27. İstanbul Caz Festivali: Açık Havada ve Dijital Platformlarda - ArtDog Istanbul

27. İstanbul Caz Festivali: Açık Havada ve Dijital Platformlarda

/

Bu yıl COVID-19 salgını nedeniyle ertelenen 27. İstanbul Caz Festivali, 2-14 Eylül tarihleri arasında Türkiye’den yıldız isimlerden yeni keşiflere birçok sanatçıyı İstanbul’un en sevilen açık hava mekânlarında; 20 Eylül’den itibaren ise festivalin online.iksv.org/caz adresinde ağırlayacak.

Çevrimiçi platform, 31 Ağustos itibariyle aktif olacak, 20 Eylül’de yayına açılan konserlere 30 gün boyunca Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden erişilebilecek. İzleyiciler bilet satın aldıkları konserleri, izlemeye başladıktan sonra 7 gün boyunca görüntüleyebilecek.

Kısıtlı Seyirci

27. İstanbul Caz Festivali programı bu yıl hem açık hava mekânlarda hem de dijital platformda hayata geçiyor. Konserler, alınan pandemi önlemleri doğrultusunda kısıtlı seyirciyle düzenleniyor. Konserlerin çevrimiçi gösterimleri biletli olarak 5 Eylül-1 Kasım arasında festivalin dijital platformundan takip edilebilir.

Festival Programı

Nesiller Boyu Türkiye Cazı Tekrar Sahnede

Serhan Erkol

Türkiye’nin beğenilen caz müzisyenlerinden oluşan bir ekip, sizi yeşilliklerin içinde hem bedeninizi hem de ruhunuzu dinlendirmeye çağırıyor. Piyanist Selen Gülün’ün öncülüğündeki beşlinin her biri kendi alanında yıldız. Grupta Barış Doğukan Yazıcı, Serhan Erkol, Kağan Yıldız ve Ferit Odman yer alıyor. Üstelik ekibe sahnede iki önemli isim daha eşlik ediyor; ülkemizin önemli caz vokallerinden Sibel Köse ve Ece Göksu. Sosyal mesafe kollansa da caz severleri birbirlerine yaklaştıracak bu etkinlik, iki yıl önceki Nesiller Boyu Türkiye Cazı gecesini gelenekselleştirmeye doğru atılan bir adım olma özelliğini de taşıyor. (2 Eylül Çarşamba 21.30, Sultan Park – Swissotel The Bosphorus, Selen Gülün Quintet feat. Sibel Köse & Ece Göksu)

Kent Ozanından Müzikal Hikâyeler

Üzgün bir günün akşamında Can Güngör, stüdyosundan eve dönerken “Yalnız ölmeyeceğim değil mi?” diye kendine sordu, bunun üzerine o an yazdığı şarkıyı kaydedip internete yükledi. “Yalnız Ölmek” şarkısında o kadar çok insan kendini buldu ki birçok uyarlaması yapıldı, dilden dile dolaştı. Müzik eleştirmenlerince kent ozanı yakıştırması yapılan Güngör’ün müzikal kariyeri de hızlı adımlarla ilerledi. Bu yıl 15 parçalık albümü Sular Dar’ı yayımlayan müzisyen, sakin, coşkulu ve tekinsiz tınılarıyla dinleyicinin dikkatini çekti. Güngör albümü için, “Birçok farklı müzikal uca; şarkı yazımı, form, aranjman ve orkestrasyon olarak ulaşma çabasını barındırıyor” diyor. Bu gayretini sahnede de, yer yer şarkıların yeni versiyonlarıyla ortaya koyuyor. Kent ozanının hikâyelerine Swissotel.The Bosphorus’un açıkhava bahçesinde kulak verebilirsiniz. (3 Eylül Perşembe 21.30, Swissotel The Bosphorus, Can Güngör)

Dünyaya Seslenen Ritimler, Vitrin’in En Yükseği

Festival katılımcılarının dikkatine: BaBa Zula, uzun zamandır konser vermedi, enerjisi ve heyecanı yüksek olacak. Sosyal mesafe kurallarının dikkate alındığı konserde bu seferlik halay olmayacak ancak kendi alanınızda dans edebilirsiniz! Gecede yer alacak diğer ekip ise sahnelerini “kazma, kürek ve yıkım” olarak anlatan Make Mama Proud. Garage, stoner, desert rock ve blues’dan ilham alan grubun müzik dağarcığı oldukça geniş. (7 Eylül Pazartesi 20.00, Feriye, Baba Zula // Make Mama Proud, Vitrin Geceleri)

