Kültür sanat alanında yeni sezonun açıldığı eylül – ekim aylarında, sinema takvimi de oldukça yoğun ve tatmin edici. Dünyada Venedik, Toronto ve Telluride gibi güz festivallerinde 2022-2023 ödül sezonunun öne çıkacak birçok yapımının prömiyeri gerçekleşirken, Türkiye’deki festivaller sinemamızın en yeni yapımlarını izleyiciyle buluşturuyor ve dünya festivallerinden heyecan uyandıran zengin birer seçki sunuyor.
Ünlü yönetmenler Altın Aslan için yarıştı
Son yıllarda The Shape of Water (2017), Roma (2018), Joker (2019), Nomadland (2020) ve The Power of the Dog (2021) gibi Oscar ödüllü yapımların ilk gösteriminin gerçekleştiği ve ödüllerle buluştuğu Venedik Film Festivali, güz sezonunun ilk festivali olarak 31 Ağustos-10 Eylül tarihleri arasında gerçekleşti. Festivalde Türkiye’yi temsil eden tek yapım, Orizzonti bölümünde gösterilen, Turan Haste imzalı kısa film Rutubet oldu. Önceki yıllar gösteriyor ki, 2022 sinema yılından hatırlarda kalacak birçok önemli yapım, festivalin ana yarışma bölümünde Altın Aslan için yarışanlar arasından çıkacak. 22 filmin yer aldığı yarışmada öne çıkan ve muhtemelen Türkiye’de de festivallerde ya da vizyonda izleme fırsatı bulacaklarımızdan bazıları şunlar:
In Bruges’ün yönetmen ve senaristi Martin McDonagh’ı filmin oyuncuları Colin Farrell ve Brendan Gleeson ile bir kez daha buluşturan dostluk filmi The Banshees of Inisherin
Alejandro González Iñárritu’nun Birdman ve The Revenant’ın ardından ülkesi Meksika’ya döndüren, varoluş krizindeki bir gazeteciyi takip eden Bardo, False Chronicle of a Handful of Truths
Ana de Armas’ı Marilyn Monroe rolünde izleyeceğimiz, Andrew Dominik imzalı biyografik yapım Blonde
Timothée Chalamet ve Taylor Russell’ın aykırı iki genci canlandırdığı, Luca Guadagnino imzalı roman uyarlaması Bones and All
Joanna Hogg’un Tilda Swinton’lı hayalet hikâyesi The Eternal Daughter
Ülkesi İran’da tutuklanmasıyla gündeme gelen Jafar Panahi’nin iki paralel aşk hikâyesi anlattığı son filmi No Bears
Florian Zeller’ın The Father ile başladığı, tiyatro uyarlaması üçlemesinin ikinci halkası, Hugh Jackman, Vanessa Kirby, Anthony Hopkins ve Laura Dern’li aile dramı The Son
Cate Blanchett’in dünyaca ünlü, kurgusal bir orkestra şefini canlandırdığı, Todd Field’ın yıllar sonra tekrar kamera arkasına geçtiği Tár
‘90’ların ünlü oyuncusu Brendan Fraser’in performansıyla dikkat çeken Darren Aronofsky imzalı baba-kız draması The Whale
Aynı zamanda festivalin açılış filmi olan, Amerikan bağımsız sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Noah Baumbach’ın Adam Driver ve Greta Gerwig’li kara komedisi White Noise
Toronto’da heyecan verici galalar
Okyanusun öteki tarafında, 8 Eylül’de başlayan Toronto Film Festivali, 18 Eylül’e dek sürüyor. Cannes ve Venedik’te prömiyerini yapmış, dünya sinemasının birçok önemli yapımının yanı sıra özellikle ABD yapımı birçok film dünya prömiyerini, büyük ödülünü halkın seçtiği Toronto’da gerçekleştiriyor. Toronto’nun merakla beklenen galalarından bazıları ise şöyle sıralanıyor:
Bu yıl Oscar yarışında Almanya’yı temsil edecek, daha önce de beyaz perdeye uğramış romanın yeni uyarlaması, Daniel Brühl’ün başrolünde yer aldığı All Quiet on Western Front
Sam Mendes’in sinemanın büyüsünden ilham aldığı, 1980’lerde geçen, Olivia Colman ve Colin Firth’ü buluşturan dönem filmi Empire of Light
İki yıl önce gizemi ve mizahı, renkli karakterleri ve yıldız oyuncularıyla kendine geniş bir hayran kitlesi edinen Knives Out’u bir seriye dönüştürecek yeni film Glass Onion: A Knives Out Mystery
Upuzun kariyeri boyunca yıldız yönetmen Steven Spielberg’ün prömiyeri Toronto’da gerçekleşen ilk filmi olma özelliği taşıyan, yarı-otobiyografik büyüme hikâyesi The Fabelmans
Çocukluk arkadaşlarına bira götürmek için New York’tan Vietnam Savaşı’nın ortasına giden bir adamın hikayesini anlatan Peter Farrelly imzalı The Greatest Beer Run Ever
Aynı zamanda festivalin açılış filmi olan, Suriye’deki savaştan Rio’daki Olimpiyat Oyunları’na uzanan ilham verici hikayesiyle Sally El Hosaini imzalı The Swimmers
