Özge Enginöz ile Gözde Mulla’nın Gamze Öztürk küratörlüğünde Kasa Galeri’de açılan Dünyaya Uzanmak sergisi, insan ve dünya arasındaki bağlantıyı derinlemesine incelerken, bu ilişkiler ağını ev kavramı üzerinden araştırıyor. Serginin sanatçıları ve küratörü ile “dünyaya uzanma” çabası, ev, aile kavramları ve sanat pratiklerine
İçinde Yaşadığımız Deri sergisi, Koray Ariş’in heykel pratiğinin bütün dönemlerine, zamanla evrildiği alana ışık tutar nitelikte. Kavramsal olarak figür, ten, denge, hareket ve tınıyı odağına alan sanatçı; deri, ahşap, taş, metal gibi birçok malzemeyi işlerinde kullanıyor. Sanatçıyla 3 Ağustos 2025’e dek sürecek
Candaş Şişman, dijital ve mekanik teknolojileri ifade aracı olarak kullanan bir sanatçı. Çalışmaları, çoklu duyusal enstalasyonlar, kapsayıcı deneyimler, ses enstalasyonları, kinetik heykeller, animasyonlar ve görsel-işitsel performanslar gibi birçok farklı disiplini kapsar. Çalışmalarında dijital ve mekanik teknolojiler kullanarak zaman, mekân ve hareket algılarımızı
Christie’s’in 20 Şubat’ta başlayacak “Augmented Intelligence” adlı müzayedesi henüz açılmadan birçok tartışmaya neden oldu. 6000 küsür sanatçının imza verdiği metinde Christie’s’e müzayedeyi iptal çağrısı yapıldı. Metinde, “Müzayedeye çıkarmayı planladığınız sanat eserlerinin birçoğu, telif hakkıyla korunan çalışmalar üzerinde lisanssız olarak eğitildiği bilinen yapay
İnsan hayatında tanımdan en uzak konu belki de aşk. Aşkın birlikteliğe dönüştüğü hâli, sevgili olmanın dinamikleriyse birçok anlamda karmaşık. Kimi hayatımıza niçin alırız? Onunla belki de hayatımızda kimseyle paylaşmadığımız şeyleri niçin paylaşırız, niçin bir insanı bize en yakın ve böylece en çok
Sine Ergün’ün Özel Haberi Berlinale, festivalin açılışı olan 13 Şubat tarihine çok kısa süre kala, geçen yıl Filistin meselesi hakkında gösterdiği tartışmalı tutumuna, internet sitelerinde Tricia Tuttle’ın yazdığı mektup ve soru-cevap bölümündeki güncelleme ile açıklık getirdi. Festival, ABD’li yönetmen Todd Haynes’in jüri
Sanat kolektifi oddviz, 22 Şubat’a dek sürecek Art On İstanbul Piyalepaşa’daki Urban Artifacts sergisiyle kentsel yapıları ve bu yapıların toplumsal bağlamdaki yerini dijital dünyada yeniden kurguluyor. Sergi, Çağrı Taşkın, Serkan Kaptan ve Erdal İnci tarafından kurulan kolektifin 2016 yılından bu yana süregelen
Bağımsız sanatçı olmak içinde zorluklar barındırsa da bundan önceki söyleşilerimizde çoklukla üretimde özgürlükle özdeşleştirildi. Sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Sizin süreciniz nasıl gelişti? Sanatta veya üretimde özgürlük bana göre; dönemler, kişiler, kurumlar ve iktidarlara rağmen sanatçının kendi varoluşsal mücadelesinin bir yansıması olarak
31 Ocak 2024 tarihinde kaybettiğimiz sanatçı ve akademisyen Gülçin Aksoy’un ardından, farklı medyumlarda ürettiği işleri Aklımda Bir Şey Vardı sergisi ile bir araya geliyor. 4 Şubat’ta Depo’da açılan, öğrencileri ve kızı tarafından hazırlanan bu anlamlı retrospektif, sanatçının derinlikli dünyasını yeniden keşfetmek isteyenler
Merve Denizci’nin Süregelen bütün bu şeyler arasında adlı kişisel sergisi, izleyiciyi mekân, iktidar ve nesnelerin temsili üstüne yeniden düşünmeye itiyor. Galeri mekânının odalara bölünmüş hâlini dış dünyanın iç dünyamızı nasıl etkilediğine dair bir metafor olarak kullanan sanatçı; sergisinde farklı medyumlarda betimlediği nesneler