NFT Özel Dosya: “Pandemi Teknolojiye Adaptasyonumuzu Artırdı”

///
  • Sanat dünyası son dönemde en çok NFT’yi konuşuyor. Siz NFT’yi nasıl tanımlıyorsunuz?

NFT yani “Non-Fungible Token” için henüz Türkçe karşılığı terim olarak kesinleşmiş olmasa da değişimi mümkün olmayan para diyebiliriz. Buradaki para kelimesi dijital bir varlık olarak tanımlanıyor. Pek çok NFT, Ethereum blokzincirinin bir parçasıdır. NFT’yi diğer kripto paralardan ayıran özelliği ise üretilemez ve değiştirilemez olması, bu sebeple de Non-Fungible Token deniyor. Web 3.0’ın da yakın gelecekte hayatımıza girmesi ile birlikte internet üzerindeki deneyimlerimiz yavaş yavaş değişecek. Kripto paralar, merkezi otoriteye bağlı olmayan internet kullanımı ve güncel olarak da NFT’ler bu sürecin parçalarından biri diyebilirim. Sanat dünyasında adından çokça bahsedilmesinin sebebi Christie’s oldu ama 2014’den bu yana üretilen dijital karakterler, eserler, akıllı sözleşmeler vardı.

“Merkezi Otoritenin Olmadığı, Herkesin Özgürce Yer Aldığı Bir Alan”

Öyle ki, 2014’de Bitcoin blok zincirine kaydetmek için ilk pazaryeri uygulaması hayata geçirildi, 2015’de eserler için sahiplik hakları konusunda çalışmalar yapıldı, 2017’de Verisart olarak bildiğimiz kayıt sistemi oluşturuldu; sonrasında CryptoPunks kullanıma sunuldu. Blok zincirleri üzerinden ilerleyen bir süreç vardı,  Christie’s bu merkezi olmayan bir sistemin dışında kalan bir müzayede evi olarak sadece daha bilinir olmasını sağlamakla birlikte bir kırılım yarattı. Bu kırılım ise siber kültürün bir parçası ve merkezi otoritenin olmadığı, herkesin renk, ırk, etnik kültüre takılmadan özgürce yer aldığı bir alan.

CryptoPunks
  • NFT tabanlı eserlerin sanatsal değeri de bir tartışma konusu. Sizce NFT’nin sanatın içinde yeri var mı?

NFT’nin sanatın içinde yeri var çünkü NFT, eserinizi bir dijital varlık ile satmanın başka bir yolu. Eserlerin orijinal ve sanatçı tarafından yapıldığını size garanti eden platformlar var. Buralarda sadece sanat eserleri satılıyor ve akıllı sözleşmeler ile güvenli olarak eserler alınabiliyor. Şu an için çok fazla ilgi var. Herkes SuperRare, Foundation, Opensea, Nifty Gateway, Tryshowtime gibi sitelere eser yüklemeye başladı. Genel olarak bu alanda gördüğümüz sanatçılar, dijital kültürün içinde yaşayan internet kültürünü, bilgisayar kültürünü bilen; dijital sanatın bir paydaşı olan 3D animasyon, 3D grafik, piksel sanatı, dijital kolaj gibi dijital sanatın kollarını oluşturan alanlardan geliyorlar. Dijital kültüre hakim olmayan ve bu zamanın estetik dilini kullanamayanların da zamanla kendi kendilerine eleneceğini ve sonra gerçekten sistemde kalan, üretim yapan sanatçıların sektörü oluşturmasıyla birlikte bir komünitenin yerine oturacağını düşünüyorum.

Morons (White), acquired by Injective Protocolvia Injective Protocol

“Post-Dijital İçindeyiz”

Teknolojinin hayatımızdaki yerinin sanal ve fiziksel deneyiminin, insan-makine arasındaki etkileşimin duvarlarının git gide eridiği, sanal dünyanın fiziksel ile arasındaki farkın anlaşılmadığı, zaman ve mekân kavramlarının iç içe geçtiği bir dönem yani “post-dijital” içindeyiz. Bu dönem kendi içinde sorunları olduğu kadar sanatçılar içinde yeni deneyimlere son derece açık. Dolayısıyla bir yandan da süreci hep birlikte yaşıyor olacağız.

  • NFT tabanlı eser alır mıydınız?

