Brieflyart Galeri, gündelik yaşamdan kesintileri figüratif bir kurgu içerisinde kendine has bir üslupla sunan sanatçı Altan Çelem’in “Yayın Akışı” başlıklı son sergisini izleyiciye sunuyor. Sanatçının “Günlükler” serisinin devamı niteliğindeki sergiyi 12 Kasım’a kadar izlemek mümkün.
Serginin ismi akan bir zamana işaret ediyor gibi algılansa da; sanatçının ismi bir ironi yapmak üzere seçtiği aşikar. Gündelik hayattan kesitlerin veya çelişkilerin öne çıktığı resimlerde yayın akışını sağlayan bir öğe olan televizyon, aslında akmayan bir zamanın metaforu olarak öne çıkıyor.
Bir imgesel günlük niteliğindeki seçkide yer alan resimlerin büyük çoğunluğunda bir kanepe üzerine yerleşmiş insanlar, kanepe önünde üzerleri yiyecek dolu bir sehpa ve bir televizyon yer alıyor. Yayın akışını sağlayan bir öğe olan televizyon, aslında akmayan bir zamanın metaforu olarak da ortaya çıkıyor.
Altan Çelem’in “Günlük”lerinin devamı niteliğindeki bu sergide, boyayı katman katman kullanan sanatçı, mekânı ya da insanları kimi zaman silikleştirip kimi zaman belirginleştirirken zamanı her zamankinden daha belirsiz kılıyor. An’a tanıklık edip tuvalini bir günlük gibi kullanan Altan Çelem’in “Yayın Akışı” sergisinin katalog yazısında Prof. Burcu Pelvanoğlu şu ifadeleri kaleme alıyor:
“Yayın Akışı‘ndaki resimleri gruplandırdığımızda Çelem’in önceki sergileriyle olan bağları hissedebiliriz. Günlük sergisinde yer alan resimlerin çoğunluğunu kentte vakit geçiren insanlar oluşturuyorken kalanında da poz veren veya sanatçının bir anına tanıklık ettiği insanlar yer alıyordu. Aynı kurgu bu sergi için de söylemek mümkün ancak bir zaman algısı çelişkisini içinde barındırarak.”
Yayın Akışı, Brieflyart’ta 12 Kasım’a kadar görülebilir.
Altan Çelem hakkında
Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde yüksek lisansını tamamladı. 1991 yılında itibaren ulusal ve uluslararası karma sergilere katıldı. Yapıtları yurt içinde ve yurt dışında kurum ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır. Ulusal ödüllere layık görüldü ve 2007’de Paris’te düzenlenen 11. Antoine Marin Sanat Ödülü’ne aday oldu. Resimlerinde modern dünyanın çağdaş tema ve üsluplarını harmanladı. Gündelik yaşamdan kesintileri figüratif bir kurgu içerisinde ve deneysel renk çalışmalarından kaçınmaksızın kendine has bir üslupla sundu. Şehir trafiğine, kent insanının ilişkileri ve çelişkilerine yer verdiği resimlerinde, mavi ve gri tonları belirleyici bir rol oynamaktadır. Yaşamını ve çalışmalarını İstanbul’da sürdürmektedir.