Küratörler Vasıf Kortun ve Manuel Borja-Villel son günlerde istifa kriziyle gündeme gelen çağdaş sanat sergisi Documenta ile ilgili bir açık mektup yayınladı. Geçtiğimiz günlerde, Almanya’nın Kassel kentinde beş yılda bir gerçekleşen Documenta’nın seçim komitesinin tamamı anti-semitizm tartışmalarının ardından istifa etti. Bu durumla ilgili olarak ortak bir mektup kaleme alan Kortun ve Borja-Villel’in yazısı e-flux’ta yayınlandı. İkili mektupta, Documenta’nın onlarca yıldır sanat dünyasının referansı olmasına, çağın ruhuna işaret etmesine rağmen şimdi her şeyden çok vebalı bir Avrupa’nın belirtisi haline geldiğini yazdı.
Mektup şöyle devam etti: Kültür ve kültür kurumlarının, liberal olmayan güçlerin fethetmeye hazır olduğu bir savaş alanına dönüştüğü giderek daha açık bir şekilde görülüyor. Son Documenta’ya yönelik saldırılar ve onun yönetimini yeniden düzenlemeye yönelik karşı eylemler bunu kanıtlıyor. Bir zamanlar deneyim ve özerklik alanı olan sergi, artık bir kontrol alanı haline geliyor. Tarihsel olarak Documenta 5’ten beri direktörler ve ekipleri yaratıcılık konusunda tamamen özgürdü. Bunun yerine yeni atanan Fridericianum ve Documenta Gmbh direktörünün işlevi kontrol ve siyasi denetim gibi görünüyor. Birkaç ay önce ikimiz de bireysel olarak bir teklif sunmaya davet edildik. Ancak ortak bir teklif yapmaya karar verdik ve bu teklif seçim komitesi tarafından kabul edildi ve hatta tartışıldı. Ancak daha sonra Documenta’dan başvurumuzun formalite gereği “sonlandırılması” gerektiğini belirten bir mektup aldık. Projemiz seçim komitesi için ilgi uyandırıcı olmadığı için göz ardı edilmiş olsaydı söyleyecek hiçbir şeyimiz olmazdı. Ancak komite projeyi tartıştıktan sonra formaliteden elenmek garipti. Documenta ile ilgili son haberler, önce Ranjit Hoskote’un, ardından Bracha Ettinger’in ve komitenin geri kalanının istifası, sanatsal değil politik olduğunu düşündüğümüz bir krizin kanıtıdır. Bizi ifşa etse bile bunu kamuoyuna açıklamayı etik buluyoruz. Bizim için esas olan sadece bir kurumun özerkliği değil aynı zamanda Documenta’nın da ayakta kalmasıdır.
ArtDog Istanbul basılı dergi satış noktalarını görmek için tıklayın.
Kapak Görseli: Mustafa Kemal Atatürk, Ankara’da açılan bir sergide heykeli incelerken, 1934, BYEGM
Kapak Tasarımı: Burcu Ocak
“Avrupa’daki cadı avı”
Kortun ve Borja-Villel mektubun devamında şunları yazdı: En sıra dışı edisyonlarında da olduğu gibi Documenta’nın önemi sanatın rolünü ele alma ve tarihteki değişimleri anlamaya yönelik araçlar sunma kapasitesinde yatmaktadır. Teklifimizde de yazdığımız gibi Documenta’nın dünyayı anlamanın alternatif yollarına uyum sağlaması gerekiyor. Documenta statükoyu sorgulamaktan kaçınırsa ve kendisini sosyal senaryolarla sınırlandırırsa hepimiz kaybedeceğiz. Şu anda cevaplardan çok sorularımız var. Komitenin istifasına ne sebep oldu ve Ranjit Hoskote’a yönelik zulüm nasıl başladı? 2019’a ait karanlık bir belgenin ortaya çıkarılması ve uygun zamanda yayınlanması için yapılan kötü niyetli soruşturmanın emrini veren biri var mıydı? Olaydan sonra neden başka bir üye istifa etti? Museum Fridericianum ve Documenta Gmbh direktörünün rolü tam olarak nedir? Seçilen projenin hayata geçirilmesini kolaylaştırmak için mi orada yoksa tam tersi mi? Teklifimiz okunduktan sonra gizlilik sorunu nasıl ortaya çıktı? Belki de öne sürülen fikirler veya önerilen partnerlerin listesi Documenta’nın yeni ruhuyla uyumlu değildi. Ve son olarak Alman yetkililer, Documenta’nın da her müze veya sanat merkezi gibi toplumun korkularıyla, arzularıyla ve umutlarıyla baş edebileceği bir yer olduğunu ve bunu ancak yaratıcılık özgürlüğü garanti altına alındığında yapabileceğinin farkında mı?
Küratörler mektubu, “Ne yazık ki tüm bunlar, Avrupa’da ve yurtdışında Filistin’de barış çağrısı yapan aydınları hedef alan cadı avını yansıtıyor. Aynı zamanda boş bırakılan bir alanı doldurmaya yönelik çıkarlar var gibi görünüyor” cümleleriyle tamamladı.
Documenta’da ne olmuştu?
Geçtiğimiz hafta Documenta’nın seçim komitesinin tamamı istifa etti. Serginin gelecek edisyonunun sanat yönetmenini seçmekle sorumlu olan komite, anti-semitizm tartışmaları üzerine dağıldı. Geçtiğimiz yıl da anti-semitizm tartışmalarına sahne olan Documenta’daki son olaylar, komite üyesi Ranjit Hoskote’nin Filistin destekçisi olan ve Almanya Parlementosu tarafından 2019’da ‘yasadışı’ ilan edilen küresel “Boycott, Divestment, and Sanctions” (Boykot, Tecrit ve Yaptırımlar) hareketine ait bir mektubu imzalaması üzerine başladı. Documenta, şair Hoskote’nin Hindistan’daki Hindu milliyetçiliğini Siyonizm ile kıyaslayan bu mektubu imzalamasını “anti-semitik” bir hareket olarak yorumladı. Hoskote bunun üzerine, “Bu zehirli atmosferde, söz konusu konuların ayrıntılı bir şekilde tartışılmasına yer olmadığı açık” yazdığı bir mektupla istifa etti. Bu istifadan kısa bir süre önce de komitedeki İsrailli sanatçı ve filozof Bracha L. Ettinger, “İsrail’in yaşadığı karanlık zamanlardan” ötürü toplantılara katılamayacağını ve görevini bıraktığını açıklamıştı.