Berlin Film Festivali’nin 75. edisyonu sona erdi ve Altın Ayı, Norveçli yönetmen Dag Johan Haugerud’un Dreams (Sex Love) filmine verildi. Film, yönetmenin Sex ve Love adlı önceki yapımlarıyla başlayan üçlemesinin son halkası olarak dikkat çekiyor. Haugerud, ödülü alırken yaptığı konuşmada, “Filmimin adı ‘Drømmer’ yani Norveççe ‘rüyalar’ demek ve bu benim en çılgın rüyalarımın ötesindeydi. Yazın ve okuyun, zihninizi genişletir,” dedi.
Festivalin jüri başkanlığını Amerikalı yönetmen Todd Haynes üstlendi. Jüride ona Fransız oyuncu Léa Seydoux, İranlı yönetmen Asghar Farhadi, Meksikalı sinematograf Rodrigo Prieto, Alman yapımcı Maren Ade ve Güney Koreli senarist Park Chan-wook eşlik etti. Ana yarışmada 19 film değerlendirildi.
Öne Çıkan Anlar
Festivalin en dikkat çeken anlarından biri, Radu Jude’un Kontinental ’25 filmiyle En İyi Senaryo ödülünü kazanırken yaptığı konuşmaydı. Jude, ödülünü Luis Buñuel’e adarken, Avrupa’daki siyasi gelişmelere değinerek “Umarım Lahey Mahkemesi işini yapar ve katilleri adalet önüne çıkarır” dedi. Ayrıca Almanya’daki yaklaşan seçimlere atıfta bulunarak, “Gelecek yıl festival Triumph of the Will filmiyle açılmasın,” diyerek aşırı sağcı partilerin yükselişine dikkat çekti.
Festivalde bu yıl dikkat çeken bir diğer tema, sinemanın sosyal ve politik meseleleri ele alış biçimi oldu. Filmlerde özellikle göç, toplumsal cinsiyet, iklim krizi ve otoriter rejimlere karşı bireysel direniş gibi konular öne çıktı. Michel Franco’nun Jessica Chastain’li Dreams filmi, göçmen krizini farklı bir bakış açısıyla ele alırken, Rebecca Lenkiewicz’in Hot Milk adlı filmi anne-kız ilişkileri üzerinden toplumsal sınıf ayrımına odaklandı.
Başrollerde Ethan Hawke, Margaret Qualley, Bobby Cannavale ve Andrew Scott’un yer aldığı Richard Linklater filmi Blue Moon, festivalde büyük ilgi görürken, Radu Jude’un Kontinental ’25 ve Gabriel Mascaro’nun O Último Azul filmleri de güçlü anlatılarıyla öne çıktı.
Yan Bölümler ve Alternatif Programlar
Festivalin yan bölümlerinde de dikkat çeken yapımlar ödüllendirildi. Panorama bölümünde En İyi Film ödülünü Eva Libertad’ın Sorda filmi alırken, En İyi Belgesel ödülü The Möllner Letters adlı yapıma verildi. Sorda, Libertad’ın Goya Ödülleri’ne aday gösterilen 2023 yapımı kısa filminden uyarlanmış bir uzun metraj. Generation bölümünde ise genç izleyicilere yönelik en iyi film ödülünü Güney Kore yapımı A Whispering Wind kazandı.
Bu yıl Berlinale’nin başında ilk kez Tricia Tuttle vardı. Festival 13 Şubat’ta Tom Tykwer’in The Light filmiyle açıldı. Açılış töreninde Onur Altın Ayı ödülü alan Tilda Swinton’ın politik vurgular içeren konuşması büyük yankı uyandırdı. Berlinale Special programında ise Bong Joon-ho’nun merakla beklenen Mickey 17 filmi ve James Mangold’un Bob Dylan biyografisi A Complete Unknown uluslararası prömiyerlerini yaptı.
Festival, her yıl olduğu gibi sinema dünyasında büyük yankı uyandırırken, 2025 edisyonu politik göndermelerden kaçınmayan, sanatsal cesaretin ön planda olduğu bir yıl olarak akıllarda kaldı.
Berlinale 2025 Ödülleri Tam Listesi
Altın Ayı En İyi Film: Dreams (Sex Love) – Dag Johan Haugerud
Gümüş Ayı Büyük Jüri Ödülü: O Último Azul (The Blue Trail) – Gabriel Mascaro
Gümüş Ayı Jüri Ödülü: El Mensaje (The Message) – Iván Fund
Gümüş Ayı En İyi Yönetmen: Huo Meng – Living The Land
Gümüş Ayı En İyi Başrol Performansı: Rose Byrne – If I Had Legs I’d Kick You
Gümüş Ayı En İyi Yardımcı Performans: Andrew Scott – Blue Moon
Gümüş Ayı En İyi Senaryo: Kontinental ’25 – Radu Jude
Gümüş Ayı Olağanüstü Sanatsal Katkı: La Tour de Glace (The Ice Tower) – Lucile Hadžihalilović
