Picasso’dan İlhamla Teknoloji ve Dans Bir Arada - ArtDog Istanbul

Picasso’dan İlhamla Teknoloji ve Dans Bir Arada

//

İngiltere’nin başkenti Londra merkezli sanat stüdyosu Random International, BMW’nin elektrikli araç markası BMW i ile iş birliğinde geliştirdiği projeyle doğuştan geldiği düşünülen insan jestlerini ayırma yeteneğimizi araştırıyor. Tek bir farkla, bunu ‘robotlar’ ile yapıyor…

Teknoloji, Heykel ve Dansla Buluşuyor

Arsty.com’un haberine göre “No One is an Island” adlı proje, teknolojiyi heykel ve dans ile buluşturuyor. Performatif enstalasyon, Random International’ın 2019’da yarattığı, uçlarına LED’ler eklenmiş robot kollar serisi “Fifteen Points / II”yu merkezine alıyor. Bir algoritma tarafından yönetilen paslanmaz çelik yapı, ray üzerinde kayarak ilerliyor, hareket ederken de kullandığı ışıklarla bir insan yürüyüşü görüntüsü uyandırıyor.

Işıkların ayarlarında yapılan küçük değişikliklerle yürüyen insanın boyu, cinsiyeti hatta ruh halini bile değiştirmek mümkün. Random International’ın kurucu ortağı Hannes Koch, haklarında çok az bilgiye sahipken dahi diğer insanları ‘okuduğumuzu’ belirtirken, “Bir şeyi insan olarak algıladığınızda yaptığınız ilk şey duygusal bağ kurmak” diyor.

Dansçılar Performanslarıyla Makineyi Taklit Ediyor

Öte yandan “No One is an Island” sadece insan içgüdülerini araştıran bir proje değil, aynı zamanda Wayne McGregor’un koreografisinde dansçıların yer aldığı bir performans. Dansçılar, tuttukları ışık kaynaklarıyla birlikte hareket ederek heykelsi makineyi taklit ediyor. Bu sayede iş bir ‘hareket değişimi’ halini alıyor, dansçı ve makinenin birbirini taklit ettiği bir döngü ortaya çıkıyor.

İlginizi çekebilir:  Ödüllü Kısa Filmler Dijital Platformlarda

Picasso’dan İlhamla

Robotik formlarla insanları tek bir şovda birleştiren seride Picasso’nun ışık sanatına da gönderme yapılıyor. Koch ve yaratıcı ortağı Florian Ortkrass, proje için Picasso’nun 1949 yılında fotoğrafçı Gjon Mili ile Life dergisi için yarattığı ışık resimlerini incelediklerini, aynı zamanda sanatçı Robert Rauschenberg’un 1960’lardaki dans üzerine araştırırken hazırladığı koreografileri de hatırladıklarını belirtiyor.

Projenin ilk kez İsviçre’deki Art Basel’da canlı performans olarak izleyiciyle buluşması planlansa da, pandemi buna izin vermedi. Fakat yaratıcıları kararlı, salgın hafiflediğinde enstalasyonun izleyicilerin birebir deneyimleyebilecekleri şekilde sunulması hedefleniyor.

Previous Story

Sanatta Yeni Trend Sualtı mı?

Next Story

Ai Weiwei’ın Gözünden Hong Kong Protestoları

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.