Anadolu’dan Saykedelik Yorumlar

Bahçeden bahçeye uzanan kır düğününde renkli ampullerin altında, saykedelik tınılar eşliğinde halay çektiğiniz bir gece… Ayyuka’nın son albümü Maslak Halayı, dinleyenlere böyle hissettiriyor. Doğaçlama müzik yapma hevesiyle tohumları Samsun’da atılan ve Eskişehir’de filizlenen topluluk, 70’ler saykedelik müziği ve Anadolu rock müziği temeline alarak surf rock, funk, punk ve arabesk türlerini bir araya getiriyor. Ayyuka, ilk albümlerinden bu yana form değiştirmeye devam ediyor. Sözler yerini daha çok melodiye bırakıyor. Grup, sözsüz müzikleri daha çok sevmesinin nedenini doğaçlama konusunda sınırlarının olmamasına bağlıyor. Bu da Ayyuka’nın her sahnesinde şarkıların bambaşka versiyonlarını dinlemek anlamına geliyor. Ortaköy’deki Feriye’nin denize nazır sahnesini Ayyuka’ya devredecek isimler arasında ise yaptıkları müziği elektrik folk olarak adlandıran, birçok uluslararası festivalde adını duyuran Yasak Helva ve çok katmanlı müzik evrenini elektronik dokunuşlarla genişleten Pitohui var. (8 Eylül Salı, 18.30, Feriye, Ayyuka // Pitohui // Yasak Helva, Vitrin Geceleri)

Festivalden Elektronik Sesler Yükseliyor

Festivalin bu yılki son Vitrin Gecesi, yerli elektronik tınılara adandı. Feriye’nin sırtını Boğaz’a yaslayan sahnesi Guguou, Tuğçe Şenoğul ve Islandman’e emanet. 2017’de Güneş Terkol’un São Paulo Bienali’ne davet edilmesiyle müzik hayatına başlayan Guguou, popüler sesleri elektronik tonlarla zenginleştiriyor. Müzikal kariyerine karanlık synth’lerin başrolde olduğu Seni Görmem İmkânsız ve Kahinar gruplarıyla başlayan Tuğçe Şenoğul, gecenin bir diğer konuğu. Yer aldığı gruplardan miras kalan karanlık melodileri özgün şarkı sözleri ve güçlü vokaliyle birleştiren müzisyen, kariyerine solo devam ediyor; geceye son albümü Gölgelerine’den şarkıları da getiriyor. Gecenin kapanışını müzisyen ve prodüktör Tolga Böyük’ün bağımsız müzik projesi Islandman yapıyor. Dans müziği konusunda yeteneklerini kanıtlayan ve ilk teklileri Ağıt’la dünyaya açılan topluluk, şamanik tınıları elektronik müzikle buluşturuyor. (9 Eylül Çarşamba, 18.30, Feriye
Islandman // Tuğçe Şenoğul // Guguou, Vitrin Geceleri)

Buraların Şarkıları: Kardeş Türküler

Kardeş Türküler

Balkanlardan Mezopotamya’ya bu toprakların özgün ezgileri ve danslarını aslını kaybetmeden yaşatıyorlar. Yüzlerce yıllık hikâyeleri, yirmi yedi senedir İstanbul’dan Avustralya’ya, Fas’tan Avrupa’ya dünyanın her köşesine taşıyorlar. İsmiyle müsemma Kardeş Türküler, tüm zenginliklerden beslenen müziği ve kendi tanımıyla “çok kültürlü bir coğrafyada kardeşlik içinde bir arada yaşama umudu”yla festivale geliyor. Gruba orijinal müzikal projelerin mimarı Tuluğ Tırpan, Arnavut besteci ve şarkıcı Elina Duni cazı yerel motifleriyle bezedikleri müzikleriyle eşlik ediyor. Geceyi Andalusia Trio’nun oryantal ezgileri başlatıyor. Kutuplaşmaların ve önyargıların ortadan kalkacağı, müzikle kardeşlik köprülerinin kurulacağı bu yazdan kalma akşamda farklı dillerde olsa da hepsi tanıdık şarkılarla kalbiniz ısınacak. (10 Eylül Perşembe, 20.00, İstanbul Açık Hava Gösteri Merkezi Kuruçeşme, Kardeş Türküler ve konuklar Tuluğ Tırpan & Elina Duni // Andalusia Trio)

