüyor zaten. Her dönemin kendine özgü bir ruh hali var. Ben daha çok renk keşfine çıkmayı seviyorum. Bu sergideki resimleri bir araya getirirken de resimlerin birbirleriyle konuşmalarına dikkat ettik… Renklerin uyumu/uyumsuzluğu, belirlenemeyen bir ruh hali gibi.
Bu sergide ortaya koyduğunuz temaları genişletmek veya derinleştirmek istediğiniz başka projeleriniz var mı?
Ben planlı bir ressam değilim. Malzemeler üzerinden yol almayı, düşünmeyi, derinleşmeyi seviyorum. Resim serüvenim zaman içinde beni nerelere götürür bilemiyorum. Ama bugüne kadar hep bir ikilem, bir belirsizlik etrafında döndüm. İnsan olmak nedir? İnsanın özü nedir? Bu sorular hep çok ilgimi çekti. Aslında beni tek ilgilendiren, etrafında dönüp durduğum konu da bu. Kendini tekrarlamadan farklı açılardan ele almak için çok derin bir konu.
Ambiguous Polarities – İkilem ve Denge sergisi, 8 Aralık’a kadar CerModern’de görülebilecek.
