Sanatçı Yayoi Kusama, Çizgi Romana Konu Oluyor

/

‘Puantiyeli’ eserleri ile dünyaca tanınan sanatçı Yayoi Kusama’nın hayatı, gelecek ay Laurence King yayınevinden çıkacak olan Taylandlı İtalyan illüstratör Elisa Macellari’nin çizgi romanına konu oluyor. The Art Newspaper’da yer alan habere göre, “Kusama: The Graphic Novel” başlıklı bu gayriresmî biyografi, hayatının son döneminde dünyaca tanınırlık kazanmadan öncesine de dönerek Kusama’nın çocukluğundaki psikotik dönemlerden New York’a gelişi ve düzenlediği performanslarına, şehrin ünlü ressamlarıyla tanışmasından akıl sağlığı sorunlarına kadar uzanarak sanatçının hayatından kesitler sunuyor.

“Kendini Sanata Dönüştürebilen Bir Kadın”

Çizgi roman, Kusama’nın kendi otobiyografisi “Infinity Net: My Autobiography” ile “Kusama: Infinity”
belgeselinden yola çıkarken, yaratıcısı Macellari sanatçıyı “Güçlü ama aynı zamanda hassas, kendini sanata dönüştürebilen bir kadın örneği” olarak tanımlıyor.

Macellari “Kusama’nın dünyası alışılmadık, büyüleyici ve kapsayıcı” diye belirtirken sanatçının yaşadığı hayatın kendisini çok etkilediğini ekliyor. Sanatçının imzası haline gelen parlak kırmızı renk, hem Kusama’nın eserlerindeki puantiyelerde hem de çocukluğundan beri gördüğü halüsinasyonlarda varlığını sürdürüyor. Macellari de aynı etkiyi yaratmak adına kendi eserlerinde bu bu kırmızı puantiyeleri kullandığını açıklıyor.

Çocukluğundan Beri Devam Eden Halüsinasyonları Sanatına Yansıtıyor

Yayoi Kusama 1929 yılında Japonya’nın Matsumoto şehrinde, varlıklı bir ailenin kızı olarak dünyaya gelir ve genç yaşlarından itibaren resim yapmaya başlar, fakat bu durum annesi tarafından desteklenmez. Ayrıca annesi, Kusama’dan babasını takip etmesini ister çünkü kendisini aldattığından şüphelenmektedir. Sanatçı henüz çocukken hayatı boyunca peşini bırakmayacak olan halüsinasyonları görmeye başlar. Genellikle puantiyeler görmekte ve sesler duymaktadır. Ergenlik döneminin sonlarına doğru ise oldukça üretken olduğu Kyoto’da bir sanat ve zanaat okuluna kaydolur.

Georgia O’Keeffe’in Teşvikiyle ABD Hikayesi Başladı

Psikiyatristi, Kusama’nın eserlerini görür ve evden uzaklaşması için onu teşvik eder. Çünkü annesi hala onu
desteklememekte hatta resimlerini yok etmektedir ve orada kalmaya devam ederse sinir krizleri geçirmeye devam edecektir. Ardından, Kusama, Georgia O’Keeffe’nin eserlerini keşfeder kendine Amerika’ya gelme fırsatı tanıyan Amerikalı ressama mektup yazar. Sanatçı sonunda 1957 yılında New York’a taşınır bu esnada 2000 adet eserini yanında götürürken çoğunu da yok eder. Kaygılarından kurtulabilmek içinse takıntılı bir şekilde resim
yapmaya devam eder.

İlginizi çekebilir:  Köy Muhtarı Rehberliğinde Sergi Turu

İlk kişisel sergisini 1959’da Brata Gallery’de gerçekleştiren sanatçı için Donald Judd’ın bu sergiyi inceleyip
hatta bir eserini de satın almasıyla yeni bir dönem başlamış olur.  New York’ta Andy Warhol ve Salvador Dalí gibi pek çok dünya yıldızı ressamla tanışan Yayoi Kusama, 1960’larda kendi tekstil ve film şirketlerini kurar. Tüm bunlara ek olarak, halka açık performanslar düzenlemeye başlayarak bu performanslarda, imzası olan kırmızı noktaları sanatçıların çıplak bedenlerine çizer.

Joseph Cornell ile İlişkisi

1964’e geldiğinde sanatçı Joseph Cornell ile tanışır ve platonik bir aşk yaşar. İkili, Cornell’in 1972 yılındaki ölümüne kadar birbirlerine yakın kalır. 1970’lerin başlarında Japonya’ya kalıcı olarak dönen Yayoi Kusama yaşadığı akıl sağlığı sorunlarından ötürü kendi isteğiyle Tokyo’da bir psikiyatri hastanesine yatar. Eserler üretmeye devam etse de on yıl gibi bir süre boyunca çok az dikkat çeker…

45. Venedik Bienali’nde Japnya’yı Temsil Etti

Ancak 1980’lerin sonunda önce Japonya ardından Amerika’da olmak üzere iki retrospektif, 1993 yılındaki 45. Venedik Bienali’ne Japonya’yı temsilen davet edilmesine ön ayak oldu. Böylece kariyeri bir kez daha yükselişe geçti. Fakat bu onun katıldığı ilk Venedik Bienali değildi. 1996 yılında İtalyan ressam Lucio Fontana’nın da yardımıyla “Narcissus Garden” enstalasyonunu sunmuştu. Kusama küresel anında star bir sanatçı olabilecekken; halen Tokyo’daki Sewia adlı bir akıl hastanesinde yaşamakta.

Kaynak:
https://www.theartnewspaper.com/amp/feature/yayoi-kusama-s-colourful-life-gets-the-graphic-novel-
treatment?__twitter_impression=true

Previous Story

DOT “Ormanda Bir Tiyatro” Hayal Etti.

Next Story

Art Basel Sonbaharı İki Online “Sergi Salonu” ile Karşılayacak

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.