Johnny Depp’in Londra’daki Castle Fine Art galerisinde açılan yeni sergisi Let the Light In, sanatçının kişisel belleğine ve aile hayatına dair erken dönem çalışmalarını gün yüzüne çıkarıyor. Sergi, Depp’in 2000’li yılların başında, Fransa’nın güneyinde eski partneri Vanessa Paradis ve çocukları Lily-Rose ile Jack ile birlikte yaşadığı Le Hameau adlı kırsal bölgede ürettiği işlerden oluşuyor. Söz konusu dönem, sanatçının yaşamında hem yaratıcı hem de kişisel anlamda içe dönük bir evreye işaret ediyor.
Sergide iki yeni baskı öne çıkıyor: A Rose Is a Rose Is a Rose ve Add the Light. İlki, Depp’in her yıl Sevgililer Günü’nde kızı Lily-Rose için çizdiği güllerden esinle ortaya çıkmış. Gül figürü, narin bir formda işlenmiş olsa da alt katmanlarında duygusal bir derinlik taşıyor. Çocukluk, ebeveynlik ve zamanla kurulan bağlara dair bir tür görsel not gibi okunabilir.

İkinci eser ise, sanatçının soyut bir otoportresi: Add the Light. Bu çalışmada Depp, gözlerini gizleyerek kendini yarı silik bir figür olarak resmediyor. “Mevcut olana ışık eklemek” fikrine odaklanan bu portrede, yüzeyde bir parlaklık arayışı görünse de, alttan alta bir saklanma ve içe çekilme hali de dikkat çekiyor. Otoportre, yalnızca fiziksel değil, zihinsel bir alanı da temsil ediyor. Işık, burada açıklıktan ziyade, mahremiyetin içsel bir uzantısı olarak kullanılmış.
Sergide bu iki ana baskının yanı sıra sanatçının son yıllarda yaptığı ama yine geçmişe referans veren çalışmaları da yer alıyor. The Bunnyman Genesis (2023), Depp’in oğlu Jack ile paylaştığı tekrar eden rüyalardan yola çıkarak oluşturduğu bir seri. Gotik bir atmosfer taşıyan bu işler, David Lynch estetiğine yakın duran, yer yer rahatsız edici ama dikkat çekici kompozisyonlardan oluşuyor. Yine Tarot (2024) başlıklı seriden The Empress adlı çalışmada, Vanessa Paradis bir tarot kartı simgesi olarak temsil ediliyor. Depp, bu eseri “fırtınalardan geçmiş ama hâlâ ışıldayan bir taç” olarak nitelendiriyor.

Johnny Depp, yıllardır resim yaptığını belirtse de sanat üretimini uzun süre kamuoyundan uzak tutmuştu. 2022 yılında, ilk kez dört ikonik figürün –Keith Richards, Liz Taylor, Al Pacino ve Bob Dylan– portrelerinden oluşan bir seriyle ticari sanat dünyasına giriş yaptı. Bu serinin baskıları kısa sürede tükenmiş, sergiye duyulan ilgi nedeniyle Castle Fine Art’ın web sitesi çökmüştü. Sanatçının 2023 yılında sunduğu Five adlı başka bir seri ise, Dior için yapılan bir reklam çekimi sırasında çekilmiş bir fotoğraftan yola çıkarak, beş yıllık bir kişisel süreci yansıtan otoportreler içeriyordu.
Let the Light In, Depp’in ilk dönem işlerine geri döndüğü ve geçmişe dair kişisel imgelerle çalıştığı bir proje olarak öne çıkıyor. Sergideki eserler, sınırlı sayıda baskıyla satışa sunuluyor. Depp, daha önce yaptığı açıklamalarda resimlerini “yakın çevresiyle sınırlı tuttuğunu” belirtmiş; ancak son yıllarda bu üretimlerini paylaşma kararını bir tür içsel dönüşüm olarak tanımlamıştı.
Sergi, Castle Fine Art’ın South Molton Street şubesinde, yaz sonuna kadar ziyaret edilebilecek.