İlginizi çekebilir:  Yeldeğirmeni'nde Sanatla Dolu Bir "Apartman"

Manouche Cazı, Alaturka ile Buluşuyor

Bu renkli konserde sahnede kuşağının önde gelen gitarist ve bestecilerinden Bilal Karaman’ın öncülüğündeki MANOUCHE A LA TURCA var. Topluluk, Fransız Gypsy cazını tanıdık melodilerle harmanlıyor. Karaman’a sahnede Guiness rekorlarına dünyanın en hızlı kemancısı olarak adını yazdıran Muhammed Yıldırır, babası gibi klarnet üstadı Ramazan Sesler, birçok türde özgün işlere imza atan Özgün Bora ile akustik ve kontrbas yetenekleriyle festivallerin gözdesi Baran Say eşlik ediyor. Konserin açılışını ise Genç Caz finalistlerinden neoklasik besteci ve piyanist Büşra Kayıkçı yapıyor. Piyanist, iç mimarlık kariyerinde öğrendiği çok disiplinli çalışma alışkanlığını, piyanosundan çıkan melodilerle dinleyiciye hissettiriyor. İstanbul Açık Hava Gösteri Merkezi Kuruçeşme’de gece sakin başlıyor, coşkulu tınılarla sonlanıyor. (12 Eylül Cumartesi, 20.00, İstanbul Açık Hava Gösteri Merkezi Kuruçeşme, Bilal Karaman’s MANOUCHE A LA TURCA feat. Muhammed Yıldırır & Ramazan Sesler // Büşra Kayıkçı)

Anadolu Hikâyeleri, Caz Melodileri

Büyüdüğü toprakların müziğinden kopmayan ama bu melodileri evrensel standartlarda sunan müzisyen Jülide Özçelik, “insanların huzur bulacağı, sakinleşeceği bir yer” olarak anlattığı Nefes albümüyle sahnede. Türküleri kendi yorumuyla seslendirecek Özçelik’e yerli caz müzik sahnesinin sevilen isimleri Cem Tuncer, Ediz Hafızoğlu, Efecan Tuncer, Ercüment Orkut enstrümanlarıyla eşlik edecek. Gecenin bir diğer konuğuysa kendi beste ve aranjmanlarıyla müzikseverlere renkli yolculuklar sunan piyanist Bilge Günaydın. Piyanist, ilk albümü Daydreams’in şerefine vereceği konserde dinleyicilere hayatın tempolu akışından bir nebze uzaklaştıracak, melodiler yoluyla öznel dünyasının kapılarını açacak. Bu müzikal yolculuğun başlangıç noktasıysa The Marmara Esma Sultan Yalısı olacak. (14 Eylül Pazartesi, 20.00, The Marmara Esma Sultan Yalısı
Jülide Özçelik // Bilge Günaydın Quintet “Daydream”)

Vitrin: “Türkiye Güncel Müzik Buluşması” Bu Yıl Çevrimiçi Düzenleniyor

“Vitrin: Türkiye Güncel Müzik Buluşması” festival kapsamında bu yıl dördüncü kez 7-9 Eylül arasında düzenleniyor. Yerli sahnenin başarılı müzisyen ve topluluklarının daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamak amacıyla hayata geçirilen Vitrin kapsamında, üç günde gerçekleştirilecek sekiz konseri, festival izleyicisiyle beraber dünyanın önde gelen festival ve etkinliklerinin yöneticileri de çevrimiçi takip edecek. Böylece başta Avrupa olmak üzere dünyanın dört bir yanından çok sayıda uluslararası müzik profesyoneli, Vitrin konserlerinde sahneye çıkacak Türkiye’den müzik gruplarını daha yakından tanıma fırsatını bu yıl da yakalayacak. Projeye verdiği destekle +1 de cazseverlerin keyfine artı bir katacak.

Festival afişi

27. İstanbul Caz Festivali afişini Onur Aşkın tasarladı. Tasarım danışma kurulu Uğurcan Ataoğul, Pemra Ataç ve Kenan Ünsal’dan oluşuyor. Festivalin tanıtım filminin müzikleri Cem Tuncer, filmin illüstrasyonu ise Baran Baran tarafından yapıldı.

