Beyoğlu Sineması, “Ülke Sineması” programına Macar Filmleri ile devam ediyor. İBB Kültür’ün hazırladığı “Ülke Sineması: Macaristan” programında bu ay, “Macarlar”, “Beyaz Kısrağın Oğlu”, “Kızıllar ve Beyazlar”, “Çocuklarıma Günce” ve “Benim XX. Yüzyılım” filmleri sinemaseverlerle ücretsiz buluşturulacak. Macar Fimleri Programı Türk-Macar yılı kapsamında
Oscar için “ipucu” niteliği taşıyan İngiliz Film ve Televizyon Sanatları Akademisi Ödülleri (BAFTA Ödülleri) gece Londra’daki Royal Albert Hall’da düzenlenen törenle yeni sahiplerini buldu. Törene bu yıl, 13 kategoride aday gösterilen Oppenheimer ve 11 kategoride aday gösterilen Poor Things damgasını vurdu. 13 kategoride aday
Türk sinemasının usta oyuncularından Sevda Ferdağ sabah saatlerinde vefat etti. Bakıcısıyla yaşayan 81 yaşındaki Ferdağ, uzun yıllardır hastalıklarla mücadele ediyordu. Gurbet Kuşları ve Kapıcılar Kralı başta olmak üzere çok sayıda Yeşilçam filminde rol alan Sevda Ferdağ kariyerinin başlangıcından 2009 yılına dek yaklaşık 150
Bir süredir Almanya’daki aşırı sağ parti AfD’ye davetiye gönderdiği için sinema dünyasından gelen tepkileri hatta boykot çağrısını kontrol etmeye çalışan 74. Berlin Film Festivali (Berlinale), dün gece yapılan açılış töreninde de farklı barışçıl protestolara sahne oldu. Berlin’deki Berlinale Palast’ta Cillian Murphy ve
Mimar kökenli Fritz Lang eşi ile birlikte 1924’te New York’a gittiğinde gördüğü manzaradan öyle etkilendi ki odağına, o günün New York’unu koyarak, 100 yıl sonrasının dünyasını görsel ve sosyolojik olarak tasavvur ettiği bir film yarattı. Film için önce o dönemki eşi Thea
Yurt, dinî kurallarla işletilen bir öğrenci yurdunda kalan 14 yaşındaki Ahmet’in hikayesi. Yakın zamanda dine yönelen babasının beklentilerini karşılamaya çalışan Ahmet’in okul ve yurt arasındaki sıkışmışlığı, özgürlüğü için verdiği çaba 90’lı yıllar sonu Türkiye’sinin de özeti. Dünya prömiyerini geçen yıl Venedik Film
“Kabul edemediğim hayat beni şair olmaya götürdü” demişti Gülten Akın. Şiiri kendi deyişiyle “bir çekirdek gibi” içinde taşıdı. Kadın, eş, anne, avukat, öğretmen, şair, sosyalist bir de cezaevi anasıydı. Türkiye’nin bitmek bilmeyen çalkantılı dönemlerinin tanığıydı ama yine de ne kendi ne de
Onat Kutlar ilk kitabı “İshak”ı 1959 yılında yayımladığında büyük bir övgüyle karşılanmıştı. Büyülü Gerçekçilik akımının öncülerinden sayılabilecek bir yapıttı hatta kitap 1960 yılında Türk Dil Kurumu Öykü Ödülü’ne değer görüldü. Sorbonne Üniversitesi’ne felsefe eğitimi almak için gittiğinde Paris’te bulunan Sinematek’i keşfetti ve Türkiye’ye
Uçsuz bir çayırda uzun uzun koşan, bedeninin sadece alt yarısını gördüğümüz bir genç kız. Yeşil çimenler yalnızlığının, lacivert taytı güvende olduğunun kanıtı. Suna’yla, nihayet, beden bütünlüğü içinde tanıştığımızda ise üstündeki kırmızı fermuarlı sweat shirt’ünü fark ediyoruz. Bu millî bir sporcu olmaya çalışan
Sinema platformu MUBI‘nin Şubat ayı seçkisinde, 20. yılına özel yenilenmiş kopyasıyla seyirci karşısına çıkan Düşler, Tutkular ve Suçlar, En İyi Uluslararası Film dalında Hırvatistan’ın Oscar adayı Güvenli Bir Yer, Cem Demirer’in Bozcaada’yı mesken tutan çıkış filmi Mendirek, Nesimi Yetik’in bir ailenin üç
Psikolojide kişinin stres anlarında mevcut durumla mücadele etmek, tepki vermek veya sınır çizmek gibi kritik anlarda aksiyon almak yerine yemek yemeyi tercih etmesi için “duygularını yemek” tabiri kullanılır. Tabiri caizse “Visible Mending“ (Gözle Görünür Onarım) adlı kısa animasyon duygularını örenlerin filmi… Ama
Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi Film ve Video Programları (Pera Film), Pera Müzesi’nin güncel sergilerinden Gelecek Hatıraları paralelinde düzenlediği “Yitik Zamanın Peşinde” programında, geçmişte yaşadığı veya yaşadığını zannettiği anıların izini süren karakterlerin sıra dışı hikâyelerini izleyiciyle buluşturuyor. Pera Müzesi Oditoryumu’nda 2-24
