Dirimart Pera, Çağla Ulusoy’un SANDYMANSIONAL başlıklı kişisel resim sergisini 30 Nisan’a kadar izleyiciyle buluşturuyor. Sanatçının galeriyle birlikte açtığı ilk kişisel sergisinde, hem tuval hem de jüt üzerine akrilik, yağlı boya ve kum kullanarak yaptığı, büyük boyutlu soyut resimleri yer alıyor.
Birçok ülkede yaşamış ve eğitim almış olan Ulusoy’un resimleri, sayısız kültür arasında belirgin bir melezdir. Ulusoy, sınırları aşmaktan ve kapsadığı yabancı unsurları, tarihleri ve gelenekleri kucaklamaktan asla vazgeçmez. Çağla, resim pratiğinde zengin bir renk anlayışını tuval yüzeyini vurgulayan özgün bir üslupla iç içe geçiriyor.
Ulusoy’un serginin adı “SANDYMANSIONAL” duygulu ve boyutsal, yani Sandy Mansional, kelimelerinden oluşuyor. Sanatçının sergideki resimlerinde görülebilen gelişmiş bir renk duyarlılığı, onu ortaya çıkan çerçeve içinde dengeyi sağlamak için her tonu zorlamaya iter. Bu da sanatçının renk alanını yıllarca incelemenin sonucudur ve onun soyut resimlerin aşinalığı, daha derin bağlantılar ve anlamlar önermek için gerçekliği yeniden düşünmek zorunda kalma noktasıdır.
Özgün bir üslup
Bir çok ülkede yaşamış ve eğitim sanatçının buralarda içselleştirdiği melez kültür eserlerindeki üslubuna yansır. SANDYMANSIONAL isimli kişisel sergisindeki eserlerinde de sanatçının bu özeliği ön plana çıkıyor. Örneğin, sergide Ulusoy’un The Parfumerie’de Meksika’da geçirilen yıllar, LAVENDAR SOAP’da şeker dükkanlarının pastel tonlarını görmek mümkün. Yine sergide Londra’daki şehir hayatı, çocuklar için İngilizce çizgi romanlarının benzeri bir yeniden canlandırma olan HBD’de tek bir muma bürünür. Sanatçının İstanbul’da geçen çocukluğu ve Ege’nin dorik sütunları, birbirini tamamlayan geniş renk alanlarının yapı taşları olarak da resimlerine eklenir.
Eşsiz görsel dil
Sergi tanıtım metninde Çağla Ulusoy’un SANDYMANSIONAL başlıklı kişisel resim sergisine ilişkin şu ifadelere yer verilmektedir:
“Ulusoy’un işleri, dünyanın kendi görüşünde yeniden inşasıdır. Konu, özenle dekore edilmiş çerçevelere yerleştirilmiş figürler veya sahneler arasındaki bir akıştır. Bir sahne tasarlar ya da bir masa kurar gibi, Ulusoy her tabloyu oluştururken attığı her adımı özenle akseder. Tuvale sanki bir kamera merceğinden bakarmış gibi yaklaşırken, iletmek istediği görüntüleri bulanıklaştırıyor ve keskinleştiriyor.
“Bazen, çok katmanlı formlar yakın görünür veya izleyici ile iş arasında iletişim için güvenli ve dengeli bir sınır oluşturan doğal bir ferahlık hissini ima eder. Eşsiz görsel dili, perspektifin tekinsiz bir etki yaratacak şekilde arttırıldığı ve çarpıtıldığı fantastik karakterler ve motiflerden oluşan bir evrende bir araya geldi. Çağla, sık sık tuvale kum ve balmumu gibi yeni malzemeler katar. Jüt hamlığına kontrast oluşturan malzemelerin katmanlar halinde kullanıldığı vurgular ile görüntünün zaman zaman bağımsız olarak ortaya çıkmasına izin verir. Olağanüstü yoğunluk ve akışkanlık dereceleri, sayısız renk ve malzemeyle yapılan deneylerle elde edilir.”
Çağla Ulusoy Hakkında
Çağla Ulusoy (d.1989, İstanbul) 2013 yılında Paris’te Creapole ESDI’de Görsel Sanatlar lisans öğrenimi gördü. Aynı yıl New York’a taşınarak Art Student’s League of New York’ta derslere katıldı. Burada, iki yıl boyunca mentörlüğünü üstlenen sanatçı Pat Lipsky ile tanıştı. 2018 yılında Londra’daki Royal College of Art Resim bölümünde yüksek lisansını tamamladı. Sanatçı İstanbul’da yaşıyor ve çalışıyor.
*Sergi, 30 Nisan’a kadar Dirimart Pera’da izlenebilir.