Küresel Covid-19 salgını sürecinde, zorunlu durumlar haricinde herkes gibi evlerinde vakit geçiren sanatçıların günlük rutinlerini paylaştıkları ArtDog İstanbul Sanatçıların Karantina Günlükleri Serisi’nin bugünkü konuğu, kendi alanının yanı sıra müzik ve resim gibi farklı sanat dallarıyla da yakın ilişkisi olan dansçı Deniz Erkan Sancak…
- Bu süreçte bedensel pratikleriniz ve antrenmanlarınız haricinde size kalan süreyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu günlerde üzerinde en çok zaman harcadığım, kalemim ve kağıdım oluyor. Çizmek, yazmak, hem içinde olduğum duruma daha iyi uyum sağlamamı hem de sakinleşmemi ve biraz yavaşlamamı sağlıyor.
Klasik müzikten jazz ve türkülere uzanıyor
- Peki kitaplar… Neler okuyorsunuz?
Birden fazla kitabı aynı anda okumayı seviyorum bu aralar. J. D. Salinger’dan “Çavdar Tarlasında Çocuklar”, Peter Hollins’ten “Einstein Gibi Düşünmek” ve Sabahattin Ali’nin “Kağnı-Ses-Esirler”i okuduğum kitaplar arasında.
- Bu dönemde size eşlik eden müzikler ağırlıklı olarak hangi tarzlarda?
Genellikle klasik müzik (çoğunlukla romantik veya barok dönem bestecilerinden), jazz veya çeşitli türküler dinliyorum bu aralar. Selda Bağcan, Kardeş Türküler, Fazıl Say, Miles Davis, Aydın Esen ve daha birçok ismi örnek verilebilirim.
- Son olarak, neler izliyorsunuz?
Bu süreçte, çeşitli belgesellere sardım. Seyrettiğim konular sürekli değişiyor olsa da sanırım daha çok bilim, sağlık alanlarında belgeselleri izlemeyi; notlar çıkarmayı ve araştırmayı seviyorum. Öğrendiklerim kendi hayat alışkanlıklarımı değiştirmemde yardımcı oluyor. Sağlıklı düşünceler sağlıklı bir bedenden/akıldan gelecektir ancak…