Pelda Aytaş, ‘’İkona’’, Bez üzerine nakış ve kumaş, 2023.

“Yeni ve Şimdi” CerModern’de

Genç sanatçıların “şimdi"ye odaklanarak ve "yeni" perspektifler sunduğu “New: Now / Yeni: Şimdi” sergisi, Ankara CerModern'de. Küratörlüğünü Atilla Güllü’nün yaptığı sergi 18 Şubat’a kadar açık.

Ankara’nın modern sanat merkezi CerModern, genç sanatçıların “şimdi”ye odaklanarak ve “yeni” perspektifler sunduğu “New: Now / Yeni: Şimdi” sergisine ev sahipliği yapıyor. Atilla Güllü’nün küratörlüğünde izleyicisini çağın sanatsal dinamikleriyle buluşturan sergi, 18 Şubat’a kadar görülebilecek.

Kurgu, Düş ve Hayal

“New: Now”  küratörü Atilla Güllü, sergi için “Yaşanan ve öğrenilen deneyimler bütününden beslenen kurgu/düş/hayal ve yaratıcı pratik, neredeyse sonsuz öğrenme kapasitesi, bir erk sayılabilecek tükenmez bir enerji, yoğun/sürekli/verimli çalışma, dipsiz ve nedensiz bir neşe ile birleşince genç sanat düşüncesi belirginlik kazanır,” diyor.

Emirkan Cörüt, İsimsiz, 150×100 fotoğraf fine art baskı, 2019

Güllü, başkentin modern sanat merkezi CerModern’in ana salonunda yer alan  genç sanatçıların çalışmalarını  şu sözlerle anlatıyor:

Hesen Chalak, ‘’Upopa Epops – Carduelius Caduelius-Fringillidae’’, ink on the rapido on the glass, 2021.

“Yaklaşık yüz yıllık bir mekan olan CerModern 15 yıl önce bir ‘gençlik aşısı’ ile yeni hayatına başladı. Çok enteresan bir rastlantı ki, lokomotife karşılık gelen ‘cer’ çeken, çekici anlamına geliyor, sanat tarihi bağlamında ‘avangard’ı hatıra getiriyor. Geniş ana salonunda genç sanatçıların çalışmalarının yer alacağı ‘New:Now’ sergisi bu birikime anlamlı bir selam vererek, tarihsel mirasla yeni, güncel ve avangard olanın arakesitine dair güçlü bir metafor sunuyor.

“Süreç içinde yoğun bir dikkatle izleyegeldiğimiz, çalışmalarıyla öne çıkan, geleceği şimdiden izleyicilere hissettirdiklerini düşündüğümüz 30 yaş civarı ve daha genç değerli sanatçıları CerModern’in büyük ustaları konuk ettiği ortama, ana salona davet ettik. Tam bir yıl önce yine aynı mekanda CerModern yönetimi ile birlikte düzenlediğimiz ‘Genç Buluşma’ sergisi bizlere yol açtı, harika dönüşler ve deneyimler armağan etti. Sanatçı dostlardan ve izleyicilerden gelen destek ve teşvikle New: Now/Yeni: Şimdi sergisini sunmaya karar verdik ve her yıl tekrarlayarak kurumsal bir pozisyon almaya niyetliyiz.

“Samimi dileğimiz sanatçı gençlerin ve ifadelerinin/meramlarının izleyicilerle samimi bir arakesit oluşturmasını sağlayarak barış, sevgi, yenilenme, sevinç ve hareket yönünde zincirleme bir reaksiyon başlatmalarıdır.”

Genç Sanatçılar

CerModern Instagram sayfasında  “New: Now / Yeni: Şimdi” sergisinde yer alan bazı genç sanatçıların, işleri, hangi konulara ve kavramlara odaklandıkları ise şöyle anlatılıyor:

Hilal Çınar Arapoğlu

Sanatçının eserlerinde mekan, dinamik bir rol oynar; boşluklarla doluluklar arasındaki ince denge, eserlerinin derinliğini ve katmanlılığını belirler. Böylece izleyiciye uzaktan ve yakından farklı bir deneyim sunar. Eserlerinin dış yüzeyi genellikle estetik bir bütünlük oluştururken, yakından incelendiğinde içsel bir dünyanın kapılarını aralar. Sanatçı, izleyiciyi dış dünyanın ötesinde, bireyin kendi iç dünyasına yönlendirerek asıl çatışmanın içsel bir mücadele olduğunu vurgular. Gündelik yaşam karşısında bireysel dönüşümler ve içsel keşifler, çalışmalarının temelini oluşturur. Somut ve sembolik göstergelerle oluşturduğu sığınaklar, kişisel ve toplumsal olaylar karşısında bireylerin tutumlarını yansıtır.

