Fransız yetkililer, Uthman Khatib ailesine ait olduğu iddia edilen ve değeri 200 milyon euroyu aşan 135 adet çalıntı tabloyu ele geçirdi. Koleksiyon, Kazimir Malevich, Wassily Kandinsky, El Lissitzky ve Natalia Goncharova gibi Rus avangart sanatçılarına atfedilen eserleri içeriyor.
Khatib ailesi, 2019 yılında Almanya’daki bir depodan çalındığı öne sürülen 1.800 parçalık sanat koleksiyonunun peşinden gidiyor. 2023 yılında Frankfurt’ta, bu koleksiyona ait yüzlerce tablo daha ele geçirilmişti. Khatib ailesi, bu tabloların iadesi ya da 310 milyon euro tazminat talebiyle hukuk mücadelesini sürdürüyor.
Paris’te bulunan 135 tablo, 2023 baharında Fransız sanat otoritesi ArtAnalysis tarafından alıkonuldu. ArtAnalysis’in sahibi Laurette Thomas, Mozes Frisch ve sanat koleksiyoneri Olivia Amar ile birlikte Khatib’e dava açarak, tabloların iadesini ve ek olarak 29,3 milyon euro tazminat talep etti. Ancak Paris Mahkemesi, Khatib lehine karar verdi ve düşüncelerini şu ifadelerle özetledi: “Uthman Khatib, kendisine ait sanat eserlerinin Mozes Frisch tarafından sahiplenildiğini ve bazılarının satılmaya başlandığını göstermektedir.”
Mahkeme Kararı ve Sahtecilik Suçlamaları
Thomas, Frisch ve Amar, tabloların kendilerine ait olduğunu iddia etse de mahkeme, tüm taleplerini reddetti ve yasal masrafların Khatib ailesine ödenmesine karar verdi. Mahkeme ayrıca, Amar’ın iddia ettiği mülk sahipliğinin, Alman polisi tarafından tabloların ele geçirilmesi sürecinde sessiz kalması nedeniyle şüpheli olduğunu belirtti.
Almanya Federal Polisi, tabloların 2013 yılından önce Amar ailesinin elinde olmadığını ve eserlere ait sahtelenmiş kaynak belgelerin sunulduğunu iddia eden belgeler sundu.
1.800 eserden oluşan bu koleksiyon, Almanya’nın Wiesbaden kentindeki bir galeride faaliyet gösteren sanat tüccarı Itzhak Zarug tarafından bir araya getirilmişti. Koleksiyon, sahte olabileceği şüphesiyle 2018 yılında el konulmuştu. Ancak beş yıllık uluslararası uzman incelemeleri sonucunda koleksiyonun büyük bir kısmının orijinalliği kesin olarak belirlenemedi. Yalnızca dört tablo sahte olarak tanımlandı.
Zarug, sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkum edildi ve tablolar 2020 yılında geri verildi. 13 Ağustos 2020’de Zarug, Frisch ve Khatib arasında bir anlaşma yapıldı ve 1.800 eserin 871’inin Khatib’e ait olduğu kabul edildi. Ancak Khatib, Frisch’in kendi payından tabloları izinsiz aldığını iddia ederek hukuki süreci başlattı. Frankfurt Mahkemesi, 2023 yılında Frisch’e ait bazı eserlerin alıkonulmasına karar verdi.
Sanat Piyasasındaki Sahtecilik Endişesi
Paris’te el konulan 135 tablo, bağımsız uzmanlar tarafından 200 milyon euro (208 milyon dolar) değerinde olarak belirlendi. Bu tablolar, Frankfurt Mahkemesi’nin Frisch’in eserlere ilişkin kararını beklemek üzere bir Paris mahkeme memuru tarafından korunacak.
Khatib ailesi, koleksiyonlarından eksik olan diğer eserlerin bazılarının Israil, Monako ve Fransa’daki müzayedelerde satıldığını iddia ediyor. Özellikle, bu satışların bir kısmının, Frisch ve Amar’ın Mart 2024’te satın aldığı iddia edilen Israil merkezli Hammersite müzayede evi aracılığıyla gerçekleştiği öne sürülüyor.
Khatib’in oğlu Castro Khatib, “Aileme ait eserlerin çalınması zaten büyük bir haksızlıktı, ancak babama karşı 30 milyon euro tazminat talep edilmesi akıl alır gibi değil.” diyerek bu hukuki sürecin takipçisi olacaklarını vurguladı. “Koleksiyonumuzu geri aldığımızda, biz de zararımızın tazminini isteyeceğiz.”
Rus avangart sanat pazarı, sahte eserler nedeniyle uzun süredir tartışmaların odağındadır. 2020 yılında Almanya’daki Museum Ludwig, koleksiyonundaki eserlerin orijinalliğini sorgulayan bir sergi düzenlemişti. Paris Mahkemesi’nin kararı, bu alandaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.