Çağdaş sanatçı İpek Duben’in yeni sergisi “Ten, Beden, Ben” 3 Nisan 2022 tarihine kadar SALT Beyoğlu’nda kapılarını açtı. Duben’in 40 yılı aşkın sanat pratiğini yansıtan en kapsamlı sergi olan “Ten, Beden, Ben”, sanatçının işlerinde sıklıkla kullandığı kendi beden imgelerinden esinle adlandırılıyor. Sergi, erkek şiddetinden toplumsal cinsiyete, yerinden edilme ve göçten tüketim alışkanlıklarına uzanan konuları irdeleyen sanatçının üretimine yeni bir bakış sunuyor.
Beden Temsilleri Arasındaki Eşitsizlik
Duben’in 1980’lerin başındaki resim ve desenlerinden 2020 tarihli “Melekler ve Soytarılar”a kadar birçok işini yeniden değerlendiren sergide, bir desen ve 11 resimden oluşan “Şerife” (1980-1981) serisi de yer alıyor. “Şerife” sanatçının yerel bir bağlamda göç, ötekine bakış ve toplumsal cinsiyet kavramlarını ele aldığı ilk işi olmasıyla dikkat çekiyor.
“Ten, Beden, Ben”de yer alan bir diğer seri olan “Adale Adam” (1988) üçlemesinde ise kaslarıyla böbürlenen, çıplak bedenini teşhir etmekten imtina etmeyen bir erkek figürü göze çarpıyor. Sergide peş peşe yer alan bu iki seri, toplumsal cinsiyet temelli beden temsilleri arasındaki eşitsizliğe vurgu yapıyor.
‘Öteki’ler, Yerinden Edilenler
2000’lerin başında zorunlu göç hikayelerine ve erkek şiddetine odaklanan sanatçı, 2003 tarihli “What is a Turk” işinde ‘öteki’ olana ulus kimliği üzerinden yaklaşırken, “Farewell My Homeland” ile odağını yerinden edilenlere çevirdi. Duben’in son 20 yılda yaşanan ekonomik, kültürel ve sosyal dönüşümlere dair gözlemlerinden doğan “Melekler ve Soytarılar” serisi ise bir kesimin kayıpları görmeyerek tüketim aşırılıklarını normalleştiren yeni dünyanın çelişkilerini gündeme getiriyor.
“Ten, Beden, Ben” SALT’tan Amira Akbıyıkoğlu, Farah Aksoy, Sezin Romi ile Vasıf Kortun tarafından programlanırken, sergiye eşlik edecek kamu programlarına dair detaylara sergi süresince saltonline.org üzerinden ulaşmak mümkün.
