Mixer, 4 Şubat itibarıyla Sibel Kocakaya’nın “Yeryüzü ve Strüktür” başlıklı kişisel sergisi ile Ci Demi ve Umut Toros’un “Manzaradan Öte” başlıklı sergisine ev sahipliği yapacak.
Bern’de yaşayan ve çalışmalarını Basel ve Zürih’te sürdüren Sibel Kocakaya’nın Mixer’deki ikinci kişisel sergisi “Yeryüzü ve Strüktür“, sanatçının, doğa ve çevresel kaynaklar ile mimari yapı ve malzemelerin biraradalığını disiplinlerarası bir yaklaşımla sunan çalışmalarını bir araya getiriyor.
Odak Noktası Psikocoğrafya
Sergide yer alan resim, kolaj, kağıt üzerine yağlı boya çizim, fotoğraf, video, heykel ve yerleştirme çalışmaları sanatçının pratiğinin geniş bir sunumunu ziyaretçilerle buluşturuyor.
Kocakaya’nın pratiğinin odak noktasında psikocoğrafya kavramı yer alıyor. Sanatçı mekan kavramını, bulunduğu yer ve sanatçı olarak, o yer ile kurduğu etkileşim üzerinden ele alıyor. Buradan hareketle serginin ana eksenini dağ manzaraları, antik ve modern mimari yapılar ve malzemenin dönüşümü oluşturuyor.
Sanatçı, mekan ile kurduğu ilişkiyi üretim sürecinde performatif bir eyleme dönüştürüyor. Resimden heykele, çizimden yerleştirmeye tüm çalışmaları bu performansların birer tanığı olarak sergide yeni bir deneyim alanına evriliyor.
Sergide yer alan video çalışması ise temelde tahta parçalarının çıkardığı sese dayanarak tarihsel öz ile çağdaş öğeler arasında performatif bir eyleme dönüşüyor. Kocakaya’nın, Bern’de yenilenmekte olan bir evin odasında duvarla tahta parçaları arasında gerçekleştirdiği performans sergi mekanında bir ses enstalasyonuna dönüşüyor.
Yeryüzü ve Strüktür sergisinde Sibel Kocakaya’nın son dönem sanatsal araştırma ve çalışmaları, yapıların; çevrenin; malzeme yüzeylerinin algı ve geçişlerini renk ve yansımaları ile şekillendiriyor. Işık ve renk müdahaleleriyle oluşturduğu işler üzerinde çalıştığı kurgusal bir karakter de performatif eyleme dönüşen işlerin bir parçası haline geliyor.
Şehir ve Doğa Manzaraları
Ci Demi ve Umut Toros’un eserlerini bir araya getiren “Manzaradan Öte”, farklı disiplinlerden etkilenerek üretimler yapan iki sanatçının eserlerinin kesişimlerine değiniyor; şehir ve doğa manzaralarını farklı bakış açılarından ele alarak birbirini kapsayan bir beraberlik önerisi sunuyor.
Doğa ve şehir manzaralarını kadrajına ve kompozisyonlarına dahil eden sanatçılar üretim biçimlerinin olanaklarıyla farklı pratiklerde birbirini besleyen konulara odaklanıyor. Ci Demi, İstanbul’un detaylarını, sahnelerini ve manzaralarını kullanarak, otobiyografik bir varoluş haritası yaratırken; Umut Toros haritasız yaptığı yolculuklar sırasında kentsel bir sistematiğin olmadığı coğrafyalarda kente dair nesneleri soyutlayarak üretimler yapıyor.
Sanatçıların çalışmalarına yansıyan şehir kesitleri, doğanın içinde yer alan kentsel kalıntılar, terk edilmiş mekanlar, tahrip edilmiş manzaralar aynı zamanda eş zamanlı bir psiko-coğrafya okuması niteliği taşıyor.
“Yeryüzü ve Strüktür” sergisi ile Ci Demi ve Umut Toros’un eserlerini bir araya getiren “Manzaradan Öte” 18 Mart tarihine kadar 11.00-19.00 saatleri arasında Mixer’de ziyaret edilebilir.
