Altı yılın ardından İstanbul serginizi gerçekleştiriyorsunuz. Bundan önceki eserlerinizde toplumsal olaylarla, bu olaylara bağlı hikâyeleri konu etmiştiniz. Bu sergide ne tür bir üretim pratiğine odaklandınız? Lise ve üniversitede resim bölümlerinde okudum. Üniversiteden mezun olduktan sonra resim yapmaya devam ettim. Zaman içerisinde pratiğim
Güneş Terkol’un kolektiflerle, performatif bir pratikle ürettikleri A Song to the World isimli iki yeni pankart eseri, 60. Venedik Bienali’nde Adriano Pedrosa’nın küratörlüğünü üstlendiği Yabancılar Her Yerde (Foreigners Everywhere) başlıklı sergide izleyici ile buluştu. CO.GE.S don Lorenzo Milani ve Casa Punto Froce
Venedik Bienali sırasında 9 Dragon Heads adlı uluslararası bir sanat grubunun düzenlediği Nomadic Party adlı uluslararası sergiye katılan sanatçılardan biriydiniz. Davet edilme süreciniz nasıl başladı, gelişti ve sonuçlandı? Süreç hakkında bilgi alabilir miyiz? Evet. Bu benim sanat hayatım için gerçekten çok önemli
Itziar Barrio, eserlerinde teknolojinin yozlaşmasını, bozulmuş yapıları, gücün nasıl el değiştirdiğini, emek ve sınıf çatışmalarını, kadın ve erkek rollerinin güç açısından nasıl yozlaştığını göstermeyi ve bu fikirler arasında gidip gelerek eser üretmeyi seven bir sanatçı. Bomb Magazine dergisine verdiği bir röportajda (2021)
Genç sinemacı Nehir Tuna’nın babasına ithaf ettiği ve hayatından otobiyografik izler taşıyan ilk uzun metraj filmi Yurt (Dormitory), dindar ve seküler kesim arasındaki siyasi kutuplaşmaların arttığı 90’lı yılların Türkiye’sinde babasının zoruyla dini bir yurda yerleştirilen genç Ahmet’i ve burada yakın bir dostluk
Sürekli olarak yeni eserler yaratmaya, yeni perspektifler üretmeye ve izleyicilerine yeni gözlem seviyeleri açmaya çalışan Keşfin Boyutları sergisi, Ekici’nin birbirini takip eden performanslarının her birini hem fiziksel hem de kavramsal olarak birbirine bağladığını gösteriyor. Essence, Cohesion Patterns Egg ve Panta Rhei adlı
Lady Bird (2017) ve Little Women (2019) gibi filmleriyle oyunculuktan yönetmenliğe başarılı bir geçiş yapan Greta Gerwig’in başkanlığını üstlendiği Ana Yarışma jürisinde, Ahlat Ağacı (2018) ve Kuru Otlar Üstüne (2023) gibi ödüllü filmlerin senaristi Ebru Ceylan, geçtiğimiz sene ilk Oscar adaylığını kazanan
ALİ AKAY Mardin Bienali Daha Uzaklara başlığı altında izleyiciyle buluşuyor. Bu başlığın içeriğini bir de sizden dinleyebilir miyiz? İçinde yaşamakta olduğumuz sorunların üzerinden geçerek daha uzaklara nasıl bakarak ilerleyebiliriz. Fena bir dünya içinde, fena sorunlarla birlikteyiz. Sanat bir yandan, siyaset ve toplumsal
İnsan Mardin’e ilk gittiğinde, günün hangi saati olursa olsun, uçsuz bucaksız bir şekilde uzanan Mezopotamya’ya baktığı an afallıyor. Öylesine uzanıp giden, ufuk çizgisi olmayan bu ova, yüzyıllardır ilham vermeye devam ediyor. 14 yıldır Mardin’i çağdaş sanatın merkezlerinden birine dönüştürmek, bölgeye sanatın dili
Bugün nerede olursanız olun, kadınların ellerine baktığınızda son yılların en hızla yaygınlaşan akımlarından birine rastlıyorsunuz: Yapay tırnaklar. Peki düğme iliklemek, telefonu tuşlamak, klavye kullanmak, kredi kartını kavramak, kutu içeceği açmak gibi en basit işleri bile yapmayı zorlaştıran bu yeni akımı, kadınlar nasıl