Moda dünyasında abartılı ve gösterişli tarzıyla farklılığına her daim ortaya koyan İtalyan moda tasarımcısı ve aynı zamanda iş insanı Roberto Cavalli, 83 yaşında vefat etti.
Leopar desenli elbiseler, mücevherlerle süslü kot pantolonlar, saten korseler ve diğer gösterişli kıyafetlerle modelleri podyumlara, oyuncuları ise kırmızı halılara çıkaran, İtalyan moda tasarımcısı Cavalli, bir süredir tedavi görüyordu. Cavilli’nin ölümünü, şirketi Instagram üzerinden duyurdu ancak ölümü nedenine dair herhangi bir ayrıntı vermedi. Italyan haber ajansı ANSA ise Cavalli’nin uzun bir hastalıktan sonra Floransa’da öldüğünü duyurdu.
Molto Molto İtalyan
İngiliz The Independent gazetesi tarafından stili “molto seksi, molto hayvan baskılı ve molto, molto İtalyan” olarak tanımlanan Cavalli, 1970’lerde yamalı kot ceketler, pantolonlar ve mini elbiseler tasarlayarak Fransa St Tropez’deki bir butikte lüks hippi kıyafetlerini Brigitte Bardot ve Sophia Loren gibi aktrislere satarak kariyerine başladı.
İlk işinden sonra 20 yıl boyunca Avrupa dışında pek tanınmadı. 1990’larda ise şansı döndü. Önce taşlanmış görüntüsü ve daha sıkı ve seksi durması için kotlara likra ekleyerek, lüks kot giysiler yaptı. Model Naomi Campbell 1993’te bir defilede streç kot giyince, bir anda dünyada trend haline geldi.
Gösterişli ve Aşırı
Oysa bundan hemen önce Cavalli’nin işleri kötü gidiyordu ve ve fabrikasını kapatmayı düşünüyordu. Ancak 90’ların ortalarından itibaren, dünyanın dört bir yanındaki mağazaları, ünlü hayranları ve mücevher, parfüm ve güneş gözlüklerinden çocuk kıyafetlerine, ev eşyalarına ve yılan derisi kaplı şişedeki Roberto Cavalli markalı votkaya kadar birçok alanda endüstrinin önemli isimlerinden biri haline geldi.
Elle dergisinin yayın yönetmeni Nina Garcia, Cavalli için “Roberto aşırılığı severdi ama bakış açısını asla kaybetmedi” diyor ve ekliyor: “Minimalizmin dorukta olduğu zamanlarda bile abartmaya inanırdı. Hayatın – ve modanın – son sürat yaşanması gerektiğini düşünerek bizi giydirdi.”
Bir anlamda Cavalli, modanın eğlenceli, gösterişli ve hedonist tarafında yer alıyordu. Yani giyilen bir Cavalli elbisesi kesinlikle dikkatten kaçmazdı.
Yaşamı da Abartılı
Bir dönem Cavalli’nin baş tasarımcısı ve kreatif direktörü olan Peter Dundas, bir röportajında Cavalli’nin “herkesin içinde var olan pop yıldızı”na hitap ettiğini söylemişti.
Cavalli gerçek pop yıldızlarını da giydiriyordu: Jennifer Lopez, Beyoncé, Christina Aguilera, Shakira ve Spice Girls. İki yıl önce Playboy, meşhur tavşan kostümünü yenilemesi için Cavalli ile anlaşmıştı.
Sürekli bronz gezen ve sürekli puro içen Cavalli, kıyafetleri kadar rock ‘n’ roll olan bir yaşam tarzı sürdürdü. Kendi yanardöner mor helikopterini kullandı, Akdeniz’de mor bir yatla dolaştı ve ailesiyle birlikte papağan, köpek, İran kedisi ve evcil bir maymundan oluşan bir hayvanat bahçesinin bulunduğu Floransa, İtalya’nın dışındaki eski, başıboş bir çiftlik evinde yaşadı. İkinci eşi ve iş ortağı Eva Duringer ile 1977 Miss Universe yarışmasında jüri üyeliği yaptığı sırada tanıştı.
Zor Başlangıç
Ancak Cavalli, markası ve kişiliği etrafında bir lüks havası yaratan zeki bir iş insanıyken, aynı zamanda kumaş baskının, boyamanın ve değiştirmenin yeni yollarını icat eden usta bir zanaatkârdı..
Roberto Cavalli 15 Kasım 1940’ta Floransa’nın bir banliyösünde Giorgio ve Marcella (Rossi) Cavalli’nin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası bir maden şirketinde eksper, annesi ise terziydi.
Hayatının erken dönemleri trajedilerle geçti: 1944’te, II. Dünya Savaşı’nda Alman askerleri babasını vurarak öldürdü. Küçük Roberto, babasının ölümünün şokuyla kekeme oldu. Daha sonra ressam olan dedesinin yönlendirmesiyle 1957’de Floransa Istituto d’Arte’ye girdi.
Minimalizm Sıkıcıdır
Cavalli, aldığı eğitim sayesinde tasarımlarını tişört ve kazaklara nasıl basacağını öğrendi ve 1960’lar boyunca Hermès gibi müşterilere satış yaptı. 1970 yılında, hafif deri ve süet üzerine baskı yapmak için bir teknik icat etti ve patentini aldı. Aynı yıl, Paris’te Salon du Prêt-à-Porter’da ilk koleksiyonunu (deri gece elbiseleri ve mayolar dahil) sergiledi. Cavalli o güne dair Vanity Fair’e “İnsanlar beğendi ama kimse satın almadı” diyordu: “Çünkü çok yeni, çok sıradışıydı.”
Kot ile daha başarılı oldu. Bir Amerikan hapishanesinden bir konteyner eski kot satın aldı, onları yıkadı ve kesip deri parçalarla birleştirerek bir patchwork oluşturdu. Süslü, el yapımı, bohem-şık kıyafetleri böyle ortaya çıktı.
Cavalli’nin barok kıyafetleri 1980’lerde Calvin Klein ve Rei Kawakubo gibi tasarımcıların minimalizm akımını başlatmasıyla gözden düştü. Cavalli on yılını modadan uzakta geçirdi. 2013’te Oxford Üniversitesi’nde yaptığı bir konuşmada dinleyicilere “Farklı olan modayı seviyorum – minimalizm sıkıcıdır” dedi.
Çılgın Olmayan Moda, Moda Değildir
2000’li yıllarda moda küreselleşirken, Cavalli tekrar zirveye çıktı. ABD’deki ilk mağazasını 1999’da açtı ve 2010’a gelindiğinde moda evi dünya çapında 60 butik işletiyordu. Stilistler ünlü müşterileri için onun tasarımlarını alabilmek yarışırken, “Sex and the City”nin Carrie Bradshaw’u zürafa benekli Cavalli elbiseleri ve şakayık desenli kotlar giyiyordu. Ancak bazıları da kıyafetlerini kaba, şuh, inceliksiz buluyordu.
2019’da tekrar bir düşüş yaşadı. Modaevi o yıl ABD’deki mağazalarını kapattı ve iflasını verdi. Oxford’daki konuşması sırasında Cavalli kişisel ahlakını şu şekilde özetledi: “Çılgın olmayan moda, moda değildir.”