Henüz almadım, güncel olarak dijital flaneur gibi alanı izliyorum.  Ancak fikir sahibi olmak isteyen koleksiyonerler için platformlar mevcut. Türk sanatçıları takip etmek isteyenler NFT Turkey (@nftturkey) Instagram adresini takip edebilir, clubhouse’daki konuşmalarını dinleyebilirler. Burası herkesin deneyimlerini paylaştığı, bilgi aktarımının yapıldığı bir yer. Dünyadaki örneklere bakmak isteyenler ise platformlara bakabilir veya Julie Walsh küratörlüğünde düzenlenen ilk NFT üzerinden üretilen eserlerin sergilendiği Synthetic Corpo-Reality’yi ziyaret edebilirler.

İlginizi çekebilir:  Doğum ve Ölüm İç İçe

NFT satışı yapılan galeri ve pazar yerlerinde işlerini gördüğümüz Türk isimlerden bazıları ise Barış Gürsel, Uçman Balaban, Refik Anadol, Fatih Sevimlikurt, Burak Şentürk, Derin Çiler, Bülent Gültek, Uğur Baltepe, Mete Yafet, Burka Bayram, Murat Kalkavan, Aziz Kocanaoğulları, Fatih Sevimlikurt, Ali Emre Karaçalı, Kaan Bilaloğlu, Orhan Sayın, Hakan Yılmaz, Onur Şentürk, Süleyman Yılmaz, Mehmet Ünal, Gökalp Gönen, Selay Karasu, Merve Atılgan, Simay Yaman, Fuat Değirmenci, Murat Yıldırım (muartive), Tarık Tolunay ve Murat Pak.

Boots 3000, Derin Çiler, @mekazoo. Resim hakkı sanatçıya aittir.
  • NFT’nin sanat dünyasında sağlamlaşıp kalıcı bir hale geleceğini düşünüyor musunuz?

Gün geçtikçe hacim büyüyor. Bu büyüme şimdilik sanatçıların, koleksiyonerlerin eser alımlarıyla regüle oluyor. Kalıcı olabilir ama Ethereum 2.0 ile gelecek olan akıllı sözleşme ve sistemlerin güncellenmesiyle evrilecektir.

Türkiye’de ilk kez dijital sanat yayını yapan De Artium’un küratörü olarak uzun zamandır dijital sanatlar tarafında, kurulduğumuz günden bu yana satış altyapımızı NFT tabanlı olarak hayata geçirme ve sanatçılar için yeni bir ekosistemi kurma konusunda çalışıyoruz. Çok yakında dijital sanat satışını ve hatta yayını NFT ile yapmaya başlayacağız. Vardığımız noktada gördük ki kurulan ve kalıcı olması için uğraşılan yapıların ekoloji en az olumsuz etki ile oluşturulması gerekiyor.

“Karbon Ayak İzimizi Minimumda Tutacağız”

Altyapımızı bu doğrultuda, karbon ayak izimizi minimumda tutacak şekilde geliştiriyoruz.  Kalıcı olması için atılabilecek adımlardan bir diğeri de platformlar arası satış olacaktır. Platformların kendi kullandıkları token’ları var. X platformunda satışa açtığınız eserin Y platformunda satılması şu an için mümkün değil, bu konu hakkında çalışmalar yapılıyor. Böyle bir güncelleme de sektör hacmini büyüterek kalıcı olmasında etkili olabilir.

  • Sizce tüm bu yenilik pandemi kaynaklı mı?

Siberkültür (cyberculture), sanal kültür (virtual culture), internet kültürü (net culture), dijital kültür (digital culture), bilgisayar kültürü (computer culture) gibi estetik dili ve derdi olan sanat alanları hep vardı. Çok uzun yıllardır dijital sanatlar alanında üretimler, akademik çalışmalar, sergiler, festivaller yapılıyordu. Pandemi herkesin bilgiye hızlı ulaşmasına ve araştırmasına etken olurken teknolojiye olan adaptasyonumuzu da artırdı. Hal böyle olunca kitleler büyümeye başladı ve daha fazla keşfetme sürecine dahil olundu.

Esra Özkan
Previous Story

ha:ar’ın ‘İmkansız Heykelleri’ CerModern’de

Next Story

NFT Özel Dosya: “Yeni Nesil Finans Balinalarının Koleksiyon Savaşı”

0 0,00
02_ArtDog_CD_Logo_RGB_Black

BÜLTEN

Türkiye ve dünyadan haftalık kültür-sanat haberleri, inceleme yazıları, sergiler ve etkinlikleri takip et.

Bülten aboneliğinde ArtDog Istanbul’un gizlilik sözleşmesini kabul etmiş olursunuz.