Hilal Çınar Arapoğlu ‘’Geceye Yolculuk’’

Ceren Su Çelik

Sibernetik ile sanat formları arasındaki kesişim üzerine düşünen multi-disipliner bir sanatçı. Resim, bilgisayar tabanlı görselleştirme, ses, video ve yapay zeka gibi farklı medyumların birleşimiyle, bu medyumlar arasındaki sınırları bulanıklaştırmayı hedefliyor. Sanatçı, modern dünyada insanlık ve teknolojinin yan yana gelişini araştırır. Ceren Su’nun eserleri, siborgları ve melezleştirilmiş unsurları bir araya getirerek, süreç odaklı bir ifadeyi somutlaştırır, doğal ve yapay dünyalar arasında devam eden diyaloğu inceler. İzleyiciyi yerleşik anlatılardan kopuk, yeni çağrışımlar ve yorumlar oluşturmaya teşvik eden, mantığı aşan formlar yaratmayı amaçlar. Çelik’in eserleri hiçbir zaman yapının tamamını ortaya çıkarmayarak, izleyiciye tarihsel kısıtlamalardan kopuk, kendi yorumlarını şekillendirebilecekleri bir alan sunar.

Ceren Su Çelik, ‘’Semi-Allogeneic Bone Apparatus, Oil on paper, 2023.

Deniz Satır

Finlandiya’nın Tampere kentinde yaşayın Deniz, kumaş illüstrasyonlarını farklı teknikler kullanarak dokuma halısına dönüştürerek hayalperest tasarımlar ve şekillerle sunar. Önce pamuklu kumaş üzerine taslağı çizmek ve ardından tufting tabancası, geleneksel yatay dokuma tahtası ve punch needle gibi dokuma araçları kullanarak detaylı bir şekilde nakış yapmaktır. Farklı renk ve dokuları kullanarak endişe ve iç sıkıntıları yansıtmayı amaçlar. Eserleri, baskıcı ortamları ve özanlayış üzerindeki olumsuz yansımaları oldukça yansıtmaktadır. Bu bağlamda, eserlerinin karakteri, beraberinde getirdiği ironi ile geleneksel dokuma ile varoluşsal eleştiriler arasında bir köprü kurar.

İlginizi çekebilir:  Botticelli’ye 40 Milyon Dolar
Deniz Satır, Duvar Halıları

Mustafa Yılmaz

Çalışmalarında medyanın iktidarlığı ve iktidar-medya ilişkilerine, eleştirel söyleyiş ile sorgulayıcı bir tavırla yaklaşıyor. Günümüz medyasında sansürler, parazit gibi üzerinde yaşadığı bedene bağlı olarak yaşama özelliği gösterir ve beden üzerinde yaşarken, aynı zamanda bedene zarar verir. Bu zararla beraber çirkin olan her şey normalleşse, kaos, kriz ve şiddet evimizin bir parçası haline gelse de görebilen gözü hiçbir sansür örtemez düşüncesi ile içinde bulunduğumuz durumları ve güncel yaşamı gözlemleyerek, içsel hesaplaşmalarını ve düşüncelerini çalışmalarına aktarıyor.

Mustafa Yılmaz, ‘’Parazit Serisi’’, Tuval üzerine yağlıboya, 2023.

Ülkü Erbey

Sanatçının, geçmişi izleyiciye aktarabileceği en iyi araç, geçmişe ait görsel anılar ve anımsatıcı nesnelerdir. Çünkü görsel anılar onun için sıkıştırılmış bir an nesnesidir. İçsel bir gezintinin somutlaştırılmış hâlidir. Kendi zihnindeki karmaşık dünyayı anlatır. Geçmişten gelen nesnelerin ve görsel anıların çağrıştırdığı duyguların izini sürer, kendi belleğindeki anılarla da bağlantı kurar. Geçmişe ait her nesne birer anıdır. Bu nesneler üzerinde yaptığı uygulamalar ise hikâyelere yeni bir katman ekler.
Yapıtlarda, zamansal bir katmanlaşma görülür. Görsel anılarla çalışması, geçmişi günümüzde yaşamak anlamına gelir. Eski olan bir nesnenin üzerine şu anda yaptığı bir uygulama, geçmiş ve an arasında bir köprü kurar. Bu köprü bir zaman tünelidir ve bilinç dışına giden yola götürür.

Ülkü Erbey, ‘’Sözlerim Ayaklarıma Takılıyor’’, Kağıt üzerine karışık teknik, 2023.

