Ai Weiwei’nin 2012’de Washington D.C.’deki Hirshhorn Müzesi ve Heykel Bahçesi’nde (Hirshhorn Museum and Sculpture Garden) düzenlediği son retrospektif sergisi, hem eleştirmenlerin beğenisini kazanmış hem de büyük bir izleyici kitlesi toplamıştı. Önümüzdeki sene Seattle Art Museum‘da açılacak sergi de aynı şekilde Ai’nin on yıllar boyunca ürettiği eserlerden bir seçki sunacak.
12 Mart 2025 ‘te açılacak sergi, 100’den fazla eser içeriyor ve küratörlüğünü müzenin Çin sanatı bölümü yöneticisi Foong Ping üstleniyor. Foong, serginin, Ai’nin hem sanatını hem de aktivizmini ve ikisi arasındaki kesişimleri keşfetmeyi sağlayacağını söyledi ve ekledi: “Hayatının önemli anlarını, yani yaşam öyküsünü sanatının kendisiyle dengelemeye çalışıyorum. Neden hâlâ ona bakıyoruz? Bu kadar etkili olmasının sebebi ne?”
Ai’nin çalışmaları arasında; antik Çin vazolarını parçalamak, kavramsal bir işaret olarak önemli kültürel mekanlara orta parmak kaldırmak ve geniş alanları bisikletler, sahte ayçiçeği tohumları ve daha fazlasıyla donatmak yer alıyor. Son yıllarda legolardan devasa imgeler yapması ve ahşaptan devasa ağaçlar oluşturmasıyla da tanınıyor.
Ai’nin Eserleri ABD’de Daha Az Biliniyor
Bu eserlerin birçoğu iki yıl önce Viyana’daki Albertina’da düzenlenen geniş kapsamlı bir retrospektifte yer almış olsa da, Ai’nin ABD’de bu çapta kapsamlı bir sergi açtığı nadiren görülen bir olay.
Foong, amaçlarından birinin Ai’nin 1980’ler ve 90’lardaki sanatına ışık tutmak olduğunu, bu dönemin büyük bir kısmında ABD’de yaşamış olmasına rağmen Ai’nin eserlerinin ABD’de daha az bilindiğini söyledi. Bu dönemde Ai, Marcel Duchamp ve Andy Warhol‘un izinde çalışarak, Çinli bir sanatçı olarak göçmenlerin sorunlarından AIDS krizine kadar bir dizi toplumsal meseleye gönderme yapan kavramsal sanat eserleri üretti.
Başka bir dikkat çeken nokta ise Ai ile çalışan pek çok küratörün aksine Foong’un çağdaş sanat alanında uzman olmaması. Ağırlıklı olarak müze kapsamında sergilenen Çin kültürüne ait tarihî eserlerle çalışıyor ve bu durumun da kendisini, Ai’ye öncülük eden sanat tarihini keşfetmeye yönelttiğini söylüyor. Foong, “Amacım, eğilimleri ve örüntüleri, zamana karşı direnen şeyleri, ilk on yılında düşündüğü ve onlarca yıl sonra hala onunla birlikte olan şeyleri tanımlayabilecek bir dil bulmak” diyor.
“Ai Weiwei Bir Provokatör”
Ai, tartışmalara konu olmaya devam etme eğiliminde. Çin hükümetini eleştirdikten sonra hükümet tarafından gözaltına alınmış ve göçmenlere destek veren konuşmalar yapmıştı. En son, sosyal medyada İsrail ve Hamas hakkında yaptığı yorumlar, temsilcisi Lisson Gallery’nin Ai’nin bir sergisini ertelemesine neden olmuştu.
Aktivist kimliğinin kimi zaman sanatçı kimliğinin önüne geçtiği düşünülürse, Ai’nin ismini toplumsal olaylar söz konusu olduğunda duymamak kaçınılmaz oluyor. Zira Foong da açılacak olan bu yeni serginin, Ai’nin karıştığı çeşitli tartışmalardan uzak durmayacağını söyledi. “O bir isyankâr, o bir provokatör,” dedi. “Onun işi bu.”