Festivalin Yaşam Boyu Başarı Ödülleri

Barbaros Erköse

27. İstanbul Caz Festivali’nin Yaşam Boyu Başarı Ödülleri, Türkiye’de caz müziğine değerli katkıları ile tanınan iki önemli isme; caz müzisyeni Atakan Ünüvar ve klarnet sanatçısı Barbaros Erköse’ye veriliyor. COVID-19 önlemleri sebebiyle bu yıl festivalin Yaşam Boyu Başarı Ödülleri, sanatçılara, herhangi bir tören düzenlenmeksizin, sağlık kurallarına uygun şekilde ulaştırılacak.

Parklarda Caz…

Parklarda Caz etkinliğinden. 2018.

İstanbul Caz Festivali kapsamında bu yıl 18. kez düzenlenen Genç Caz konserleri için başvuruda bulunan grup ve solo projeler arasından 11-12 Temmuz tarihlerinde Salon İKSV’de yapılan değerlendirme sonrasında seçilen isimler Afroloji, An Quartet, Büşra Kayıkçı, Deli Bakkal, Saynur Eren Quartet ve Udgang Trio oldu. Seçilen grup ve solo projeler, 27. İstanbul Caz Festivali’nin Parklarda Caz konserleri kapsamında İstanbul’un çeşitli semtlerindeki parklarda izleyici karşısına çıkacak. Genç Caz konserlerinin ayrıntılı programı yakında açıklanacak.

Festival Biletleri

27. İstanbul Caz Festivali’nin dijital platformunda yayımlanacak konserlerin biletleri 2 Eylül Çarşamba günü 10.30’dan itibaren, biletix.com adresi üzerinden 20 TL fiyatla satışa sunulacak. İzleyiciler ayrıca çevrimiçi izlenebilecek konserlerin tamamını 125 TL fiyatla kombine olarak da satın alabilecek.

Üyelikleriyle İKSV’nin sene boyunca gerçekleştirdiği tüm etkinlikleri destekleyen Lale Kart üyeleri, İstanbul Caz Festivali konserlerinin biletlerini indirimli fiyatlarla öncelikli olarak alabilecek. Biletler, Siyah ve Beyaz Lale Kart üyeleri için 31 Ağustos Pazartesi; Kırmızı, Turuncu ve Sarı Lale Kart üyeleri içinse 1 Eylül Salı günü 10.30’da ön satışa çıkıyor. Siyah ve Beyaz Lale Kart üyeleri biletlerini Biletix üzerinden %25; Kırmızı, Turuncu ve Sarı Lale Kart üyeleri ise %20 oranında indirimle satın alabiliyor.

Eczacıbaşı Kültür Sanat Kart ile öğrenimini Türkiye’de sürdüren 18-25 yaş arası 2000 üniversite öğrencisi, 2020 sonuna dek İKSV etkinlikleri ve İstanbul Modern’de kullanabilecekleri 250 TL’nin sahibi oldu. 2 Eylül Çarşamba günü 10.30’dan itibaren, Eczacıbaşı Kültür Sanat Kart sahipleri de kartlarını kullanabiliyor.

Açık Hava Mekan Biletleri de Satışta 

27. İstanbul Caz Festivali’nin açık hava mekânlarda gerçekleşecek konserlerinin biletleri de biletix.com adresi üzerinden satın alınabiliyor. Tam biletlerin yanı sıra öğrenciler için indirimli biletler de satışta.

Çevrimiçi ve açık hava mekânlardaki konserlerin bilet satışlarıyla ilgili ayrıntılı bilgiyi caz.iksv.org sayfasından inceleyebilirsiniz.

Festival, Müzik Endüstrisinde Cinsiyet Eşitliğini Desteklemeye Devam Ediyor

İstanbul Caz Festivali geçtiğimiz yıl katıldığı, uluslararası müzik endüstrisindeki cinsiyet eşitliğini denetleyen Keychange programının hedeflerini bu yıl da takip ediyor. Müzik festivali programlarında 2022 yılına kadar en az yüzde 50 oranında cinsiyet dengesini sağlama sözünü içeren Keychange programı, müzik sektöründe cinsiyet eşitliğini teşvik eden İngiltere merkezli öncü bir uluslararası girişim. İstanbul Caz Festivali’nin 2019 yılında katıldığı Keychange’e şu anda dünya çapında 300’ün üzerinde festival destek veriyor. Türkiye’den Ankara Caz Festivali, Bozcaada Caz Festivali ve PSM Caz Festivali de Keychange katılımcıları arasında yer alıyor.

Previous Story

San Sebastian Film Festivali’nde Bir TRT Ortak Yapımı: “İki Şafak Arasında”

Next Story

Burak Çevik’in Videosu New York Film Festivali’nde

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.