Ekin Çifter

Kâh içtepinin kâh içgüdünün sokağından geçen dürtü, görmezden gelinemeyen bir kaşıntıymışçasına üretim sürecinde düşünmeye, araştırmaya, eyleme sevk edilir. Sanatçı bu kaşıntının varlığını ve dolayısıyla ona tanıklık etme gerçekliğini anlatmak adına; kaşıntının sadece kendisini değil, aynı zamanda ortaya çıktığı durumu da anlamaya ve ifade etmeye uğraşır. Bu ifadenin genişleyip büzülmesine olanak tanıyan dil ve bileşenleri, Çifter’in üretimine kimi zaman biçim, kimi zaman içerik veyahut kuram aracılığıyla nüfuz eder. Sanatçının printed matter, çizgi roman ve moving image alanında yoğunlaşan pratiği, gündelik sahnelerden şiirsel kesitler ortaya çıkarmak, bu anların naifliğini ve absürtlüğünü yakalamak ile ilgilenir. Harften ifadeye; sütundan yapıya; uzuvdan bedene uzanan ölçek; şekil ve renk ilişkileriyle bir bakıma deneysel oyunlar yaratmak adına sanatçıya kılavuzluk eder.

Ekin Çifter, ‘’Öpücük Kelimesini Seviyorum’’, Kağıt üzeri guaj, 2019.

Pelda Aytaş

Tanıklıklarını ve deneyimlerini aktararak, günlük ritmin içindeki çatlaklardan sızarak, kimi zaman sezgilerine, kimi zaman da gözlemlerine dayanarak ürettiği eserlerinde sanatçı, gündelik hayatın sıradan anlarını ve olaylarını, mekânı öznel ve kolektif hafızanın bir alanı olarak ele alıyor. Mekan, kimlik ve insan üçlemesinde hakim olan en temel durum dönüşümdür. Devinim ve dönüşüm üzerinden kurgulanan bu denklemde öznelerin, ara elemanların ve durumların rolleri sürekli olarak değişir. Sanatçının eserlerinde mekan, aidiyeti üreten özne konumunda varlığını ortaya koyar. Gündelik hayat tamamen kendimizi ifade etiğimiz ilişkiler üzerinden kendimizi gerçekleştirdiğimiz fiziksel bir alanı sunar ve sanatçı gündelik hayatın eleştirisini yaparken Hegel’in “Aşina olunan bilinemez.” Sözünden esinlenmiştir. Sanatçı, bu görüşüyle eserlerinde iç mekânda sergilediğimiz rollerin ardını görmeye bir kapı açmıştır. Gündelik hayat pratikleri eserde yeni bir karaktere bürünürken zaman zaman ironik bir hal alır.

Pelda Aytaş, gazete, Bez üzerine nakış ve kumaş,25*30 cm ,2023

Okyanus Çağrı Camcı

Sanatçı, kuir ve toplumsal cinsiyet kavramları üzerine yoğunlaşıp bireylerin toplumdaki yerini sorgulamaya yönelik üretimler yapmaktadır. Aile çatısı altında birleşen, birbirinden farklı konumda olan bireylerin ikili ilişkilerini ve gizlediği duygularını, “kutlamalar veya açılmalar” adı altında izleyiciye aktarmaya çalışıyor. Aile içinde çeşitliliğin olabileceğini, bireylerin kimliklerinin farklılıklarını inceliyor. Buna paralel olarak kadın ve öteki kavramlarına temas etmeyi amaçlar. Boya resminin yanı sıra üretimlerine göre disiplinlerarası çalışır. Üretim sürecinde otobiyografik hikayesinden besleniyor. Hayatına aldığı veyahut etkileşim kurduğu insanlara göre başka hayat hikayelerini çalışmalarında işliyor. Hikayelerin dünyayı farklı perspektiflerden görmeyi sağladığına inanmaktadır. Travmaları, bozuk anıları ve sosyal sorunlar ilgisin merkezindedir. Sanatçı kimliğinin yanı sıra kendini aktivist olarak da tanımlıyor. Trans kimliğinden ötürü hak mücadelesi sanatını besliyor. Ataerkil zihniyete karşı çalışmalarıyla yeni düşünme alanları yaratmaya çalışıyor.

Okyanus Çağrı Camcı, Düşüş, tuval üzerine yağlı boya, 100 x 150 cm, 2024

New:Now, 18 Şubat tarihine kadar Ankara Cermodern’de görülebilir.

Previous Story

Sofia Crespo, Refik Anadol’un İzinde

Next Story

Gündelik Yaşam Keşfi: MOTUS

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.