İzmir’in Torbalı ilçesine bağlı Yeniköy ve Özbey mahalleleri arasında yer alan ve 1990 yılından bu yana sürdürülen kazılarla gün yüzüne çıkarılmaya çalışılan Metropolis Antik Kenti, başlayacak yeni çalışmalar ile dikkatleri İzmir’e çekmeye hazırlanıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve katkılarıyla devam eden, Sabancı Vakfı tarafından desteklenen Metropolis Antik Kenti kazı çalışmaları, 30. yılında tarihin bilinmeyenlerini gün yüzüne çıkarmayı sürdürecek. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Aybek başkanlığında, temmuz ayında başlayacak kazı çalışmalarında kentin dokusunun, yaşamın temel kaynağı olan su ve su kaynaklarının araştırılmasına devam edilecek.
“Ana Tanrıça Kenti” olarak bilinen Metropolis’te bu yıl Helenistik Tiyatro ve Peristil Avlulu Ev arasında kalan ve yüksek gelir seviyesine sahip ailelerinin yaşadığı düşünülen konut alanında kazı çalışmaları başlatılacak. Kentte yaşayanların temel gereksinimi olan su ve suyun depolanmasında hayati öneme sahip olan Akropolis’teki iki sarnıç yapısı tamamen temizlenecek. Helenistik dönemden itibaren kentin en önemli noktası olan ve Eskiçağ mimarlığında ender görülen yapı tiplerinden olan Ares Tapınağı’nın tespit edilmesine yönelik çalışmalar başlatılacak. Bu alandaki sarnıçların da temizlenmesi tapınağa dair önemli bilgi, bulgu ve tarihi eserlerin ortaya çıkarılması için büyük önem taşıyor.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek “Metropolis Antik Kenti’nin kazı çalışmalarının başlanmasından bu yana tam 30 yıl geçti. Bakanlığımız ve üniversitelerimizin bizlere tanımış olduğu imkanlar ile 30 yıldır tarihe ışık tuttuğumuz ve 17 yıldır da Sabancı Vakfı’nın destekleriyle Ana Tanrıça Kenti’nin kültürel zenginliğini günümüze taşıdığımız için çok mutluyuz. Bu yıl bir kez daha Metropolis Antik Kenti’nin bizlere sunacağı yeni sırları gün ışığına çıkarmak için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Temmuz ayından itibaren Metropolis’te gerçekleştireceğimiz çalışmalarla, kent dokusunu ve su kaynaklarını araştırmaya devam edecek, deneysel arkeoloji çalışmaları kapsamında yaklaşık 2000 yıl öncesinin teknolojisi ile Metropolis’te üretilen günlük yaşam ve bazı tüketim ürünlerini tekrar imal etmek için çalışmalara başlayacağız” diye konuşurken Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan da Metropolis Antik Kenti kazılarına 17 yıldır destek vermekten büyük mutluluk duyduklarını belirtti.
Büyük Roma Hamamı Ziyarete Açılacak
2008 yılında başlayan kazı çalışmalarının 11. yılında tamamlanan Büyük Roma Hamamı ve Palaestra Kompleksi özgün mimarisi ve zengin buluntuları ile Metropolis Antik Kenti’nin en önemli yapılarının başında geliyor. Hamam-Palaestra yapısında son derece iyi korunmuş tuğla tonozlu galerilerin, mozaik döşeli portikoların ve mermer kaplamalı havuzların tamamının kolayca gezilebileceği bir gezi rotası oluşturulması için sürdürülen çalışmaların bu kazı döneminde tamamlanması planlanıyor.
Metropolis’e Özgü Bardaklar ile Zeytinyağı Üretilecek
Kazılardan çıkan veriler doğrultusunda ise Metropolis Deneysel Arkeoloji Merkezi çalışmalarına devam edilmesi planlanıyor. Son yıllarda yapılan kazı ve araştırmalar sonucunda Metropolis’te sosyal yaşam ve dönemin geçim kaynaklarına dair üretim araçlarının reprodüksiyonlarının yapılması için çalışmalar sürüyor. Antik kentin yakınlarında bulunan üretim araçlarından biri olan zeytinyağı pres taşının kendi dönemindeki malzeme ve teknikle tekrar yontulması ve kentin temel geçim kaynaklarından biri olan zeytinyağının yaklaşık 2000 yıl önceki teknoloji ile yeniden üretilmesi planlanıyor.
Geçtiğimiz kazı sezonunda yapımı tamamlanan ve antik teknoloji bilgileri temel alınarak inşa edilen cam fırının ise 2020 kazı sezonunda çalıştırılması, yaklaşık 1.500 yıl önce üretilen Metropolis’e özgü cam bardakların da yeniden üretilmesi planlanıyor.
Deneysel Üretim Projeleri
Deneysel arkeoloji çalışmaları ile Metropolis’teki üretim faaliyetlerinin antik teknoloji yöntemleri kullanılarak gün yüzüne çıkarılması ve ziyaretçilerin deneysel üretim aşamasına dahil olmaları hedefleniyor. Projenin ilerleyen aşamalarında ortaya çıkarılan deneysel üretim yöntemlerinin kente gelen ziyaretçilere anlatılması ve bir proje kapsamında düzenlenecek özel alanlarda deneyimlemeleri hedefleniyor.
Metropolis’te bugüne kadar yapılan kazılar sonunda Helenistik Döneme ait Tiyatro, Bouleuterion (Meclis Binası), Stoa (Sütunlu Galeri) ile Roma İmparatorluğu Dönemi’nde inşa edilen iki Hamam Yapısı, Hamam ve Palaestra (Spor Alanı) Kompleksi, Mozaikli Salon, Peristil Ev, Dükkânlar, Genel Tuvalet, Cadde ve Sokaklar gibi antik kent dokusunu oluşturan yapılar ve mekânlar bulundu. Ayrıca seramik, sikke, cam, mimari parçalar, figürler, heykeller, kemik ve fildişi eserler ve birçok maden buluntudan oluşan 11 binin üzerinde tarihi eser gün yüzüne çıkartıldı. Kazılarda elde edilen eserler ise İzmir Arkeoloji Müzesi, İzmir Tarih ve Sanat ile Selçuk Efes müzelerinde sergileniyor.