1924 doğumlu sanatçı Mübin Orhon yüzüncü yaşına yaklaşırken, Galeri Nev üç etaplı sergiler dizisinin sonuncusunu açmaya hazırlanıyor. Sergiler, genellikle soyut ve monokrom resmin devleri Lucio Fontana, Hans Hartung, Yves Klein, Barnett Newman ya da Mark Rothko ile kıyaslanan Mübin Orhon’u, çağdaş sanatın üç farklı kuşağından üç farklı isim ile yan yana getiriyor.
Sergilerden ilki, 2021 yılında Ankara’da açılmış; Alev Ebüzziya ile Mübin Orhon’un bir arada sergilendiği “Boşluk Korkusu” adlı sergide, Ebüzziya’nın eşsiz form ve renk araştırmaları, Orhon’un form almayı bütünüyle reddeden lekeselliği ve ışık üzerine deneyleri ile birleştirilmişti. Galerist ile birlikte 2022’de İstanbul’da gerçekleştirilen ikinci sergi, sanatçının yanına biraz daha genç bir sanatçıyı, Phoebe Cummings’i yerleştirdi.
Onur Kılıç’tan Seçilmiş İşler Eşliğinde
Alev Ebüzziya’nın çanakları içindeki boşluk ile Mübin Orhon’un yarıkları arkasındaki boşluktan sonra bu sergide, Cummings’in eserlerini yok etme deneyimi ile Orhon’un yok olma deneyimi eşlendi. Phoebe Cummings’in barok, floral, fakat mat heykelleri, Mübin’in parlak fakat olabildiğince süssüz, hatta ‘şekilsiz’ guajlarına karıştı.
4 Şubat’ta Galeri Nev’de açılan yeni sergi ise Mübin Orhon’a bugünün sanatından en benzemezleri ile yan yana bakmanın uyandırdıkları üzerine kuruluyor. Bu son sergide Mübin Orhon’un 1975 yılı etrafına toplanan eserlerine, 1995 doğumlu, henüz tek başına hiç sergilenmemiş genç bir sanatçı, Onur Kılıç katılıyor. Kılıç’ın sergiye dahil edilen eserleri, Mübin Orhon’un en koyu, en karanlık paletinden renkler paylaşıyor. Aynı zamanda, biçimler dünyasına hiçbir direkt referansı olmayan Orhon’un eserleri, -biçimin yanı sıra- bu defa mekân ile, eşyalar ile ve bu mekânlar içinde gezinen, bu eşyaları kullanan gizemli figürler ile diyalog içinde.
Mübin Orhon Eserlerinin Zamansızlığı
Böylece yüz yaşına kısa zaman kala, Mübin Orhon’un sanatının her dili konuşabildiği, her evrenden yıldızları yansıtabildiği, kısacası zamansızlığı ortaya koymak amaçlanıyor. Kızı ve varisi Bénédicte Orhon’un da yazdığı gibi, “bakmasını bilen gözler için” sanatçı âdeta sonsuzlaşıyor, tıpkı resimlerinin ta kendileri gibi.
Sergiler aynı zamanda, kırk yaşına kısa zaman kala Galeri Nev’in, sanat tarihini henüz pratiğinin başında sanatçıları Türkiye’de sanatın kadim isimleri ile bir arada düşünerek kurgulama önerisinin de altını çiziyor. Galeri’nin uzun zamandır sürdürdüğü NevNesil ve NevNadir sergi dizilerinin estetiği ve esprisi, Mübin Orhon’un ismi etrafında hatırlanıyor.
“Ruh-Mavi, Ten-Menekşe” sergisi 4 Mart’a kadar Salı-Cumartesi 10.00-18.00 saatleri arasında Galeri Nev’de görülebilir.
Mübin Orhon Hakkında
Mübin Orhon, 1947 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. Mezuniyetinin ardından ekonomi yüksek lisansı yapmak üzere Fransa’ya gitti. Paris’teki ilk yıllarında Grande Chaumière Akademisi’nde desen çalıştı. 1950 – 1953 arasında Salon de Réalités Nouvelles, 1956 – 1957 yılları arasında Salon de Mai sergilerine katıldı. İlk kişisel sergisini 1956’da kentin avangard galerilerinden Iris Clert’de açtı. Bu dönemde César, Takis, Messagier ve Giacometti ile yakın ilişkiler kurdu; aynı yıllarda Charles Maussion ile başlayan dostluğu vefatına kadar devam etti.
1964 yılında askerliğini yapmak üzere Türkiye’ye geldi; İstanbul’da yaşadı ve sergilerine burada devam etti. 1973’te Fransa’ya döndü ve 1981’de Paris’te öldü. 60’lı yılların başında Robert ve Lisa Sainsbury çifti Mübin’in eserlerine ilgi gösterdi, sanatçının vefatına dek artarak süren bu ilgi sonucu sanatçının 63 eseri aynı koleksiyondaki Degas, Bonnard, Modigliani, Picasso, Balthus, Giacometti ve Bacon’ların arasına katıldı. Böylece Mübin Orhon, dostu Maussion ile birlikte, bu koleksiyondaki savaş sonrası “Paris Okulu” dönemini en geniş temsil eden iki sanatçıdan biri oldu.
1996 yılında Mübin Orhon’un Sainsbury koleksiyonunda yer alan eserleri Ali Artun’un küratörlüğünde Yapı Kredi Kazım Taşkent Galerisi’nde düzenlenen sergi ile ilk kez Türkiye’de de izlendi. Türkiye’de Mübin Orhon yirmi yıldır Galeri Nev tarafından temsil ediliyor ve sanatçının arşivi Ankara Galeri Nev’de korunuyor.