Ayvalık Film Festivali yeniden doğuyor
Birkaç yıldır sinema tutkusunu ve festival ruhunu Ege sahillerine taşıyan, kendine özgü bir festival deneyimi vadeden Ayvalık Film Festivali, yeni yapılanmasıyla bu yıl da sinema izleyicisini Ayvalık’a çağırıyor. Seyir Derneği tarafından düzenlenen ve 16-21 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek festival, Cannes Film Festivali’nde öne çıkan birçok ödüllü yapımın Türkiye’deki ilk adresi oluyor. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
Bu yıl Oscar yarışında Güney Kore’yi temsil edecek olan, Cannes Flim Festivali’nden En İyi Yönetmen ödülü kazanan ve araştırdığı cinayetin şüphelisi kadına aşık olan bir dedektifin hikâyesini anlatan Decision to Leave
Aile dramlarıyla ünlü Japon yönetmen Hirokazu Kore-eda’nın, Cannes’da başrol oyuncusu Song Kang-ho’ya En İyi Erkek Oyuncu ödülü kazandıran yeni filmi Broker
Bu yıl Oscar yarışında Polonya’yı temsil edecek olan ve Jerzy Skolimowski’nin bir eşeğin Polonya’daki bir sirkten başlayıp İtalya’daki bir mezbahada sonlanan hikâyesini anlattığı Cannes Film Festivali Jüri Özel Ödülü sahibi EO
Claire Denis’in Cannes Film Festivali Jüri Büyük Ödülü sahibi, tansiyonu yüksek ilişki draması Stars at Noon
Avrupa sinemasının toplumsal gerçekçilik akımıyla özdeşleşmiş yönetmen ikilisi Dardenne Kardeşler’den yeni bir hayat mücadelesi Tori and Lokita
Paul Mescal’in başrolünde yer aldığı, çekimleri Muğla’da gerçekleşen, Charlotte Wells imzalı melankolik ilk film Aftersun
Festivalde, geride kalan yılın birçok önemli yerli yapımı da (yeniden) izleyiciyle buluşuyor. Tayfun Pirselimoğlu’nun Kerr, Ali Kemal Güven’in Çilingir Sofrası, Ali Tansu Turhan’ın Diyalog, Ziya Demirel’in Ela ile Hilmi ve Ali, Tareq Daoud’un Yaban ve Nazlı Elif Durlu’nun Zuhal filmleri, yönetmen ve oyuncuların katılımıyla gerçekleşecek gösterimlerle sahil kasabasını canlandırıyor. Festivalde ayrıca Lekesiz, Our Ark, Sıradan Bir Gün, Stiletto ve Susam filmlerinden oluşan bir kısa film seçkisi ile Cadı Üçlemesi 15+, Dermansız, Eat Your Catfish ve Do You Like Jupiter? filmlerinden oluşan bir belgesel kuşağı da yer alıyor.
Cannes’ın en iyileri bir kez daha Filmekimi’nde
Ayvalık Film Festivali’nin ardından, İstanbul’da 7-16 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek Filmekimi, her yıl olduğu gibi Cannes, Venedik ve Toronto başta olmak üzere yaz ve güz festivallerinin öne çıkanlarını İstanbullu izleyiciyle buluşturuyor. Ayvalık Film Festivali programındaki uluslararası yapımların birçoğunun yanı sıra Cannes’dan Filmekimi perdelerine taşınacak filmler arasında Ali Abbasi’nin seri katil hikâyesi Holy Spider, Michael Hazanavicius imzalı korku komedisi Coupez!, Romanya sinemasının önemli yönetmenlerinden Cristian Mungiu’nun Transilvanya’daki bir köyde geçen yeni filmi R.M.N. ve Louis Garrel’in yönettiği ve başrolünü üstlendiği The Innocent da var.
Çok beklemeden vizyonda
Festivaller bir yana, önümüzdeki haftaların vizyon takvimi de oldukça yoğun. Bazıları bu yazıda adı geçen festivallerin programında da yer alan, merakla beklenen yapımlar, önümüzdeki haftalarda birbiri ardına gösterime giriyor. François Ozon’un Fassbinder’den esinlenen son filmi Peter von Kant (16 Eylül), David Bowie’nin daha önce yayınlanmamış konser ve performans görüntülerini izleyebileceğiniz Moonage Daydream (16 Eylül), oyuncuları arasında Türkiye’den isimlerin de yer aldığı, Tilda Swinton ve Idris Elba’lı tarihi epik Three Thousand Years of Longing (16 Eylül), Venedik Film Festivali’nde yarışma dışı olarak gösterilen Olivia Wilde filmi, Florence Pugh ve Harry Styles’ı bir araya getiren Don’t Worry Darling (23 Eylül), Berlin Film Festivali’nin ardından İstanbul Film Festivali’nde de büyük ilgi gören, Türkiye asıllı Almanların müzik kültürünü mercek altına alan belgesel Aşk, Mark ve Ölüm (23 Eylül), David O. Russell’ın yıldızlar geçidi oyuncu kadrosuyla dikkat çeken ve 1930’larda geçen dönem filmi Amsterdam (7 Ekim) ve Viola Davis’in başrolünde yer aldığı tarihi epik The Woman King (14 Ekim) bunlardan bazıları.