İsrailli arkeologların M.Ö. 1000’li yıllara ait olduğu düşünülen dokuma parçaları bulması, bölgedeki halkların yaşantısına dair bilinenleri değiştirdi.
O dönemde Kral David tarafından yönetildiği düşünülen İsrail’in güney ucunu kapsayan bölgede bir tür deniz salyangozunun salgısından elde edilen mor renkli boya ile boyanmış üç kumaş parçasını keşfeden arkeologlar, söz konusu doğal boyanın bir zamanlar altından daha değerli bir madde olduğunu paylaştı.
Bulgular ve sonuçları Tel Aviv Üniversitesi, Bar-Ilan Üniversitesi ve İsrail Eski Eserler Kurumu’ndan bir araya gelen araştırmacılar tarafından yazılan ve PLOS One isimli bilimsel dergide yayınlanan bir makalede ana hatlarıyla açıklandı.
Akdeniz’de Yaşayan Murex Deniz Salyangozundan Elde Ediliyor
Artnet.com’un haberinde, kumaşın mor tonunun kraliyet ailesi ve rahiplerin kullandığı oldukça ‘ayrıcalıklı’ bir renk olduğuna yer verilirken, canlı tonlardaki mor boyanın Akdeniz kıyılarında bulunan Murex deniz salyangozlarının boya bezlerinden elde edildiği paylaşıldı.
Kızıldeniz yakınlarındaki Köle Tepesi’nde bulunan kumaşın, üretildiği noktadan buraya kadar gelmiş olması ise değerini artıran özelliklerinden bir tanesi olarak belirtildi. Tel Aviv Üniversitesi’nden Erez Ben-Yosef, Times of Israel‘e yaptığı açıklamada “Çölün derinliklerinde, bu tarz prestijli malzemelerin kullanıldığını düşünmüyorduk” dedi.
Daha Karmaşık Sosyal Yapının Göstergesi
Kumaş parçalarının varlığı, bilinenin aksine Timna’nın tipik olarak göçebe halklardan oluşmak yerine daha karmaşık bir sosyal yapıya sahip olduğunun bir göstergesi.
Araştırmacı Naama Sukenik ise çalışmada “Morun muhteşem tonu, zamanla solmaması ve boyayı üretmenin zorluğu… Tüm bu özellikler onu altından bile daha değerli yapıyor” cümlelerine yer verdi.
Bu Keşif Bölgedeki En Eski Bulgu
Daha önceki kazılarda yumuşakça kabukları ve çanak çömlek parçaları üzerinde mor boyaya denk gelinmiş olsa da kumaş üzerinde ilk kez rastlandı. Makale, Akdeniz yakınlarında M.Ö. 2’nci milenyumda Orta Tunç Çağı’na ait olduğu düşünülen boya kanıtlarının bulunduğuna; fakat arkeologların bu son keşiflerinin Güney Levant bölgesindeki en eski bulgu olduğuna yer verdi.