Vincent van Gogh, “The Painter on the Road to Tarascon” (Tarascon Yolundaki Ressam), 1888. Fotoğraf: Kulturhistorisches Museum Magdeburg, Resim Arşivi'nin izniyle.

Van Gogh Savaştan Sağ Çıkar Mı?

Van Gogh'un kaybolduğu ya da yok edildiği düşünülen altı tablosundan biri olan ve ressamın sadece başını ve gövdesini değil tüm vücudunu gösteren tek otoportresi “The Painter on the Road to Tarascon” (Tarascon Yolundaki Ressam) adlı esere ne olmuş olabileceği konusunda farklı görüşler var. Yine de eserin renkli bir fotoğrafının bulunması sanat tarihi açısından büyük şans.

Vincent van Gogh, 13 Ağustos 1888’de kardeşi Theo‘ya Fransa’nın Arles kentinde kaldığı süre içinde yaptığı toplam 36 tablo gönderdi. Çilekeş ressam her zamanki gibi kendisini acımasızca eleştiriyordu. Bir mektubunda “Aralarında hiç memnun olmadığım birçok resim var” diye yazıyor ve bunları sadece kardeşine artık evim dediği yer hakkında “belli belirsiz bir fikir” vermek için gönderdiğini ekliyordu.

Bu eserlerden biri olan ve sanatçıyı elinde sanat malzemeleriyle güneşli bir yolda yürürken gösteren 18’e 17 inç boyutlarındaki tuval üzerine yağlıboya otoportre, 1919 yılında Almanya’nın Magdeburg kentindeki Kaiser-Friedrich Müzesi (yeni adıyla Bode Museum) tarafından satın alındı. Böylece Van Gogh’un bir kamu koleksiyonuna giren ilk resimlerinden biri olarak tarihe geçti.

“Kendimi kutular, sopalar ve bir tuvalle yüklü olarak çizdiğim hızlı bir eskizim var”

“The Painter on the Road to Tarascon” (Tarascon Yolundaki Ressam) başlığını taşıyan bu eser, sanatçıyı çalışmaya giderken tasvir ediyor ve Van Gogh’un Arles’ta geçirdiği süre boyunca yaptığı ilk otoportre olduğu düşünülüyor. Vincent van Gogh kardeşi Theo’ya bir mektup yazarak son zamanlarda yaptığı bir dizi çalışmadan bahsederken şöyle diyordu: “Örneğin, güneşli Tarascon yolunda kendimi kutular, sopalar ve bir tuvalle yüklü olarak çizdiğim hızlı bir eskizim var.”

Bu eser, 1930’larda çekilen renkli bir fotoğrafla ölümsüzleştiriliyor; bu, müze personeli açısından kadersel bir karar, zira eserin kendisi İkinci Dünya Savaşı’ndan sağ çıkamayabilirdi. Ayrıca eserin fotoğraflanması, o dönem için nadir görülen ve oldukça maliyetli bir uygulamaydı.

Nazi Almanyası’ndan Kaçıp Yangına Tutuldu

Nazi Almanyası’nın modern ve kendi görüşüne göre “yozlaşmış” sanata karşı yürüttüğü ikonoklazmdan kıl payı kurtulan Tarascon Yolundaki Ressam, İkinci Dünya Savaşı sırasında Kaiser-Friedrich Müzesi’nin deposundan çıkarılarak İngiliz bombardımanından korunması amacıyla yakındaki Stassfurt kasabasında bulunan bir tuz madenine taşındı. Madenin içinde ayrıca Luftwaffe BMW jet motorlarının üretildiği bir fabrika da bulunuyordu. 12 Nisan 1945’te Amerikan birlikleri madenin bulunduğu bölgeye girdikten sonra bu maden alevler içinde kaldı.

İlginizi çekebilir:  Devlet Opera ve Balesi yeni sezonu açıyor

Madeni küle çeviren ve iki hafta boyunca devam eden yangının nedeni hâlâ belirsizliğini koruyor. 1943 yılında Müttefikler tarafından II. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında savaş bölgelerindeki kültürel varlıkların korunmasına yardımcı olmak amacıyla kurulan, daha çok Anıt Adamları (Monuments Men) olarak bilinen Anıtlar, Güzel Sanatlar ve Arşivler Dairesi Birimi’nde (Monuments, Fine Arts, and Archives Section Unit) görevli Binbaşı Michael C. Rossyangının ya “yağmalamak için mağaraya giren yerinden edilmiş kişiler tarafından” ya da “ikinci durumda, belki de ABD’li nöbetçilerin ihmali nedeniyle” çıkarıldığını, ancak kesin bir sonuca varmak için yeterli kanıt olmadığını belirtti. (Monuments Men and Women Vakfı tablo için 25,000 dolara kadar ödül teklif etmiştir.)

Söylentilere göre bu “yerinden edilmiş kişiler” fabrikada çalışan esir işçiler olabilir, ancak yağmalamanın bizzat Naziler tarafından yapılmış olması da bir o kadar muhtemeldir. Diğer olası suçlular arasında yerel vatandaşlar ve hatta Amerikan askeri personeli de bulunmaktadır.

Kayıp Eser Hâlâ Madende Olabilir

Tarascon Yolundaki Ressam, Van Gogh’un kaybolduğu ya da yok edildiği düşünülen altı tablosundan biri olarak biliniyor. Tablo kayıp olarak tarihe geçse de kimileri hâlâ madenin yakınlarınla bir yerde olabileceğine inanıyor. Alman teolog Martin Luther‘e ait bir el kitabı olan Wider Hans Worst de madende bulunmuş ve 1996 yılında mucizevi bir şekilde Magdeburg’a geri getirilmişti.

Tarascon Yolundaki Ressam, Van Gogh’un eserleri arasında önemli bir yere sahiptir, zira ressamın sadece başını ve gövdesini değil tüm vücudunu gösteren tek otoportresidir. Resim hiçbir zaman bulunamamış olsa bile, bu fotoğrafa sahip olduğumuz için şanslıyız.

Previous Story

Kuir Sanat ve Dayanışma Ağı Çevrimiçi Buluşuyor

Next Story

Pera Öğrenme’den Yetişkinler İçin Atölyeler

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.